Harun Yahya

Kendi Kendimizi Sorgulamak




Ey iman edenler, Allah'tan korkun. Herkes yarın için neyi takdim ettiğine baksın. Allah'tan korkun. Hiç şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan haberdardır. Kendileri Allah'ı unutmuş, böylece O da onlara kendi nefislerini unutturmuş olanlar gibi olmayın. İşte onlar, fasık olanların ta kendileridir. (Haşr Suresi, 18-19)


Kuran'da müminlerin özellikleri, önceki sayfalarda anlattığımız şekilde bildirilir. Allah'ın kendilerinden hoşnut olduğunu ve onları cennetine koyacağını bildirdiği insanlar bahsettiğimiz özelliklere sahiptir. Peki acaba kendimize hiç sorduk mu, biz onlara ne kadar benziyoruz?

Kuran'da bildirilen mümin özellikleri açıkça göstermektedir ki, sorulduğunda "elhamdülillah Müslümanım" demek ve arada sırada bazı ibadetleri yerine getirmek Allah Katında yeterli olmayabilir. Mümin gücü yettiğince Kuran'da bildirilen tüm özelliklere sahip olmak için gayret etmelidir. Aksi halde yaptığı "bir ucundan ibadet" etmek anlamına gelebilir ve Kuran'da "Allah'a bir ucundan ibadet edenler"in durumu şöyle anlatılır:

İnsanlardan kimi, Allah'a bir ucundan ibadet eder, eğer kendisine bir hayır dokunursa, bununla tatmin bulur ve eğer kendisine bir fitne isabet edecek olursa yüzüüstü dönüverir. O, dünyayı kaybetmiştir, ahireti de. İşte bu, apaçık bir kayıptır. (Hac Suresi, 11)

Kendilerini yeterli gören insanların yanıldıkları bir diğer konu da, zaman zaman bazı kimselere iyilikte bulunmalarını veya fakirlere yardım etmiş olmalarını yeterli görmeleridir. Oysa Kuran'da Allah Katında nelerin değerli, nelerin gerçek iyilik olduğu şöyle haber verilir:

Yüzlerinizi doğuya ve batıya çevirmeniz iyilik değildir. Ama iyilik, Allah'a, ahiret gününe, meleklere, kitaba ve peygamberlere iman eden; mala olan sevgisine rağmen, onu yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışa, isteyip-dilenene ve kölelere (özgürlükleri için) veren; namazı dosdoğru kılan, zekatı veren ve ahidleştiklerinde ahidlerine vefa gösterenler ile zorda, hastalıkta ve savaşın kızıştığı zamanlarda sabredenler(in tutum ve davranışlarıdır). İşte bunlar, doğru olanlardır ve müttaki olanlar da bunlardır. (Bakara Suresi, 177)

Kuran'da mümin özellikleri açıkça bildirildiği halde, "benim kalbim temiz, kimseye kötülüğüm yok, Allah tabii ki beni seviyordur" gibi düşüncelerle kendini kandırmanın hiçbir anlamı yoktur. Allah insanlardan, Kendisi'ne kulluk etmelerini istemektedir, yalnızca "kimseye zarar vermeyen kalbi temiz insan" olmalarını değil. Tabi her insan temiz kalpli olmak ve kimseye zarar vermemekle yükümlüdür ancak bu tek başına yeterli değildir. Kaldı ki, Allah'a kulluk etmeyen, imandan uzak bir insanın kalbi tam olarak "temiz" olamaz. Kalbin temiz olması ancak, Allah'ın Kuran'da bildirdiği tüm hükümleri yerine getirmek, Allah'ın sınırlarını korumakla mümkün olabilir.

 

Kitap bölümleri

Masaüstü Görünümü