Harun Yahya

Her Varlık Allah'a Boyun Eğmiştir



Kainatta bulunan canlı ve cansız her varlık, Allah'ın iradesinin altındadır. Ancak O dilediği takdirde hareket edebilirler ve ne dilerse ancak onu yapabilirler. Örneğin, kendi ihtiyacının çok üstünde bal üreten arılar, balın insana faydalı olacağını bilemezler; balın faydalı ve güzel olmasını gerektiren kimyevi bileşimi de bilemezler. Ayrıca ihtiyaçlarından çok fazla balı neden ürettiklerinin farkında olmadıkları gibi, dizayn ve hesap harikası olan muntazam altıgenlerden oluşan petekleri yapabilecek akıl ve ilme de sahip olamazlar. Arılara tüm bunları yaptıran, bütün varlıkların Kendisi'ne boyun eğdiği Allah'tır. Arıların bunları Allah'ın vahyi ile yaptıkları Kuran'da bize şöyle bildirilir:

Rabbin bal arısına vahyetti: Dağlarda, ağaçlarda ve onların kurdukları çardaklarda kendine evler edin. Sonra meyvelerin tümünden ye, böylece Rabbinin sana kolaylaştırdığı yollarda yürü-uç. Onların karınlarından türlü renklerde şerbetler çıkar, onda insanlar için bir şifa vardır. şüphesiz düşünen bir topluluk için gerçekten bunda bir ayet vardır.(Nahl Suresi, 68-69)

Arıların vahiyle hareket etmesi istisnai bir durum değildir. Arılar gibi, insanlar dahil tüm varlıkların da aynı şekilde Allah'ın ilhamı ile hareket ettiklerini anlamamız için Allah bu örneği vermektedir ve üzerinde düşünenler için bunun bir delil olduğunu vurgulamaktadır. Tüm varlıklar Allah'ın ilhamı ile hareket ettikleri için, O'na gönülden boyun eğmişlerdir. Bu gerçek bir ayette şöyle bildirilir:

Göklerde ve yerde bulunanlar O'nundur; hepsi O'na 'gönülden boyun eğmiş' bulunuyorlar.(Rum Suresi, 26)

Bazı insanlar, şeytanın Allah'tan bağımsız müstakil bir güç olduğunu zannederler. (Allah'ı tenzih ederiz.) Bazı batıl dinlerde de şeytana Allah'tan ayrı bir güç atfedilir. Oysa tüm bunlar büyük birer sapkınlıktır. Gerek şeytan, gerekse onun yolundan giden inkarcılar, Allah'ın iradesine boyun eğmişlerdir. Allah insanları imtihan etmek için şeytanı yaratmış, ona insanları inkara davet etme gücü ve yetkisi vermiştir. Kuran'da Allah'ın şeytana hitabı şöyle anlatılmaktadır:

(Allah) Dedi ki: "Öyleyse ordan (cennetten) çık, artık sen kovulmuş bulunmaktasın."

"Ve şüphesiz, din (kıyametteki hesap) gününe kadar Benim lanetim senin üzerinedir."

Dedi ki: "Rabbim, öyleyse onların dirilecekleri güne kadar bana süre tanı."

Dedi ki: "O halde, süre tanınanlardansın."

"Bilinen vaktin gününe kadar."

Dedi ki: "Senin izzetin adına andolsun, Ben, onların tümünü mutlaka azdırıp-kışkırtacağım. Ancak onlardan, muhlis olan kulların hariç." (Allah) "İşte bu haktır ve ben hakkı söylerim" dedi.

"Andolsun, senden ve içlerinde sana tabi olacak olanlardan tümüyle cehennemi dolduracağım."(Sad Suresi, 77-85)

İnsanın her hareketinin ve her halinin Allah'a bağlı olması gibi, şeytan da tamamen Allah'ın kontrolündedir ve O'nun iradesine boyun eğmiş durumdadır. Kendi başına karar alabilen ve uygulayabilen, müstakil bir iradeye sahip olan bir varlık değildir. Dünyadaki imtihan ortamı içinde, doğrularla yalancıları birbirinden ayırmak için Allah şeytanı bir vesile olarak yaratmıştır.

 

Kitap bölümleri

Masaüstü Görünümü