Harun Yahya

Az Sayıda Mümin, Çok Sayıda İnkarcıya Üstün Gelebilir



İman edenler için Allah'ın yarattığı mucizelerden biri de, iman edenlerin az sayıda olmalarına rağmen, Allah'ın izniyle daima üstün gelmeleridir. Bu, Allah'ın birçok ayetiyle bildirdiği önemli bir sırdır ve inkar edenlerin aldanmasına neden olan bir özelliktir. Önceki sayfalarda Talut kıssasında da görüldüğü gibi, Allah, iman edenleri itaatlerinden dolayı, az sayıda olmalarına rağmen üstün konuma getirmiş onlara zafer vermiştir. Allah'ın Talut kıssasının sonunda hatırlattığı ayet şöyledir:

Nice küçük topluluk, daha çok olan bir topluluğa Allah'ın izniyle galib gelmiştir; Allah sabredenlerle beraberdir."(Bakara Suresi, 249)

Sabretmek Müminlere Büyük Bir Güç Kazandırır



Bu kitapta da sık sık üzerinde durulduğu gibi, Allah'ın Kuran'da bildirdiği birçok ayette sırlar gizlidir. Bunlardan biri de sabırla ilgilidir. Allah, sabredenlerin güçlerinin artacağını müjdeler. Unutmamak gerekir ki, dünyadaki gücün ve imkanların tamamı Allah'a aittir. Allah'a karşı olan bir insanın gücü dahi aslında Allah'ın gücüdür. Allah o insanı ve diğerlerini denemek için, o insanda güç yaratır, dilediğinde de o gücü alır. Bu nedenle, Allah dilediğine dilediği zaman güç ve zafer verir. Allah, ayetinde sabredenlerin güçlü olacağını, yani o insanlara güç kazandıracağını bildirmektedir. Bununla ilgili ayetlerden biri şöyledir:

Evet, eğer sabrederseniz, sakınırsanız ve onlar da aniden üstünüze çullanıverirlerse, Rabbiniz size meleklerden nişanlı beş bin kişiyle yardım ulaştıracaktır. (Al-i İmran Suresi, 125)

Yukarıdaki ayette de bildirildiği gibi, Allah insanları dilerse görülmez ve sezilmez yollarla destekleyerek zafere ulaştırabilir. Örneğin bir insan Allah'ın dinini savunurken, Allah onu görülmez yollarla destekleyip, en güzel ve en hikmetli şekilde konuşturabilir, insanların kalbinde o insanın konuşmasına karşı bir etki ve duyarlılık yaratabilir. Sonuçta hiçbir başarı, zafer veya etki, bir insana ait olamaz. İnsana düşen, Allah'ın emirlerine uymak, O'nun sınırlarını korumaktır. Tüm zaferlerin, başarıların ve kalplerdeki etkinin sahibi Allah'tır. Allah başka bir ayetinde ise, müminlere, aslında çok önemli bir güce sahip olmanın yollarını bildirmektedir:

Ey peygamber, mü'minleri savaşa karşı hazırlayıp-teşvik et. Eğer içinizde sabreden yirmi (kişi) bulunursa, iki yüz (kişiyi) mağlub edebilirler. Ve eğer içinizden yüz (sabırlı kişi) bulunursa, kafirlerden binini yener. Çünkü onlar (gerçeği) kavramayan bir topluluktur.

Şimdi, Allah sizden (yükünüzü) hafifletti ve sizde bir zaaf olduğunu bildi. Sizden yüz sabırlı (kişi) bulunursa, (onların) iki yüzünü bozguna uğratır; eğer sizden bin (kişi) olursa, Allah'ın izniyle (onların) iki binini yener. Allah, sabredenlerle beraberdir.(Enfal Suresi, 65-66)

Allah'ın bu ayetlerinde de bildirildiği gibi, eğer müminler kendi içlerinde bir zaaf taşımazlarsa, sabır ve takvada güçlü olurlarsa bir müminin gücü, 10 kişiye bedel olabilir. Bu güç fiziksel güç olarak düşünülebileceği gibi, daha birçok anlamda da düşünülebilir. Örneğin bir müminin insanlara din ahlakını anlatma, onları Allah'ın yoluna çağırma konusundaki çabası, on kişinin anlatmasına bedel olabilir. Bir müminin ilmi, on kişinin ilmine bedel olabilir. Bir müminin Allah'ın hoşnutluğunu kazanmak için yapacağı bir hayır işi, on kişinin biraraya gelip yapacağı bir işe bedel olabilir. Bir mümin, on kafirin saptırdığı kadar insanı Allah'ın doğru yoluna çağırıp, ıslah olmalarına vesile olabilir. Bir mümin, on inkarcının anlattığı inkarı bozup yerine hakkı getirebilir.

Allah'ın Kuran'da bildirdiği bu sır son derece önemlidir. Çünkü her Müslüman, Allah'ın izniyle, eğer takvada ve güzel ahlakta üstünlük yarışında olursa, sayıları ne kadar az olursa olsun fark etmez, Allah onları her giriştikleri işte üstün duruma getirecektir. Örneğin karşılarında inkar eden bir dünya dolusu insan, üniversiteler dolusu profesör olsa ve bunlar yine şehirler, kıtalar dolusu insanı inkara sürüklese de, Allah çok az sayıda Müslümanı, tüm bu insanlara hakkı ve gerçeği gösterecek kadar güçlü, yetenekli, akıllı kılar, küfrün işlerini zorlaştırırken, onların işlerini kolaylaştırıp çabuklaştırır. Bu sırrı bilen müminler, "benim çabamdan veya benim küçük bir katkımdan ne olur ki" dememeli, sadece Allah'ın hoşnutluğu için samimi olarak yaptıkları her amelin etkisinin çok fazla olacağından emin olmalıdırlar. Belki Allah'ın varlığını anlatan samimi bir yazı, Allah'a çağıran bir söz ya da güzel ahlaklı bir tavır birçok insanın kurtuluşuna ve Allah'ı sevip O'ndan korkup sakınmalarına vesile olabilir. Hiç unutmamak gerekir ki, dünya hayatında geçerli olan kurallar ve sebepler sadece Allah'ın Kuran'da bildirdikleridir. Sadece Kuran'a göre düşünen her insan, Allah'ın yaratışındaki bu sırları kavrayarak, Allah'ın izniyle, tüm insanların üzerinde bir güce ve akla sahip olabilir. Allah, gerçekten iman edenleri gevşeklik göstermedikleri sürece üstün geleceklerini bir ayetinde şöyle müjdeler:

Gevşemeyin, üzülmeyin; eğer (gerçekten) iman etmişseniz en üstün olan sizlersiniz.(Al-i İmran Suresi, 139)

Ayetlerde görüldüğü gibi, Allah üstünlük ve zafer sağlamak ve dünyada ve ahirette kazançta olmak için sadece samimi imanı şart koşmuştur. Allah'ın bunun için bildirdiği sırlardan biri de Allah'a şirk koşmadan iman etmektir.

 

Kitap bölümleri

Masaüstü Görünümü