Harun Yahya

Sayın Adnan Oktar'ın insanlık tarihinin son dönemi ve kıyamet günü tasvirleri


Sayın Adnan Oktar çeşitli röportajlarında ahir zaman alametleri, Hz. Mehdi (a.s.)’nin zuhuru ve Hz. Isa (a.s.)’nın tekrar yeryüzüne gelmesi ile ilgili önemli bilgiler aktarmaktadır. Bu konularda ayrıca birçok eseri ve makalesi bulunan Sayın Adnan Oktar’ın detaylı olarak tasvir ettiği konulardan biri de, tüm Müslümanlar için birer hatırlatma niteliği taşıyan “kıyamet öncesinde ve kıyamet sırasında yaşanacak olan dehşet dolu ortam”dır.

İnsanların büyük bir bölümü kıyamet günü hakkında bilgi sahibidir. Hemen hemen herkes kıyamet saatinin dehşetinden az veya çok haberdardır. Buna rağmen, bazı insanların böylesine hayati bir konuda gösterdikleri ortak bir tepki vardır; kıyamet üzerine düşünmek veya konuşmak istemezler. Kıyamet saati geldiğinde yaşanacak korkuyu akıllarına getirmemek için yoğun bir çaba sarf ederler. Gazetede okudukları bir afet haberinin veya bir felaketi gösteren bir filmin kendilerine kıyameti hatırlatmasına dahi tahammül edemezler. Bu günün mutlaka karşılaşılacak olan büyük bir gerçek olduğunu düşünmekten kaçınırlar. Bu konudan bahseden kişileri dinlemek, bu büyük günü anlatan yazıları okumak istemezler. Bunlar, kıyamet düşüncesinin neden olduğu korkudan kaçmak amacıyla geliştirilen yöntemlerden bazılarıdır.

Ancak bazı insanlar yaklaşarak geldiğini düşünmekten ne kadar kaçmaya çalışsalar da kıyamet günü, tüm insanların gerçeği açıkça görecekleri gündür. Dünyada iken kıyamet gününe ve o gün tüm amellerinden sorguya çekileceğine inanmış bir insan, din ahlakının gereklerini de yerine getirmişse o zorlu günde artık güvenlikte olacağını umut eder.

Kıyamet günü iman etmeyen bir insan ise, karşılaşacağına inanmadığı ya da hayatı boyunca düşünmekten kaçtığı ahiret gerçeği ile karşı karşıya kalacaktır. Dünyada iman etmemenin getirdiği sonuçları kesin bir gözle görecek, geri dönüşü isteyecek ancak bu isteği kabul görmeyecektir. Hayatı boyunca nefsine göre hareket ettiği ve Allah’ın rızasını gözetmediği için sonsuz azap ile karşılaşacak, bundan büyük bir pişmanlık duyacaktır. Çünkü o gün, ayette belirtildiği gibi görüş keskinleşecektir ve tüm gerçekler ortaya çıkacaktır. (Kaf Suresi, 22)


“Artık onlar, kıyamet-saatinin kendilerine apansız gelmesinden başkasını mı gözlüyorlar? İşte onun işaretleri gelmiştir. Fakat kendilerine geldikten sonra öğüt alıp-düşünmeleri onlara neyi sağlar?” (Muhammed Suresi, 18)


SAYIN ADNAN OKTAR’IN KONU HAKKINDAKİ TAVSİYELERİ

İSLAM AHLAKININ YERYÜZÜ HAKİMİYETİ KIYAMETTEN ÖNCE MUTLAKA GERÇEKLEŞECEKTİR

ADNAN OKTAR: Tabiî ki Hz. İsa (a.s.)’nın nüzulü ile beraber İslam alemi ile birleşecekler, İslam bütün dünyaya nurunu neşredecek (yayacak) inşaAllah. Tam anlamıyla, kamil anlamda, geniş anlamda neşredecek. Hz. İsa (a.s.)’nın nüzulüne de çok az vakit var inşaAllah. Hz. İsa (a.s.)’nın gelişi ile dünya tamamen metafizik bir ruhun içerisine girecek. Maneviyat ağırlıklı, maneviyat hakimiyeti olan bir ruh hali ve atmosfer bütün dünyaya hakim olacak. Avrupa da şu an oraya doğru gitmeye başladı.

MUHABİR: Bununla ilgili tarihler telaffuz ediyorsunuz zannediyorum.

ADNAN OKTAR: Evet, inşaAllah.

MUHABİR: Tekrar edebilir misiniz?

ADNAN OKTAR: Bunu ben demiyorum, bunu Peygamberimiz (sav), alametlere bakıp söylememizi söylüyor ve hadislere bakıp söylememizi söylüyor. Biz de onun söylediği hadislere göre buradan olayı çok iyi anlıyoruz. Ayrıca Said Nursi Hazretleri’nin izahlarından anlıyoruz. 1981, 1991, 2001, 2011 ve 2021. Said Nursi’nin tarif ettiği budur. Bu tarihler içerisinde İslam’ın dünyaya nurunu yayması tamamlanacaktır inşaAllah. 81-91 yılları arasında muazzam bir gelişme olmuştur. 91 ile 2001 arasında muazzam bir gelişme olmuştur. Şimdi 2001 ile 2011 arasında da muazzam bir gelişme başlamıştır. 2011 ile 2021 arasında da nihai gelişme, olacaktır. Sonuç gelişmesi olacaktır İnşaAllah. (Sayın Adnan Oktar’ın 24 Ekim 2008 tarihinde canlı olarak yayınlanan Konya Haberdem röportajından)

“Kâbe yıkılacak. Allah Allah diyen kalmayacak, Ondan sonra kıyamet kopacak. Ama daha önce İslam hâkim olacak, İslam ahlakı tüm dünyaya hâkim olacak. Hz. İsa (a.s.) inecek. Bir bayram yerine dönecek dünya. Yaklaşık 60-70 yıl çok güzel bir hayat yaşanacak. Ondan sonra gerileme başlayacak.” (Sayın Adnan Oktar’ın 12 Ocak 2009 tarihinde canlı olarak yayınlanan Ekin TV röportajından)


Kıyamet günü Kuran’da haber verildiği üzere, “insanların, alemlerin Rabbi için kalkacağı gündür.” (Muaffifin Suresi, 6)


Kıyamet anının dehşetinde tüm inkarcıların yaşayacağı çok büyük korku

Adnan Oktar’ın 17 Ağustos 2010 tarihli HarunYahya.TV röportajından


 


­HİCRİ 1506’YI GÖRENLER KIYAMET ÖNCESİ DÖNEMDE İSLAMİYET’İN GERİ ÇEKİLECEĞİNİ GÖRECEKLER (Allahualem)

“… Hicri 1506’yı görenler de Müslümanlığın ne kadar geri çekileceğini, ne kadar çok az sayıda Müslüman kaldığını görecekler. Zaten o zaman anlamış olacaklar. Ondan sonra sürekli gerileme var. Gerileyecek, gerileyecek, gerileyecek… (Allahualem)  Üç büyük ihtilal olacak diyor Said Nursi. Yani Yecüc Mecüc’ün ihtilalleri bunlar. Kan dökmeleri. Ama asıl Yecüc ve Mecüc 1. Dünya ve 2. Dünya harpleridir. Yani asıl kastedilen Yecüc ve Mecüc çıkmıştır. Ama defaten (bir defa daha) yine çıkacaklardır. Said Nursi de diyor. “Tarih içinde sürekli çıkmışlardır” diyor. Ama en kapsamlısında yaklaşık 350 milyon insanı öldürüp şehit ettiler. Ki Deccal’in ordusudur aynı zamanda ve Yecüc Mecüc’ün zuhurudur. Ama sonunda yine tabi faşist ve komünist tarzı ihtilaller olacak ileri aşamalarda. Dünya çapında yani büyük olaylar olacak. Var ya filmlerde yapıyorlar. Böyle çöl gibi yapmışlar dünyayı. Makinalı tüfeklerle garip adamlar böyle kafaları tüylü filan. Allahualem tam dedikleri gibi o tarz olacak. Yani toplumu o tarza getirecekler. Onlar tahmin ediyorlar demek ki. “Ama tam şımarıp azgınlaştıkları bir dönemde, dünya divane olacak” diyor. “Çünkü” diyor “Kuran başından alınacak” diyor. “Dünyanın beyni gidecek” diyor. “Dünyanın beynidir Kuran” diyor. “Kuran’ın ref edilmesiyle (kaldırılmasıyla) dünya artık divane olur” diyor. (Sayın Adnan Oktar’ın 18 Eylül 2009 tarihinde canlı olarak yayınlanan Tempo TV röportajından)


O gün, Allah’ın yüce kudretinin açıkça görüldüğü ve insanların tümü tarafından idrak edildiği gündür. O gün, iman etmeyenler için dehşet, korku ve acı dolu bir gündür.


“Şimdi şöyle, Hz. Mehdi (a.s.)’den sonra Hz. İsa (a.s.)’dan bir süre sonra, “Hicri 1506’dan sonra” diyor Said Nursi, “bir taife-i mücahide’nin son zamanlarına bakar” diyor. Hz. Mehdi (a.s.) talebelerinin artık son yaşlılık dönemleri, yani en son dönemleri diyor. Bir süre sonra “gizli malubane mücadele başlayacak” diyor. Yani, “üç inkılâb-ı azim olacak” diyor. Komünist ihtilal tarzında ihtilaller olacak diyor peş peşe. Bu, sürekli bozulmalar demektir. Kan akacak, rezalet çıkacak, kargaşa çıkacaktır. En son aşamada insanlar genetikle oynayarak, artık hücre ile oynayarak ‘biz de insan yaratırız, biz haşa Allah’ız demeye başlayacaklar’. Yani, akli dengelerde biraz bozulmalar olacak, biraz değil bir hayli bozulma olacak. Kabe yıkılacak, Kabe’yi dümdüz yapacaklar; böyle kutsal mekan bırakmayacaklar. Camileri yıkacaklar, Kuran kalkacak. Kuran’ı nerede bulurlarsa yakıp tahrip edecekler. Müslümanlar kendilerini çok şiddetli titizlikle gizleyecekler. Müslümanları tuttuğu yerde öldürecek bunlar; o dereceye gelecek, Müslüman kalmayacak, iyice azalacak.” (Sayın Adnan Oktar’ın 8 Şubat 2009 tarihinde canlı olarak yayınlanan Kon TV röportajından)


O gün, canlılarla birlikte tüm evrenin yok olduğu dehşetli bir gündür. Bu yok oluş, şimdiye kadar hiçbir yerde görülmemiş olaylar sonucunda gerçekleşecektir.


KIYAMETE YAKIN DÖNEMDE ÇOCUKLAR DİNLERİNİ GİZLİ YAŞAYACAKLAR

“Evet Peygamberimiz (sav) zamanında Sahabi gençlerden ailesinin yanından ayrılıp Peygamberimiz (sav)’in yanına sığınan gençler olmuştu. Aileleri de onları çok şiddetli dövüp, darp etmişlerdi, ölümle tehdit etmişlerdi… Cenab-ı Allah diyor ki ayette, şeytandan Allah’a sığınırım: “Ya ataları birşey bilmeyen cahil insanlar idiyseler, yine mi uyacaklar” (Bakara Suresi, 170). Onun için bu her devirde olmuştur. Hz. İbrahim (a.s.) devrinde de olmuştur, Hz. Musa (a.s.) devrinde de, ahir zamanda da vardır. Mehdilik devrinde de olacaktır. Hz. Mehdi (a.s.)‘nin yardımcılarında da aynı olaylar olacaktır. Ondan sonraki devirde de olacaktır. Kıyamete yakın devirde de aileler kök söktürecektir. Ahlaksız, üçkağıtçı, deli aileler olacaktır. Çocuklar yine dinlerini gizli yaşayacaklardır. Hatta o kadar gizli yaşayacaklardır ki mesela imaen namaz kılacaklardır. Artık o dereceye gelecek. Ondan sonra da kıyamet kopacak inşaAllah.” (Sayın Adnan Oktar’ın 9 Mart 2009 tarihinde canlı olarak yayınlanan Destan TV röportajından)


Hicri 1506’dan Sonra Bozulmalar Başlayacak, Kıyamet, Dünyaya Hakim Olacak Olan İnkarcı Topluluk Üzerine Kopacaktır (Allahualem)


Kıyamete yakın tarihlerde, Hz. İsa (a.s.) ve Hz. Mehdi (a.s.)’ın şehadetinin ardından Hicri 1506 tarihinden sonra dünya çapında maddi ve manevi bir bozulma yaşanacaktır. (Allahualem) Bu tarihten sonra birbiri ardınca savaşlar başlayacak, anarşi, terör ve katliamlar gerçekleşecek; kan döken zalim sistem bütün dünyaya hakim olacaktır. Dinsizlik yayılacak, yeryüzünde tek bir tane bile Kutsal Kitap kalmayacaktır. İşte bu dönem, YECÜC VE MECÜC FİTNESİNİN SON ÇIKIŞ DÖNEMİ OLACAKTIR.

Kuran’da haber verilen Yecüc ve Mecüc’ün özelliği, kan dökücü olması ve anarşi çıkartmasıdır. I. ve II. Dünya savaşlarında 250-300 milyon insanın katledilmesine sebep olan bu sistem, Hicri 1506’dan sonraki kıyamet öncesi bozulma döneminde de ön planda olacaktır. Yecüc ve Mecüc, dünyada hakim olan başıbozukluğu, gitgide yaygınlaşan dinsizliği kullanarak, terör, anarşi, şiddet, bela ve katliamları beraberinde getirecektir. Hicri 1506’dan sonra gerçekleşecek olan Yecüc ve Mecüc fitnesinin son aşaması, değerli İslam alimi Bediüzzaman’ın deyimiyle, “Cengizhan ve Hülagü fitnesi” şeklinde olacaktır. Cengizhan ve Hülagü, tarihte sel gibi kan akıtmış iki zalim hükümdardır. İşte 1506’dan sonra gerçekleşecek Yecüc ve Mecüc fitnesi de bu derece kanlı ve büyük olacaktır.

Bu sapkın, kanlı ve fitneci dönem, dünyanın sonunun geldiği dönemdir. Hadislerden ve Bediüzzaman’ın izahlarından anlaşıldığı kadarıyla, Hicri 1545’de yani Miladi 2120 tarihinde kıyamet kopacaktır. Dünyayı sarmış olan büyük fitne, kıyametin zuhuru ile son bulacak; kıyamet, Allah inancından tamamen uzaklaşmış olan inkarcı güruhun başına kopacaktır.

DÜNYANIN ÖMRÜ HZ. MEHDİ (A.S.)’NİN ZUHURU İLE BİTER

“Mülkün dönemi onunla biter” Yani dünya onunla biter. Ondan sonra artık kıyamet başlıyor. Yani Hz. Mehdi (a.s.)’nin vefatından sonra. “Velayet onunla hatme erer.” Hateme veli yani artık ondan sonra veli yok. En büyük velidir gelmiş geçmiş…” (El-Cevabü’l-Müstakim amma Seele anhü et-Türmizi el-Hakim, Bayezid, no: 3750, 242b yaprağı) (Sayın Adnan Oktar’ın 23 Eylül 2009 tarihinde canlı olarak yayınlanan Samsun AKS TV röportajından)

HZ. İSA (A.S)’NIN GELİŞİ KIYAMET İÇİN BİR ALAMETTİR

Kıyamette ilk alamet, Hz. Mehdi (a.s.)’nin zuhurudur. Hz. Mehdi (a.s.) çıktıysa, çok yakın demektir artık, en fazla birkaç yüz sene demektir. Son noktadır zaten Hz. Mehdi (a.s.)’nin çıkışı. Hz. İsa (a.s.)’nın nuzulü de ikinci büyük alamettir ki, Kuran’da buna açıkça işaret edilmiştir. “O kıyamet için bir alamettir” diyor Hz. İsa (a.s.) için. (Zuhruf Suresi, 61) Allah hiçbir peygamber için dememiştir, sadece Hz. İsa (a.s.)’nın nüzulü için “o kıyamet için bir alamettir” demiştir. (Sayın Adnan Oktar’ın 26 Ocak 2009 tarihinde canlı olarak yayınlanan Ekin TV röportajından)

Hz. Mehdi (a.s.) Peygamberimiz (sav)’in kılıncıyla, bayrağı ile çıktığında artık 100 küsur sene kalmış demektir. “100-150 sene, 150-160 sene kalmış” demektir kıyamete, inşaAllah. Kıyametin en büyük alametlerindendir Hz. İsa (a.s.)’nın inişi ve Hz. Mehdi (a.s.)’nin çıkışı. Zaten açık ayet var. Şeytandan Allah’a sığınırım. Allah, “O kıyamet için bir alamettir”, diyor. (Zuhruf Suresi, 61) (Sayın Adnan Oktar’ın 14 Şubat 2009 tarihinde canlı olarak yayınlanan Kanal 35 (İzmir) röportajından)

“KIYAMET VAKTİ”, ZAMANI GELİNCE AÇIKLANACAK

ADNAN OKTAR:  “Şüphesiz kıyamet saati yaklaşarak gelmektedir”,  Allah ahir zamana dikkat çekiyor, bakın diyor ki “onun koşup haberini neredeyse gizleyeceğim”. Kıyametin vaktini bakın kıyamet vaktini bakın “onun koşup haberini neredeyse gizleyeceğim” demek ki zamanı gelince açıklanacak. (Taha Suresi, 15)

OKTAR BABUNA: İnşaAllah.

ADNAN OKTAR:  Bakın hiç haber vermeyeceğim demiyor Allah. “Neredeyse” diyor.

Muhabir: Neredeyse, evet.

ADNAN OKTAR:  Gizleyeceğim.

OKTAR BABUNA: MaşaAllah.

ADNAN OKTAR:  Buradan anlıyoruz ki Resulullah (sav)’ın hadislerinde yedi bin yıldır hadislerden, diğer hadislerden de bu olayın gerçekleşeceğini anlıyoruz inşaAllah.  (Sayın Adnan Oktar’ın 24 Eylül 2009 tarihinde canlı olarak yayınlanan Çay TV röportajından)

HADİSLERDE VE RİSALE-İ NUR’DA KIYAMET VAKTİ İÇİN 2120 YILINA DİKKAT ÇEKİLMEKTEDİR

ADNAN OKTAR:  Hz. Mehdi (a.s.)’nin zuhuru Müslümanların en perişan oldukları işte bu ahir zamanda hicri 1400’dedir. Said Nursi Hazretleri diyor “1400 sene sonra zuhur edecek bir hakikati, asırlarında zannetmişler” diyor. (Sözler, s. 318) Sahabeler bile beklemişler Hz. Mehdi (a.s.)’nin çıkışını. 1400 sene. Ama Peygamber Efendimiz (sav)’in, bu hesabın tam doğru yapılması için 8 ayrı hadis var. Tam açıklama. Diyor ki Peygamberimiz (sav), “Kâinatın ömrü 7000 senedir. Bunun 6000’i geçmiştir” diyor. Defaatle (defalarca) söylüyor bunu. “Bir hesap yapılsın” diyor. Bir başka rivayette diyor ki: “5600 yıl geçmiştir” diyor. 7000’den 5600’ü çıkarttığımızda ne olur?

OKTAR BABUNA: 1400.

SUNUCU: 1400.

ADNAN OKTAR: 1400. Cüppeli diyor ki “Bununla hesap yapılmaz” diyor. Kardeşim rakam veriyor Peygamberimiz (sav) sen hesap yapasın diye. Yani nasıl hesap yapılmaz? Bakın 7000 ve 5600 rakamları vermiş,  iki tane rakam verilmiş. Hesap yapılması için değil midir bu?

OKTAR  BABUNA: Evet onun için.

ADNAN OKTAR: Çıkarttığında 1400 kalır. Ve “kıyamet kopacak” diyor   “bu tarihin sonunda” diyor Peygamberimiz (sav).

OKTAR BABUNA: İnşaAllah.

ADNAN OKTAR: Buradan anlıyoruz ki Hz. Mehdi (a.s.) Hicri 1400’de çıkacak, 1500’e kadar bir vakit var. 1500 ile 1600 arasında kıyamet kopuyor.

OKTAR  BABUNA: İnşaAllah.  

ADNAN OKTAR: Yani 1500’den sonra ümmetin icabet ömrü bitiyor, yok. Çünkü 1400’e kadar diyor zaten Peygamberimiz (sav) küsurat olarak 1500’e kadar devam ediyor. 1500’den sonra artık küsurat kalmıyor. Artık kıyamet bekleniyor. (Allahualem) 1545 (Miladi 2120) yılında diyor Said Nursi Hazretleri “Kıyamet kopacak” diyor. Bakın her dediği doğru çıkıyor Said Nursi`nin. Ona güvensinler.   

OKTAR  BABUNA: İnşaAllah.

ADNAN OKTAR: Bir insan bir kere hata yapar değil mi? Yani insan haliyle tahlil olarak bir kere. Tek bir kere hata yapmamıştır yaptığı tahlillerde. Verdiği bütün tarihler doğru çıkmıştır.

OKTAR  BABUNA: Evet inşaAllah.

KIYAMET ANINDA DÜNYADA YAŞANACAK DEHŞET DOLU ORTAM

ADNAN OKTAR: “İzn-i İlahi’yle başını başka bir seyyareye (gezegene) vurur” diyor, “vuracak” diyor. Zaten birçok göktaşı geçiyor. “Teğet geçti, sıyırdı öyle geçti” diyorlar. Yani bir tanesi çarpsa dünyayı tuz buz eder.

SUNUCU: Oktar Bey söyledi. Çok milimetrik bir denge var çarpmamaları için.

ADNAN OKTAR: Defalarca geçti de millet pek panik olmasın diye onu söylemiyorlar. Yani çok yakından geçiyor. Bu seferki tam göbeğinden yani yandan vuracak dünyaya kıyamet anında. Dönüş yönünü çevirecek tarzda. Vurdu mu, tersine doğru dönmeye başlayacak dünya. Ama ondan sonra tabi dağılıyor. Yani o vuruş esaslı bir vuruş. Çok şiddetli depremler eşliğinde çok şiddetli sarsıntılar. “O gün” diyor Allah  “denizlerin yandığını görürsün” diyor. Denizden magmalar fışkırmaya başlayacak. Boğazlar kapanacak açılacak. Şimdi İstanbul boğazı var değil mi? İki yaka birleşecek. Şak birleşecek tekrar açılacak tekrar kapanacak depremin şiddetiyle. Her yerden magma fışkırmaya başlayacak. Bundan sonrası işte bu güneşin batıdan doğması olayıdır. Bundan sonra aklın ihtiyari kalkıyor zaten. Melekler alenen görülüyor insanların aklı atıyor. (Sayın Adnan Oktar’ın 18 Eylül 2009 tarihinde canlı olarak yayınlanan Tempo TV röportajından)

“Kuran’da bu çok detaylı belirtiliyor işte “Denizlerin yandığını görürsün” diyor Allah. İşte kastedilen budur. Ve “Dağların eridiğini görürsün” diyor Allah. Dağlar depremin etkisiyle sürekli erimeye başlayacak. Yedi tepe diye birşey kalmayacak, dümdüz olacak. Bütün arazinin düz olduğunu göreceksiniz diyor Allah.” (Sayın Adnan Oktar’ın 24 Şubat 2009 tarihinde canlı olarak yayınlanan Tempo TV röportajından)

İNSANLAR BİR TEK KIYAMETİ NORMAL KARŞILAMAZLAR

ADNAN OKTAR: … Daha önce de söylemiştim, o kadar şaşırmaz insanlar Hz. Mehdi (a.s.)’nin zuhurunda. Şaşırmaz insanlar makul karşılayacaklar. Yani öyle akış olacak ki doğal karşılayacaklar. Hz. Mesih (a.s.)’in çıkışında da, aslında Hz. Mesih (a.s.)’i de normal karşılayacaklar. Yani şimdi öyle görünüyor ama bakın görün o zaman vakit geldiğinde çok seveceğiz Hz. Mesih (a.s.)’i ama herkes kendi evladı gibi, babası gibi, kardeşi gibi, canı gibi sevecek Hz. Mesih (a.s.)’i. Ama normal karşılayacaklar. Öyle oluyor… Bir tek kıyameti normal karşılamaz insanlar. Yani onda tam bir dehşet yaşıyorlar. İnsan bedeninin göstereceği en yüksek korku gücünü göstereceklerdir o anda. Yani insanlar o derece korkuyu dünyada yaşamamışlardır. Mesela en fazla bir bomba patlıyor. Korkuyor ama kimsenin saçı, başı bembeyaz olmuyor. Değil mi?

OKTAR BABUNA: Evet.

ADNAN OKTAR: Mesela gebe kadınlar bazen çocuğunu düşürüyor ama topluca dünya çapında düşürme olayı kıyamet anında oluyor. Ve vücudun bütün kasları kontrolsüz hale geliyor. Yani bütün kaslarını kontrol edemeyecek hale gelecekler insanlar korkunun şiddetinden. (Sayın Adnan Oktar’ın 18 Eylül 2009 tarihinde canlı olarak yayınlanan Samsun AKS TV ve EKİNTÜRK TV röportajından)

MELEKLER KIYAMET ANINDA GÖRÜNÜR ŞEKİLDE GÖKTEN İNECEKLER

 



 

“… Melekler yani nefes kesecek şekilde güzel, Allah’a tam muti (itaat eden), tam boyun eğmiş, mükemmel varlıklardır. Melekler her yerde bulunur. Ama kıyamet zamanında, gökten alenen ineceklerdir. Böyle net görünür şekilde, yani böyle yağmur gibi melek yağacaktır. Ama oradaki insanların dehşetini daha da artıracak bir olay olacaktır bu sadece. Mesela, biz gökten melek indiğini görsek mest oluruz. Ama onlar mahvolacaklardır korkudan. “(Sayın Adnan Oktar’ın 7 Şubat 2009 tarihinde canlı olarak yayınlanan Kanal 35 (İzmir) röportajından)

KIYAMET ANINDA İNSANLARIN YAŞAYACAKLARI DEHŞETLİ KORKU

ADNAN OKTAR: … İnsanların kas sistemleri bozulacak. Vücut kontrolünün tamamını yani vücuda ait bütün kaslarının kontrolünü kaybedecekler. O yüzden “kadınlar çocuklarını düşürür” diyor Allah. Yani şuuru kapanıyor. Mesela soru sorsan cevap veremez. Cenab-ı Allah diyor ki “sen onları sarhoş zannedersin ama asla sarhoş değillerdir oysa” diyor Allah. (Hac Suresi, 2) “Ne yapıyorsun?” dersen bambaşka birşey söylüyor. İleri derecede alkol almış gibi. Kontrolünü kaybetmiş korkunun şiddetinden. Melekler de sürekli inmeye devam ediyorlar yeryüzüne.

OKTAR BABUNA: Çocukların saçlarını ağartan…

ADNAN OKTAR: “Çocukların saçlarını ağartacak” diyor Allah. (Müzzemmil Suresi, 17) İnsan aklının alabileceği en yüksek derecede korkacaklar. (Sayın Adnan Oktar’ın 18 Eylül 2009 tarihinde canlı olarak yayınlanan Tempo TV röportajından)

KIYAMET KAFİRLERİN ÜZERİNE KOPACAKTIR

Hicri 1506‘ya kadar ümmetin galibane ömrüdür. Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır, Suyuti, Menavi, İbn-i Kesir, Berzenci, Taberi, Said Nursi, Ahmed bin Hanbel, Hanbeli mezhebinin kurucusu, Deylemi, Bistami gibi ünlü bütün ehl-i sünnet uleması Hicri 1500’e kadar diyor ümmetin ömrü. Said Nursi de 1500’e kadar diyor. 1506’ya kadar en fazla diyor. 1545’te de diyor yani 2120 gibi oluyor yaklaşık. Kıyamet diyor kafirlerin başına kopacak diyor. Yani sünni inançta bu, bu şekildedir. (Sayın Adnan Oktar’ın 2 Nisan 2009 tarihinde canlı olarak yayınlanan Vatan TV röportajından)

Ama bunun öncesinde “Eser-i rahmet olarak” diyor Said Nursi Hazretleri, “Müminlerin ruhu kabzedilir (teslim alınır)” diyor. Çok az öncesinden olayın dehşetini görmemeleri açısından. Fakat Allah “Göreceksiniz” ibaresinde, herkesi kastettiği için insanlar mezarlarından da onları görecekler diyor. Yani, kıyametin kopuşunu insanlar mezarlarından görecekler. Çünkü, herkes görecek anlamında bir cümle kullanılmış Kuran’da. Bu da tabii ibret alınması içindir. (Sayın Adnan Oktar’ın 13 Ocak 2009 tarihinde canlı olarak yayınlanan Tempo TV röportajından)

MÜSLÜMANLAR KIYAMETİN ACISINI YAŞAMAYACAKLAR

Kıyameti herkes görecek. Ayette açık ifadede; “ehl-i kubur (kabir ehli), yaşamış olan herkes görecek” diyor Allah çünkü. Ama Müslümanlar daha önce de söylemiştim, sıcak bir evin içerisinde pencereden görür gibi yani hayretle, taaccüple (şaşırarak), Allah’a tahsin ederek (takdirle), Allah’ın güzelliğini, büyüklüğünü, yüceliğini söyleyerek hayret içinde seyredecekler inşaAllah. (Sayın Adnan Oktar’ın 8 Nisan 2009 tarihinde canlı olarak yayınlanan Çay TV röportajından)

MUHABİR: Kıyametin bu acısını müminler de yaşayacaklar mı?

ADNAN OKTAR: Hayır, müminler böyle kışın sıcak bir evden bir insan kar-tipiyi dışarıdan nasıl seyreder? Aynı o şekilde, huzur içinde Allah’ı tesbih ederek seyredecekler. Müslümanlara hiçbir yerde acı yoktur. Ne ölürken, ne mezarda, ne dirildiğinde, ne cennette; Müslümana her zaman bir salah, ferahlık ve güzellik vardır. (Sayın Adnan Oktar’ın 8 Şubat 2009 tarihinde canlı olarak yayınlanan Kon TV röportajından)

 



İNKAR EDENLER KIYAMETTEN ÇOK KORKARLAR

“Küfrü en çok rahatsız eden, dinsizleri en çok rahatsız eden kıyamettir. Cehenneme zaten pek inanmıyorlar. Ama kıyametin bilimsel olarak da mümkün olduğunu biliyorlar. Çünkü dünya o kadar sağlam bir yer değil, anlıyorlar. Gökyüzünde uçuyor nihayet bu, bir küre ve her yer koskoca kürelerle dolu. Bunlardan bir tanesi çarpsa zaten konu biter. Mesela bir kara deliğe yaklaşsa dünya, paramparça eder dünyayı bir anda. Veyahut bir başkası birbiriyle çarpışsa oradan gelen bir parça buraya çarpsa, çarpışmalar neticesinde yine kıyamet kopar. Onun için kıyametin bilimsel olarak da mümkün olduğunu bildikleri için, teknik açıdan da mümkün olduğunu bildikleri için müthiş korkuyorlar.” (Sayın Adnan Oktar’ın 14 Şubat 2009 tarihinde canlı olarak yayınlanan Kanal 35 (İzmir) röportajından)

KIYAMET ALAMETLERİNİ TAKİP ETMENİN ÖNEMİ

“Kıyamet alametlerini kabul etmeseler dahi, konuşmasalar dahi zaten o alametler sürekli insanlara kendilerini gösterecek, insanlar da onu yaşayacaklar. Allah diyor ayette; “Biz insanlara ayetlerimizi göstereceğiz. Sonradan insanlar da görüp tanıyacaklar bunu”, diyor (Fussilet Suresi, 53). Yani ister istemez tanıyacaklardır. Mesela bu ekonomik krizi ister istemez tanıyorlar. Mesela şiddeti, acıyı ve işgalleri ister istemez tanıyorlar. Yani bununla ilgilenseler de ilgilenmeseler de bunu görürler. Ama ilgilenmemek tabi İslam’a, Kuran’a uygun bir hareket değil. Müslümana uygun bir hareket olmaz. Çünkü Peygamber Efendimiz (sav), bunları biz bilelim, uygulayalım, kendimizi savunalım, doğru hareket edelim, doğru hareketlerde kararlı olalım, diye bize bunu anlatıyor. Yoksa ilgilenmeyeceksek bize niye anlatsın.” (Sayın Adnan Oktar’ın 12 Ocak 2009 tarihinde canlı olarak yayınlanan Ekin TV röportajından)

GELECEK AY…

Önümüzdeki ay yazımızın ikinci bölümünde; Sayın Adnan Oktar’ın hesap günü müminleri bekleyen güzel sorguyu müjdeleyen ve iman etmeyenlerin karşılaşacağı dehşet dolu ortamı hatırlatan tasvirlerini aktaracağız.



Risale-i Nur’da Kıyamet Saatine Dikkat Çekilmiştir

Son 1000 yılın en büyük müceddidi Said Nursi Hazretleri Müslümanların Allah’ın emri gelinceye kadar hak üzerinde olacaklarını ve 1506’lara kadar galibane olarak devam edecekleriini 1545 tarihinde ise kıyametin kopmasının muhtemel olacağını (Doğrusunu Allah bilir) ifade etmektedir:

“Ümmetimden bir taife Allah’ın emri gelinceye kadar (kıyamete kadar) hak üzerinde olacaktır.”

“Ümmetimden bir taife..” fıkrasının (bölümünün) makam-ı cifrîsi (cifir hesâbına göre olan netice, sayı değeri) 1542 (2117) ederek nihayet-i devamına (varlığının sonuna) îma eder. “Hak üzerinde olacaktır.” (şedde sayılır) fıkrası dahi; makam-ı cifrîsi 1506 (2082), bu tarihe kadar zâhir ve aşikârane (açık ve ortada), belki galibane; sonra tâ 1542 (2117) ye kadar, gizli ve mağlubiyet içinde vazife-i tenviriyesine (aydınlatma görevine) devam edeceğine remze (işarete) yakın îma eder. “Allah’ın emri gelinceye kadar” (şedde sayılır) fıkrası dahi; makam-ı cifrîsi 1545 (2120), kâfirin başında KIYAMET KOPMASINA îma eder. (Kastamonu Lahikası, s. 33)

Masaüstü Görünümü