Harun Yahya

Kış Aylarındaki Soğuk Algınlığının Doğal İlacı: Portakal


Kış Aylarındaki Soğuk Algınlığının Doğal İlacı: Portakal

Kar, kış, soğuk ve kaçınılmaz olarak peşimizi bırakmayan grip, soğuk algınlığı... Portakalın soğuk algınlığı tedavisinde kullanıldığını hepimiz biliriz. Portakal, içerdiği 20’den mineral ve vitamin içerir. Muhteşem koku ve lezzetteki bu meyve hem besler, hem korur, hem de pek çok önemli hastalıkta, etken maddeleri bilinçli uygulandığında tedavi etme özelliğiyle dikkat çeker.

Portakal, besin değeri yönünden zengin ve sevilen bir meyvedir. Önemli bir askorbit asit kaynağıdır. Başta C vitamini olmak üzere P, B ve E vitaminleri ile fosfor, magnezyum ve potasyum minerali açısından zengindir. İçinde bakır, çinko, demir, bakır ve manganez mineralleri ile protein de bulunur. Lifler, organik asitler ve şeker açısından da zengindir. Ve tüm bu içerdiklerinin vücudumuza çeşitli yararları vardır. Portakal, kanseri önlemeden, karaciğeri çalıştırmaya, cildi güzelleştirmekten anormal doğumları önlemeye kadar faydasının olduğu düşünülmektedir. Elbette ki bu faydalarının yanısıra fazlası da böbrek hastalıklarında olduğu gibi zararlı olabilmektedir. Bu nedenle portakalın da mutlaka diğer sağlık sorunlarına yol açmayacak şekilde tüketilmesi gerekir.

Portakal vücudu ve bağışıklık sistemini güçlendirir. Enerji verir. İyileşmeyi hızlandırır. Yüksek tansiyonu ve kolesterolü düşürür. Damar sertliğini ve tıkanıklığını önleyen portakal, kalp ve damar hastalıkları ile kansere karşı koruyucudur. Sinirleri yatıştırır ve yorgunluğu giderir. Damarları güçlendirir. Grip ve nezle gibi soğuk algınlığına iyi gelir ve öksürüğü azaltır. Cilt kırışıklıklarını önler, cildin taze ve pürüzsüz görünmesi sağlar. Karaciğeri çalıştırır. Vücuttaki zararlı maddeleri temizler. Kansızlığa iyi gelir. Hazmı kolaylaştırır. İçerdiği folik asit özellikle hamileler ve bebek için çok yararlıdır.. İlaç gibi...

www.portakalmucizesi.imanisiteler.com

Meyvelerin her biri tek tek incelendiğinde birçok detaya sahip oldukları görülür. Örneğin portakal özel olarak dilimlenmiştir. Bir bütün halinde olsaydı o kadar sulu bir meyveyi yemek insan için zor olabilirdi. Ama Allah, portakalda küçük dilimler oluşturarak insanlara kolaylık sağlamış ve bir güzellik sunmuştur. Kuşkusuz portakaldaki bu kusursuz ve son derece estetik tasarım, üstün ilim sahibi Allah’ın yaratışının delillerindendir.

 

Portakalın İçeriğindeki C vitamini

İnsana dinamizm veren portakalın içindeki C vitamini ince ve kalın damarların yumuşak kalmasını sağlamaktadır. Damar tıkanıklığını önler, vücuttaki direnci arttırır. Kanın durulmasına ve temizlenmesine yardımcı olmaktadır. Hazmı kolaylaştırır, enerji verir. Portakal reçeli ise karaciğeri çalıştırmaktadır.

Yapılan araştırmalar, bacaklarda meydana gelen periferik damar hastalığının (Peripheral artery disease-PAD), damarlarda meydana gelen yağ birikmesinden kaynaklandığı ve kalp ile felç riskini de körüklediğini ortaya çıkarmıştır. Araştırmalarda PAD hastalarında, PAD hastalığı olmayan insanlara göre iki kat daha fazla C vitamini eksikliği görülmüştür.

Bir dizi başka araştırmada da, C, E vitaminleri ve beta kerotenin,damar tıkanmalarını önleyici etkisi saptanmıştır.

Portakalın İçeriğindeki: Folik asit

Portakalda B vitamini çeşidi olan folak ve folik asit de bulunmaktadır. Folik asit, hamilelik boyunca ve özellikle ilk üç ay çok gereklidir. Bebekte Spina Bifida gibi anormalliklerin oluşmasını engellemektedir. Alyuvarların oluşmasına yardımcı olmakta, aynı zamanda yemeklerdeki besleyici maddelerin vücut tarafından emilmesini sağlamaktadır. Folik asit, portakal suyunun yanı sıra yeşil yapraklı sebzeler, ciğer, yumurta, tahıllar, portakal suyu, maya ve bira mayasında da bulunur. Günlük doz kadınlar ve erkekler için 200 mikro gram olarak saptanmıştır.

Lifler

Lifler ise, sindirim sistemini düzenlemekte, bazı kanser türlerine ve kalp hastalıklarına yakalanma riskini azaltmaktadır.

Diğer yararları:

1. Kanı zehirlerden temizler.

2. Karaciğer hastalıklarına karşı etkili bir doğal ilaçtır.

3. Bağırsakları yumuşak tutar.

4. Bedene güç ve enerji verir. Organizmanın vitamin ve madensel tuz gereksinimini karşılar. Özellikle gelişme dönemlerinde çocuklara bol bol portakal yedirmekte yarar vardır.

5. Portakal ağacı çiçeklerinin kaynatılmasıyla elde edilen su spazmı giderir, damar sertliğini ve felci önler. Portakal kabuklarının esansında da aynı olumlu etkiler mevcuttur.

Portakal, hikmet gözüyle bakabilen bir insan için, Allah’ın yaratma sanatına ait bir detaydır. Allah, bize yiyecek olarak verdiği nimetler hakkında düşünmemizi istemekte ve düşünen insanlar için bunlarda büyük bir ibret olduğunu bildirmektedir. Bu, Kuran’da şöyle haber verilir:

“Bir de insan, yediğine bir baksın; Biz şüphesiz, suyu akıttıkça akıttık, Sonra yeri yardıkça yardık; Böylece onda taneler bitirdik, Üzümler, yoncalar, Zeytinler, hurmalar, Boyları birbiriyle yarışan ve içiçe girmiş ağaçlı bahçeler.Meyveler ve otlaklıklar, Size ve hayvanlarınıza bir yarar (meta) olmak üzere. (Abese Suresi, 24-32)

www.yaratilisvebilimsiteleri.imanisiteler.com

Portakal suyunun pembe ve kırmızısı daha yararlıdır

Portakal ve greyfurt suyunun pembe renkte olanı sarısından daha yararlıdır! Kırmızısı ise en iyisidir. Greyfurt ve portakalın iç renginin koyu kırmızı olması, bol bol ‘‘Likopen’’ içerdiğinin bir göstergesidir. Domateste de bol miktarda bulunan bu yararlı karotenoid, başta prostat kanseri olmak üzere pek çok kansere karşı koruyucudur. Likopen antioksidan aktivitesi de olan, cilt ve beden yaşlanmasını erteleyen son derece yararlı bir besindir. Ayrıca yapısında karoten bulunduğu ve kanı temizlediği için portakal aynı zamanda cildi güzelleştirir ve ona tatlı bir pembelik kazandırır. 

Portakal Allah’ın Kusursuz Yaratma Sanatının Örneklerinden Biridir

Toprağa attığınız küçücük bir portakal çekirdeği dalları, yaprakları, kökleri, meyveleri olan kocaman bir ağaç meydana getirir. O tohum yerin altında güneş ışığına duyarlı alıcıları sayesinde yukarıya doğru filizlenerek, yerçekimine duyarlı alıcıları sayesinde aşağıya doğru kök salarak büyür ancak tüm bunları nereden bilir? Yüce Allah o çekirdeği, ağaç üretebilecek yeteneklere sahip olarak yaratmış ve programlamıştır.

Allah Kuran’da, bizi yarattıklarıyla ilgili düşünmeye yönlendirmektedir. Yaratılmış herşeye Kur’an gözüyle bakıldığı zaman ise, insan, sebeplerin sadece zahiri olduğunu anlayabilir ve ülfet perdesini aralayabilir. Kuran bizim bu perdeleri teker teker kaldırmamızı sağlamakta, Allah’ın ayetlerini görmemize yol açmaktadır. İşte o zaman zahiri sebeplerden batıni sebeplere geçmemiz mümkün olabilir.

Yüce Allah, aklımızın alacağı şekilde, her sonucu sebeplere bağlı yaratmıştır, dileseydi sebepsiz de yaratabilirdi. Ancak herşeyi sadece “OL” emriyle yoktan var eden Allah, sebeplerden münezzehtir ve dilediği şekilde yaratmaya da güç yetirendir. Allah bize bunu Kuran’la bildirmektedir:

Allah, yedi göğü ve yerden de onların benzerini yarattı. Emir, bunların arasında durmadan iner; sizin gerçekten Allah’ın her şeye güç yetirdiğini ve gerçekten Allah’ın ilmiyle her şeyi kuşattığını bilmeniz, öğrenmeniz için. (Talak Suresi, 12)

TOPRAKTAN ÇIKAN LEZZET MUCİZESİ

Portakalın C vitamini deposu olduğunu belirtmiştik. Bu meyvenin insan vücudunun en çok C vitaminine ihtiyaç duyduğu kış mevsimine ait bir meyve olması kuşkusuz ki düşünülmesi gereken bir durumdur ve Yüce Allah’ın insanlara olan merhametindendir. Portakal insanın bağışıklık sistemini güçlendirecek vitaminlerce zengin bir meyvedir. Ayrıca sulu bir meyve olmasıyla da bu tip rahatsızlıklarda karşılaşılan su kaybını telafi edecektir.

Allah her meyveye değişik kokular, renkler, insanın damak zevkine uygun lezzetler vermiştir. Örneğin; portakal acı olabilirdi ya da bildiğimiz güzel tada sahip olurdu ama çok kötü bir kokusu olabilirdi. Rengi de topraktan çıktığı için çamur rengi olabilirdi ancak oldukça çekici bir renge sahiptir.

Toprak pek iyi kokmaz, tadı da kötüdür ancak portakallar, çilekler, armutlar, şeftaliler muhteşem koku ve lezzete sahiptirler. Sonsuz merhamet sahibi olan Allah yarattığı nimetlerle bize kendisini tanıtır ve cennetten numuneler gösterir. Bize düşen bu nimetlere şükretmektir.

Her meyvenin kendine has bir tadı ve kokusu vardır. Ayrıca renkleri de oldukça canlıdır. Bunun yanı sıra her meyve mükemmel bir “ambalaj”la kaplanmıştır. Mandalina, portakal ya da muz, hepsi son derece güzel ve soyulması kolay ambalajlara sahiptirler. Bu ambalaj aynı zamanda meyveleri dış etkilere karşı korur, bozulmalarını önler, tat ve kokularını muhafaza eder. Meyvelerin bu ambalajlarının olmadığını düşünelim; ağaçtan toplanıp tüketilene kadar oldukça zor bir süreç yaşanırdı. Zaten soframıza gelene kadar da, meyve çürümüş bozulmuş bir hale gelirdi.

 

Masaüstü Görünümü