Harun Yahya


Deniz Canlılarından Fosil Örnekleri





bivalve, bivalves, fossil

Coelacanth


Dönem: Jura
Yaş: 145 milyon yıl
Bölge: Solnhofen Oluşumu, Eichstatt, Almanya


 




bivalve, bivalves, fossil

Sardalya


Dönem: Eosen
Yaş: 54-37 milyon yıl
Bölge:  ABD 
Sardalya balıkları sürü şeklinde yaşayan balıklardır. 54-37 milyon yıllık bu fosilde, birkaç sardalyanın aynı anda, bir arada fosilleştiği görülmektedir. Bu fosil, sardalya balıklarının sahip oldukları tüm özelliklerle bir anda yaratıldıklarının ve on milyonlarca yıldır hiçbir değişikliğe uğramadıklarının delilidir.
Canlının fosili sardalya balığının kafa yapısını, vücudunun altındaki ve üstündeki küçük yüzgeçlerini, iki parçaya ayrılmış kuyruk yapısını çok net bir şekilde göstermektedir. Sardalya balıkları da kâinattaki tüm canlılar gibi üstün güç ve akıl sahibi Rabbimiz'in eseridir.


 






Deniz Yıldızı


Dönem: Ordovisyen
Yaş: 500 - 440 milyon yıl
Bölge: Fas
Deniz yıldızları genellikle deniz dibinde yaşarlar, 7000 metre derinliğinde yaşayan türleri bulunmaktadır. Yaklaşık yarım milyar yıldır hiç değişmeden soylarını devam ettiren bu canlılar karşısında evrimciler çaresizlik içindedir. Çünkü söz konusu canlılar on milyon değil, yüz milyon değil, iki yüz milyon değil, yaklaşık beş yüz milyon yıldır aynıdırlar. Eğer evrimcilerin iddiaları doğru olsaydı, deniz yıldızları beş yüz milyon yıllık zaman dilimi içinde çoktan başka canlılara dönüşmüş olacak, bu esnada yarı deniz yıldızı yarı başka bir hayvan olan pek çok garip canlının izi, fosil kayıtlarında günümüze kadar gelecekti. Ancak fosil kayıtlarında evrimcilerin bu iddialarının hiçbir delili yoktur.
Resimdeki 500 milyon yıllık deniz yıldızının da ispatladığı gibi, deniz yıldızları hep deniz yıldızı olarak var olmuşlardır, başka bir canlıdan türememiş, başka bir canlıya dönüşmemişlerdir.


 



bivalve, bivalves, fossil

Ringa


Dönem: Eosen
Yaş: 54 - 37 milyon yıl
Bölge: ABD
Fosil kayıtlarının her açıdan evrim teorisini açıkça yalanladığı görülmektedir. Resimdeki ringa fosili 54 - 37 milyon yaşındadır. 54 - 37 milyon yıl önce yaşayan ringa balıklarının fizyolojik özellikleriyle günümüzde yaşayan ringa balıkları arasında hiçbir fark bulunmamaktadır. Ringa balığının 54 - 37 milyon yıllık fosili incelendiğinde balığın kafa yapısının, yüzgeçlerinin ve kuyruk yapısının hiç değişmediği açıkça görülmektedir. Ringa fosillerinin gösterdiği gerçek, canlıların evrim geçirmedikleri, hepsini Yüce Allah'ın yarattığıdır.


 



bivalve, bivalves, fossil

Zargana


Dönem: Kretase
Yaş: 95 milyon yıl
Bölge: Lübnan
Eğer Darwinistlerin, canlıların birbirlerinden türedikleri iddiaları doğru olsaydı, iki farklı canlının özelliklerini taşıyan (örneğin yarı zargana yarı ringa, yarı köpek balığı yarı balina, yarı alabalık yarı timsah vs) pek çok fosil örneğine rastlamamız gerekirdi. Ancak böyle bir fosile hiç rastlanmamıştır. Aslında Darwin de, daha teorisini ortaya atarken bu durumun kendisi için ciddi bir açmaz olduğunu görmüştür. Bu yüzden, Türlerin Kökeni kitabının "Teorinin Zorlukları" (Difficulties on Theory) adlı bölümünde şöyle yazmıştır:
"Eğer gerçekten türler öbür türlerden yavaş gelişmelerle türemişse, neden sayısız ara geçiş formuna rastlamıyoruz? Neden bütün doğa bir karmaşa halinde değil de, tam olarak tanımlanmış ve yerli yerinde? Sayısız ara geçiş formu olmalı, fakat niçin yeryüzünün sayılamayacak kadar çok katmanında gömülü olarak bulamıyoruz..." (Charles Darwin, The Origin of Species, s. 172, 280)


 



bivalve, bivalves, fossil

Güneş Mercanı


Dönem: Devoniyen Yaş: 350 milyon yıl
Bölge: Fas
Evrimciler yıllardır bıkmadan usanmadan yeni hayali iddialar ortaya attılar ve her seferinde de bu iddialarını geri almak zorunda kaldılar. Kimi zaman fosilleri saklama yoluna gittiler, kimi zaman hayali rekonstrüksiyonlar yaptılar. Bilimsel dergilerde hayal güçleriyle çizdikleri ara fosilleri kapaktan yayınladılar, ancak kısa bir süre içinde yaptıkları yeni yayınlarda özür dilemek zorunda kaldılar. Çünkü yer altından çıkarılan fosil kayıtları evrimcilerin iddialarını tek tek yerle bir etti.
Resimde görülen 350 milyon yıllık güneş mercanı yaratıldığı ilk günden günümüze kadar hiç değişmemiştir. Bu fosil de tıpkı diğer milyonlarca fosil gibi Darwinizmin yalnızca sapkın bir ideoloji olduğunu, bilimsellikle hiçbir ilgisinin olmadığını ispatlamaktadır.


 



bivalve, bivalves, fossil

Keman Vatozu


Dönem: Kretase
Yaş: 95 milyon yıl
Bölge: Lübnan
95 milyon yıl önce yaşayan keman vatozu da, günümüzde yaşayan keman vatozu da, uzun ince kuyruğu, bedeninden çıkan küçük yüzgeçleri, koniyi andıran öne doğru sivrilen kafa yapısı ile tamamen aynıdır.
Bir çok hayvan kendine özgü yapılarıyla, o kadar ayırt edilebilir şekilde fosilleşmiştir ki, fosil kayıtlarını inceleyen bilim adamları evrim teorisinin tarihe gömüldüğünü kabul etmek zorunda kalmışlardır. Allah'ın üstün yaratışının izleri olan fosiller, evrimcilerin yalanlarını her geçen gün daha da güçlü bir şekilde deşifre etmektedir.
Keman vatozu on milyonlarca yıldır değişmeden kalan canlılara sadece bir örnektir. Tüm detaylarıyla korunmuş milyonlarca fosil evrimin bir aldatmaca, Yaratılışın ise bir gerçek olduğunu bize göstermekte ve insanlara kainattaki mükemmelliğin tesadüfen oluşamayacağını anlatmaktadır.
21. yüzyıl Allah'ın izniyle Darwinist aldatmacanın kesin olarak yenilgiye uğradığı kutlu bir dönem olacaktır.


 



bivalve, bivalves, fossil

Yılan Balığı


Dönem: Kretase
Yaş: 95 milyon yıl
Bölge: Lübnan
Ayrı türlere ait fosillerin, fosil kayıtlarında bulundukları süre boyunca hiç değişim göstermedikleri, Darwin'in Türlerin Kökeni'ni yayınlamasından önce bile paleontologlar tarafından bilinen bir gerçektir. Darwin ise gelecek nesillerin bu boşlukları dolduracak yeni fosil bulguları elde edecekleri kehanetinde bulunmuştur. Ama aradan geçen 120 yılı aşkın süre boyunca yürütülen tüm paleontolojik araştırmalar sonucunda, fosil kayıtlarının Darwin'in bu kehanetini doğrulamayacağı açıkça görülmüştür.
Resimde görülen yılan balığı da aradan 95 milyon yıl geçmesine rağmen en ufak bir değişiklik geçirmemiş, evrimleşmemiş ve başka bir canlıya dönüşmemiştir.


 



bivalve, bivalves, fossil

Deniz Atı


Dönem: Pliosen
Yaş: 3 milyon yıl
Bölge: İtalya
Denizatları dış görünümleri ve son derece özel bir düzene sahip olan genel yapıları ile dikkat çekici canlılardır. Boyları 4 ila 30 cm arasında değişen denizatları, genellikle kıyı şeridinde yosunların ve diğer bitkilerin arasında yaşarlar. Sahip oldukları koruyucu kemiksi zırh bu hayvanları tehlikelerden korur. Zırh o kadar sağlamdır ki, kurumuş ölü bir denizatını elinizle kırmanız neredeyse imkânsızdır. Resimdeki 3 milyon yıllık denizatı, "canlıların evrim geçirmediğini", tümünü Allah'ın yarattığını söylemektedir.


 



bivalve, bivalves, fossil

Uskumru


Dönem: Miosen
Yaş: 5 milyon yıl
Bölge: İtalya
Bugüne kadar elde edilen 100 milyon fosile bakıldığında görülen tek bir gerçek vardır: O da canlıların evrim geçirmediği. Eğer canlılar evrim geçirmiş olsaydı, örneğin uskumrular bir başka canlı türünden değişe değişe bugünkü hallerine kavuşmuş olsalardı, bu durumda günümüzdeki uskumrularla bundan milyonlarca yıl önce yaşamış olanlar arasında pek çok fark olması gerekirdi. Ancak böyle bir fark yoktur. Bugünkü uskumrular nasılsa bundan 5 milyon yıl önce yaşamış olanlar da öyledir ve bunun anlamı açıktır: Bilimsel bulgular “Evrim yalan” demektedir.


 



bivalve, bivalves, fossil

Güneş Balığı, Ringa Balığı


Dönem: Eosen
Yaş: 54 – 37 milyon yıl
Bölge: ABD
Canlıların milyonlarca yıldır yapılarında hiçbir değişiklik olmadığını gösteren yaşayan fosiller, evrim teorisine ağır bir darbe oluşturmaktadır. Bilindiği gibi evrim teorisi, ancak değişen çevre şartlarına uyum sağlayabilen canlıların hayatta kalacağını, hayali birtakım rastlantısal değişimlerin etkisiyle canlıların bu süreçte başka canlılara evrimleşeceğini iddia etmektedir. Yaşayan fosiller ise, teorinin, türlerin zaman içinde değişen şartlara göre değişim geçireceği iddiasının asılsız bir hikayeden ibaret olduğunu ortaya koymaktadır.


 



bivalve, bivalves, fossil

Kemikli Turna Balığı


Dönem: Eosen
Yaş: 54 – 37 milyon yıl
Bölge: ABD
Bugüne kadar elde edilen yüzlerce kemikli turna balığı fosili, bu canlıların milyonlarca yıldır en küçük bir değişikliğe uğramadıklarını göstermektedir. Resimde görülen 54 – 37 milyon yıllık kemikli turna balığıyla, günümüz denizlerinde yaşayanları arasında hiçbir fark yoktur. Bu farksızlık, Darwinistlerin açıklayamayacağı bir durumdur ve Yaratılış gerçeğini bir kez daha ispatlamaktadır.


 



bivalve, bivalves, fossil

Yengeç


Dönem: Oligosen
Yaş: 37 - 23 milyon yıl
Bölge: Danimarka
Fosil kayıtları, Darwinistlerin yaklaşık 150 yıldır öne sürdükleri "ara form fosilleri bulunmuş değil, ama ileride bulunabilir" argümanının artık geçerli olmadığını göstermektedir. Fosil kayıtları canlılığın kökenini anlamak için yeterince zengindir ve karşımıza somut bir tablo çıkarmaktadır: Farklı canlı türleri, aralarında evrimsel "geçiş formları" olmadan, yeryüzünde bir anda ve farklı yapılarıyla, ayrı ayrı ortaya çıkmışlardır. Bunun ise anlamı açıktır: Canlıları Allah yaratmıştır.
Bu gerçeği ifade eden bulgulardan biri de resimde görülen 37 – 23 milyon yıl yaşındaki yengeç fosilidir.


 



bivalve, bivalves, fossil

Vatoz Balığı


Dönem: Eosen
Yaş: 54 – 37 milyon yıl
Bölge: ABD
Vatoz balıkları, kıkırdak yapılı deniz canlılarındandır. Herhangi bir tehlikeyle karşı karşıya kaldıklarında, kuyruklarındaki zehirli iğneyi batırarak kendilerini savunurlar. Gözleri bedenlerinin üzerinde, ağızları ise bedenlerinin altında yer alır. Yiyeceklerini, tıpkı köpek balıklarında olduğu gibi, koku duyularını ve elektriksel alıcılarını kullanarak bulurlar. Çoğu zaman yalnızca gözleri ve kuyrukları görülecek şekilde, deniz dibinde gömülü olarak yaşarlar.
Resimdeki fosil, vatoz balıklarının evrim geçirmediğini gösteren bir delildir. 50 milyon yıl önceki vatoz balıkları, günümüzdekilerden farksızdır. Milyonlarca yıl geçmesine rağmen, vatoz balıklarının yapılarında bir değişiklik olmamıştır. Evrimcilerin iddiaları doğru olsaydı, bu zaman zarfında vatoz balıkları değişik aşamalardan geçmeli ve bu aşamaları gösteren pek çok fosil kaydı olmalıydı. Ancak bulunan her fosil, günümüzdeki vatoz balıklarıyla geçmişte yaşayanların aynı olduğunu göstermekte, yani evrimcilerin iddiasını çürütmektedir.


 



bivalve, bivalves, fossil

Mürekkep Balığı


Dönem: Kretase
Yaş: 95 milyon yıl
Bölge: Lübnan
Mürekkep balıklarının tarih boyunca hep mürekkep balığı olarak var olduklarının ispatı olan resimdeki 95 milyon yıllık fosil, evrimcilerin iddialarına meydan okumaktadır. Mürekkep balıklarının evrim geçirdiğine dair en küçük bir delil dahi öne süremeyen evrimciler, fosil kayıtları karşısında büyük perişanlık içindedirler.


 



bivalve, bivalves, fossil

Ringa Balığı


Dönem: Eosen
Yaş: 54 – 37 milyon yıl
Bölge: ABD
Yaşayan fosiller, canlıların evrim geçirmediklerini, yaratıldıklarını göstermektedir. Türler günümüzdeki beden yapılarına, evrimcilerin öne sürdüğü gibi tesadüfi bir değişim sürecinden geçerek ulaşmamışlardır. Hepsi Yüce Allah tarafından kusursuzca var edilmişlerdir ve yeryüzündeki varlıkları boyunca hep yaratıldıkları şekilde yaşamışlardır.
Resimde görülen ringa balığı fosili de bu açık gerçeğin ispatlarından biridir. Milyonlarca yıl boyunca hiçbir değişime uğramayan ringa balıkları, var oldukları ilk gün nasıllarsa bugün de öyledirler. Diğer tüm fosiller gibi, bu fosil de evrim teorisinin yalanlar üzerine kurulu olduğunu söylemektedir.


 



bivalve, bivalves, fossil

Kedi Balığı


Dönem: Kretase
Yaş: 95 milyon yıl
Bölge: Lübnan
Darwinizm'in bilim dışı iddialarına göre bitkiler, havyanlar, mantarlar, bakteriler hep aynı kaynaktan gelmişlerdir. Hayvanların 100'e yakın farklı filumu (yani yumuşakçalar, eklembacaklılar, solucanlar, süngerler gibi temel kategorileri) hep tek bir hayali ortak atadan türemiştir. Teoriye göre omurgasız canlılar zamanla (ve tesadüfen) omurga kazanarak balıklara, balıklar amfibiyenlere, onlar sürüngenlere, sürüngenlerin bir kısmı kuşlara, bir kısmı ise memelilere dönüşmüştür. Teoriye göre bu dönüşüm yüz milyonlarca senelik uzun bir zaman dilimini kapsamış ve kademe kademe ilerlemiştir. Bu durumda, iddia edilen uzun dönüşüm süreci içinde sayısız "ara tür"ün oluşmuş ve yaşamış olması gerekir. Ancak böyle bir ara türün izine fosil kayıtlarında hiç rastlanmamıştır. Fosil kayıtları her zaman, resimdeki 95 milyon yıllık kedi balığı gibi, tüm yapılarıyla hep noksansız var olmuş ve milyonlarca yıl boyunca hiç değişmemiş canlıların varlığını göstermektedir. Bu da, evrimin fosiller karşısında yenildiğinin ilanıdır.


 



bivalve, bivalves, fossil

Yengeç


Dönem: Eosen dönemi
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: ABD
Fosil kayıtlarının en belirgin özelliklerinden biri, canlıların bu kayıtlarda gözlemlendikleri jeolojik dönemler boyunca değişime uğramamalarıdır. Diğer bir deyişle, bir canlı türü, fosil kayıtlarında ilk olarak nasıl belirdiyse, bu tür yok olana kadar veya günümüze gelene kadar on milyonlarca, hatta yüz milyonlarca yıl boyunca hiçbir değişim göstermemekte, aynı yapıyı korumaktadır. Bu, canlıların evrim geçirmediklerinin açık bir delilidir.
50 milyon yıldır, tüm özelliklerini aynen muhafaza eden, herhangi bir değişime uğramayan yengeçler de bu delillerden biridir. Günümüzde yaşayan yengeçlerle, milyonlarca yıl önce yaşayanlar aynıdır.


 



bivalve, bivalves, fossil

Percopsidae


Dönem: Eosen
Yaş: 54 – 37 milyon yıl
Bölge: ABD
Resimde görülen Percopsidae fosili, bu canlıların milyonlarca yıldır değişmeden varlıklarını devam ettirdiklerini, yani evrim geçirmediklerini göstermektedir. Eğer bir canlı, milyonlarca yıl önceki tüm özellikleriyle günümüzde kusursuz şekilde varlığını sürdürüyorsa ve hiçbir değişim geçirmediyse, bu durum Darwin'in öngördüğü aşamalı evrim modelini tamamen ortadan kaldıran güçlü bir kanıttır. Ve yeryüzünde bunu kanıtlayacak tek bir örnek değil, milyonlarca örnek bulunmaktadır. Söz konusu Percopsidae fosili de bu kanıtlardan sadece biridir.


 



bivalve, bivalves, fossil

Deniz Kestanesi


Dönem: Karbonifer
Yaş: 295 milyon yıl
Bölge: ABD
Deniz kestaneleri dünyanın dört bir yanındaki denizlerde rastlanan, Ekinoid sınıfına dahil dikenli deniz canlılarındandır. Yaklaşık 300 milyon yıllık deniz kestanesi fosilleri, bu canlıların kompleks yapılarıyla yüz milyonlarca yıldır var olduklarını göstermektedir. Bu zaman zarfında yapılarında bir değişiklik olmamış, herhangi bir ara aşamadan geçmemişlerdir. Darwinistler, bu fosiller karşısında çaresizdirler. Çünkü bu fosiller, Darwinistlerin iddia ettiği evrim sürecinin hiçbir zaman yaşanmadığının ispatıdırlar.


 



bivalve, bivalves, fossil

Asker Balığı


Dönem: Kretase
Yaş: 95 milyon yıl
Bölge: Lübnan
Fosil kayıtları, canlıların on hatta çoğu zaman yüz milyonlarca yıldır hiç değişmediklerini, yani evrim geçirmediklerini göstermiştir. Bu açık gerçek, Darwinizm için ciddi bir sorundur ve pek çok evrimci de bu durumun farkındadır. Örneğin evrimci paleontolog Steven M. Stanley, Darwinist açıklamaların fosillerle uyuşmadığını şu sözlerle ifade eder:
"Uzun süredir kapalı bir kutu olarak kalan fosil kayıtları bugün artık bizleri, evrimin bu geleneksel anlayışını yeniden gözden geçirmeye mecbur etmektedir. Artık ortaya çıkmıştır ki saysız canlı türü, milyonlarca yıldır gözle görülen herhangi bir evrim geçirmeden yeryüzünde varlığını devam ettirmektedir." (Steven M. Stanley, The New Evolutionary Timetable, 1981 New York, s. 3)


 



bivalve, bivalves, fossil

Catostomidae


Dönem: Eosen
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: ABD
Resimde görülen Catostomidae familyasına dahil olan bu balık 50 milyon yaşındadır ve 50 milyon yıldır hiçbir değişime uğramamıştır. Günümüz denizlerinde yaşayan türleriyle aynı olan bu fosil, evrim teorisinin geçersizliğinin bir delilidir.


 



bivalve, bivalves, fossil

Güneş Balığı


Dönem: Eosen
Yaş: 54 – 37 milyon yıl
Bölge: ABD
Günümüz denizlerinde güneş balıklarının çok fazla türü yaşamaktadır. Resimde görülen güneş balığı fosili, güneş balıklarının herhangi bir evrim sürecinden geçmediğini göstermektedir. Aradan geçen milyonlarca yıl boyunca güneş balığının fizyolojisinde herhangi bir değişiklik olmamıştır. Bundan 55 milyon yıl önceki güneş balıklarının görünümü ve yapıları nasılsa, günümüzdekilerin de öyledir.


 



bivalve, bivalves, fossil

Kurt Ringa


Dönem: Kretase
Yaş: 95 milyon yıl
Bölge: Lübnan
Fosiller evrimin iddialarını yerle bir ettiği içindir ki, çoğunlukla evrimciler tarafından göz ardı edilmekte ya da üzerlerinde çeşitli oynamalar yapılarak evrimci propagandaya alet edilmeye çalışılmaktadır. Ancak son dönemlerde Yaratılış'ın delili olan yüzlerce fosilin sergilerle, kitaplarla, internet siteleriyle ortaya çıkarılması, evrimcilerin içinde bulunduğu açmazı tüm açıklığıyla gözler önüne sermiştir. Fosilleri ve yaşayan örneklerini yanyana gören insanlar, ek bir açıklamaya bile gerek kalmadan, evrimin yalan olduğunu hemen anlamaktadır. Evrimcileri paniğe sürükleyen sebep de budur. Evrimciler, bu defa geri dönüşü mümkün olmayan şekilde, teorilerinin dünya çapında çöktüğünü görmekte ve acı içinde bu çöküşü seyretmektedirler. Evrim teorisinin çöküşünün delillerinden biri de resimdeki 95 milyon yıllık kurt ringası fosilidir.


 



bivalve, bivalves, fossil

Tang Balığı


Dönem: Kretase
Yaş: 95 milyon yıl
Bölge: Lübnan
Wendell R. Bird, The Origin of Species Revisited adlı kitabında, evrim teorisinin ara form iddiasının hayali bir hikayeden ibaret olduğunu şöyle ifade ediyor:
"... Jeolojik kayıt en baştan söylenen şeyi bir daha vurguluyor: Farklı jeolojik dönemlere ait türler arasında yaşadığı varsayılan ara formlar hayali şeylerdir, yalnızca teoriyi desteklemek için ortaya atılmıştır." (Wendell R. Bird, The Origin of Species Revisited, Thomas Nelson Inc, Aralık 1991, s. 44)
Bugüne kadar yapılan fosil araştırmaları, evrimcilerin iddialarına destek olabilecek, herhangi bir ara form örneği ortaya koymamıştır. Örneğin bulunan hiçbir tang balığı fosili yarım, az gelişmiş, organlarının bazısı oluşmuş bazısı oluşmamış değildir. Ne kadar geriye gidilirse gidilsin, elde edilen her tang balığı fosili bugün yaşayan tang balıklarıyla birebir aynı özellikleri taşımaktadır. Resimdeki 95 milyon yıllık tang balığı fosili de bu gerçeğin delillerindendir.


 



bivalve, bivalves, fossil

Dikenli Çütre Balığı


Dönem: Kretase
Yaş: 95 milyon yıl
Bölge: Lübnan
Evrimciler, balıkların omurgasız deniz canlılarından, amfibiyenlerin ve günümüz balıklarının sözde "atasal" bir balıktan, sürüngenlerin amfibiyenlerden, kuşların ve memelilerin ayrı ayrı sürüngenlerden ve en son olarak insanların ve günümüz maymunlarının ortak bir atadan evrimleştiklerini iddia ederler. Fakat fosil kayıtlarında bu iddiaları doğrulayan tek bir ara geçiş formu bile bulunamamıştır.
Bu sayfada görülen 95 milyon yıllık dikenli çütre balığının fosili ile günümüzde yaşayan örneği tamamen birbiriyle aynıdır. Dolayısıyla bu canlı da diğer türler gibi yaşadığı milyonlarca yıl boyunca en ufak bir değişikliğe uğramamış, evrim geçirmemiştir. Bulunan her fosil, evrim teorisinin hiçbir zaman gerçekleşmediğini ve tüm canlıların Allah tarafından mükemmel halleriyle yaratıldıklarını ispat etmektedir.


 



bivalve, bivalves, fossil

Yayın Balığı


Dönem: Eosen
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: ABD
Resimde gördüğünüz 50 milyon yıllık yayın balığı günümüze kadar hiçbir değişikliğe uğramamıştır. Bu balık tıpkı yaratılan diğer milyonlarca balık gibi evrim geçirmemiştir. Evrimcilerin iddia ettiği sudan karaya geçiş de hiçbir zaman gerçekleşmemiştir. Diğer canlılar gibi bu yayın balığı da, 50 milyon yıl önceki görüntüsü ve şekliyle hala yaşamaktadır.


 



bivalve, bivalves, fossil

Balta Balığı


Dönem: Oligosen
Yaş: 37 - 23 milyon yıl
Bölge: Çek Cumhuriyeti
Gümüş renkli, baltayı andıran bu parlak ve küçük balıkların diğer birçok derin deniz balığı gibi, karınlarının alt kısmında ışık üreten organları vardır. Bu balıklar, vücutlarının altında mavimsi ışık yayabilen 100 kadar ışık organına sahiptirler. Bu mükemmel yaratılışla milyonlarca yıldır denizlerde yaşayan balta balığı başka bir canlıdan türememiş, başka bir canlıya da dönüşmemiştir. Resimde gördüğünüz 37-23 milyon yıllık Oligosen dönemine ait balta balığı fosili Çek Cumhuriyeti'nde bulunmuştur ve günümüzde yaşayan örneğiyle tamamen aynıdır.


 



bivalve, bivalves, fossil

Kedi Balığı


Dönem: Kretase
Yaş: 95 milyon yıl
Bölge: Lübnan
Bazı fosiller "çift parçalı" fosil olarak adlandırılır. Bu durumda, fosilin bulunduğu taş tabakası tam ortadan ikiye ayrılmakta ve fosil, taşın her iki tarafında da negatif ve pozitif olarak görülmektedir. Resimde görülen 95 milyon yıllık kedi balığı fosili de çift parçalı bir fosildir.
Kedi balıkları, köpek balıkları takımına dahil olan balıklardır. Resimde görülen kedi balığı da Scyliorhinidae familyasına dahildir. Bugün yaşayan kedi balıklarının tamamen aynısı olan 95 milyon yaşındaki kedi balıkları, evrim teorisine meydan okumaktadır.


 



bivalve, bivalves, fossil

Denizanası


Dönem: Kambriyen
Yaş: 500 milyon yıl
Bölge: ABD
Resimde görülen 500 milyon yıllık denizanası fosilinin günümüze kadar gelmesi adeta bir mucizedir. Çünkü denizin altında yaşayan bu canlının balıklar gibi bir iskeleti yoktur, tamamen jölemsi bir yapıya sahiptir. Normal şartlarda bu hayvanın günümüze kadar gelen bir fosilinin kalmaması gerekir. Ancak Allah, evrimcilerin iddialarını geçersiz kılmak için bu canlının da fosilleşmesini sağlamış ve 500 milyon yıl öncesinden günümüze bir delil sunmuştur.
Denizanalarının kalpleri, beyinleri, kemikleri, pulları ve gözleri yoktur. Sinir sistemleri sinir ağı biçiminde şekillenmiştir. Denizanalarının bazı türleri zehirlidir. Zehirsiz olanlarda da savunma amacıyla kullanılan biyolüminesans denen, kimyasal bir reaksiyon sonucunda meydana gelen ışığı yayma özelliği vardır. Denizanaları da tıpkı diğer canlılar gibi Allah'ın muhteşem yaratma sanatının birer tecellisidir.


 



bivalve, bivalves, fossil

Mürekkep Balığı


Dönem: Jura
Yaş: 148 milyon yıl
Bölge: Almanya
148 milyon yıllık bu mürekkep balığı diğer yaratılmış canlılar gibi hiçbir değişikliğe uğramadan günümüze kadar gelmiştir. Bu da evrimin hiçbir zaman gerçekleşmediğinin ve tüm canlıları Yüce Allah'ın yarattığının apaçık delilidir. Onkollular grubunda yer alan mürekkep balıklarının ağız bölgesinden çıkan 10 tane kolu vardır. Mürekkep balıkları son derece hassas bir koku ve tat alma duyusuna ve gözlere sahiptirler. Gözleri o kadar kuvvetlidir ki tam 70 milyon hücreyle yaptıkları görme işlemi sonucu, arkalarından gelen bir tehlikeyi dahi hemen fark edebilir ve çok seri hareket ederek kendilerini koruyabilirler. Allah bu balıkta mükemmel bir savunma sistemi yaratmıştır. Saldırıya uğradığında mürekkep kesesinden koyu renkli bir sıvı püskürten mürekkep balığı, düşmanını bu şekilde aldatarak hizla tehlikeden uzaklaşabilir.


 



bivalve, bivalves, fossil

Kemikli Turna


Dönem: Jura
Yaş: 152 milyon yıl
Bölge: Almanya
Kemikli turna balığı uzun ince koni biçimli, güçlü dişlerle donanmış uzun ve gagamsı bir çeneye sahiptir. Bu canlının Almanya'da bulunan 150 milyon yıllık fosiliyle günümüzde yaşayan örneği karşılaştırıldığında özel görünümlü çenesinden, kemik ve kuyruk yapısına kadar hiçbir değişikliğe uğramadığı çok net bir şekilde görülmektedir. Kemikli turna balıkları, evrimin geçersizliğini gözler önüne seren sayısız canlıdan biridir. Bilinen en eski örnekleri Jura döneminde (206 - 144 milyon yıl) yaşamış olan kemikli turna balıkları milyonlarca yıldır aynı kalmışlardır.


 



bivalve, bivalves, fossil

Mercan


Dönem: Jura
Yaş: 150 milyon yıl
Bölge: Almanya
Mercanlar denizin derinliklerinde yaşayan omurgasız canlılardır. Yumuşak mercanlar, boynuzsu mercanlar, dikenli mercanlar gibi çeşitleri vardır. Mercan kuruyup katılaştığında taş gibi bir yapıya sahip olur, denizin dibinde ise adeta bitki gibidir. Mercanlar denizin diplerinde rengârenk çiçek bahçelerini andırırlar.
Resimde görülen 150 milyon yıllık mercan fosili tüm detaylarıyla korunacak şekilde fosilleşmiştir. İki resimde açıkça görüldüğü gibi fosillerdeki mercanlar, günümüzde yaşayan örnekleriyle birebir aynıdırlar. Bunun anlamı ise, mercanların aradan geçen 150 milyon yıla rağmen hiç değişmedikleri, yani evrim geçirmedikleridir.


 



bivalve, bivalves, fossil

Boynuzlu Köpekbalığı


Dönem: Kretase
Yaş: 95 milyon yıl
Bölge: Lübnan
Boynuzlu köpekbalığının günümüzde yaşayan canlı örneğini incelediğimizde balığın uzun gövdesinde geniş çıkıntılar olduğu görülür. Balığın 95 milyon yıllık fosiline baktığımızda da uzun gövdesinde yer alan çıkıntıların, kafa ve kuyruk yapısının en ufak bir değişikliğe uğramadığı açıkça görülmektedir. Boynuzlu köpekbalığı denizin derinliklerinde yaşar, bazen karın kanatçıklarını kayalara sürter. Mağara veya resiflerde avlarına pusu kurarlar. Yaklaşık 1 metre boyları vardır. Resimdeki 95 milyon yıllık boynuzlu köpekbalığı fosili de, Darwinistlerin yenilgisini bir kez daha vurgulamakta, tüm canlıları Rabbimiz'in yarattığı gerçeğini ispat etmektedir.


 



bivalve, bivalves, fossil

Iskarmoz (Barracuda)


Dönem: Miosen
Yaş: 5 milyon yıl
Bölge: İtalya
Iskarmoz balığı bütün sıcak ve ılık denizlerin sığ sularından 100 metre derinliğe kadar olan bölgede yaşayan bir balıktır. Sürü halinde dolaşırlar ve son derece yırtıcıdırlar, öyle ki köpek balıklarına bile hücum ederler. Balığın 5 milyon yıl önce İtalya'da bulunan, Miosen dönemine ait fosili, canlının kafasının tam altında ve kuyruklarında olan küçük yüzgeçlerini, ince ve uzun kafa yapısını, uzun ince gövdesini çok net bir şekilde göstermektedir. Tüm bu detaylar ıskarmoz balığının aradan geçen 5 milyon yıla rağmen hiç değişmediğini, yani evrim geçirmediğini ispatlamaktadır.


 



bivalve, bivalves, fossil

Mantis Istakozu


Dönem: Kretase
Yaş: 95 milyon yıl
Bölge: Lübnan
Karbonifer döneminden (354 - 290 milyon yıl) beri hiç değişmeden varlıklarını devam ettiren mantis ıstakozları, evrim teorisini geçersiz kılan canlılardan biridir. Bir canlının yaklaşık 300 milyon yıl boyunca hiç değişmemesi evrimcilerin mantıksız izahlarıyla açıklanabilecek bir durum değildir. Resimdeki mantis ıstakozu fosili ise 95 milyon yaşındadır ve hem 300 milyon yıl önce yaşamış hem de günümüzde yaşayan mantis ıstakozlarının tamamen aynısıdır.
Mantis ıstakozunun boyu 30 santimetreye ulaşabilir ve üzerinde çok farklı renkler barındıran bir kabuğa sahiptir. Tehlikeli kıskaçları sebebiyle dalgıçlar tarafından "parmak yaran" olarak adlandırılan mantis ıstakozları, hayvanlar âlemindeki en kompleks göz sistemine sahip canlılardandır. Mantis ıstakozu, insanlardan dört kat fazla olmak üzere, 12 ana rengi görebilir ve aynı zamanda farklı tip ışık kutuplanmalarını yani ışık dalgalarındaki titreşimlerin yönünü algılayabilir.


 



bivalve, bivalves, fossil

Ahtapot


Dönem: Kretase
Yaş: 95 milyon yıl
Bölge: Lübnan
Ahtapot gibi kabuksuz ve omurgasız hayvanların dahi tüm detaylarıyla fosil kayıtlarında bulunması Allah'ın mucizelerinden biridir. Bu yumuşakçaların kafa yapısı, kolları ve göz çukurları dahi, bulunan fosillerde çok net bir şekilde görülmektedir. Böylece insanlar Allah'ın yarattığı bütün türlerin fosil kayıtlarını görerek bütün canlıların hiçbir değişikliğe uğramadığına şahit olmaktadırlar. Ahtapot Kafadanbacaklılar sınıfından bir yumuşakçadır. Vücutları kısa ve yuvarlak yapıdadır. Bir çift gelişmiş gözleri vardır. Başının çevresinden 8 adet kol çıkar. Bu kolların uzunlukları aynı olup, dipte kısa bir zarla birbirlerine bağlıdır. Her kolda iki sıra vantuz bulunur. 2-3 santimetreden 10 metreye kadar ulaşan değişik büyüklükte türleri vardır.Ahtapot da tıpkı diğer hayvanlar gibi Allah'ın muhteşem yaratışının eseridir.


 



bivalve, bivalves, fossil

Mene Balığı


Dönem: Eosen dönemi
Yaş: 54 – 37 milyon yıl
Bölge: İtalya
Menidae familyasına dahil olan Mene balığına özellikle Pasifik Okyanusu'nda sıkça rastlanır. Canlının, Senozoik zamana (65 milyon yıl - günümüz) ait pek çok fosil örneği elde edilmiştir. Resimde görülen, 54-37 milyon yıllık Eosen dönemine ait fosili bu canlının hiçbir şekilde değişmediğini gösteren önemli bir kanıttır. Fosil günümüzde yaşayan canlı örneğiyle tamamen aynı olup balığın geniş gövdesini, küçük kuyruk yapısını, iskelet yapısını ve bedeninin altından çıkan iki uzun yüzgecini çok net bir şekilde göstermektedir. Fosil kayıtları canlıların milyonlarca yıl önceki hallerinin adeta resmini yansıtır. Eğer bir canlı on milyonlarca yıl boyunca en küçük bir değişiklik dahi geçirmemişse, o zaman canlıların evrimi senaryosundan bahsetmek mümkün değildir.


 



bivalve, bivalves, fossil

Vatoz


Dönem: Kretase
Yaş: 95 milyon yıl
Bölge: Lübnan
95 milyon yıldır aynı kalan vatozlar çok önemli bir gerçeği tüm netliğiyle gözler önüne sermektedir: Canlıların yapısındaki değişmezlik, evrimi yalanlamaktadır. Evrim teorisi bilimsel bulgularla desteklenmeyen bir senaryodan ibarettir. Fosiller bu senaryonun gerçek dışı olduğunu deşifre etmiş, Yaratılış'ın reddedilmesinin mümkün olmadığını gözler önüne sermiştir.


 



bivalve, bivalves, fossil

At Nalı Yengeci


Dönem: Jura
Yaş: 150 milyon yıl
Bölge: Almanya
Resimdeki 150 milyon yıllık at nalı yengeci fosili, söz konusu canlıların yüz milyon yılı aşkın zamandır değişmediklerinin delilidir. Bu delilin gösterdiği gerçek çok açık ve anlaşılırdır: Tarih boyunca evrim yaşanmamış, tüm canlıları Yüce Allah yaratmıştır.


 



bivalve, bivalves, fossil

Spatula Balığı


Dönem: Eosen
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: ABD
Spatula balığının, neredeyse vücudunun uzunluğuna yakın son derece belirgin, spatulaya benzeyen ağız ve burun yapısı ile küçük yüzgeçleri 50 milyon yıllık fosilde de son derece net bir şekilde görülmektedir. Canlı aradan 50 milyon yıl geçmesine rağmen en ufak bir değişikliğe uğramamış, evrim geçirmemiştir. Charles Darwin evrim teorisini ortaya atarken canlıların mutasyonlar yoluyla birbirlerinden türediklerini iddia etmiştir. Fakat bulunan milyonlarca fosil canlıların birbirlerinden evrimleşmediklerini, ilk yaratıldıkları halden günümüze kadar aynı şekilde kaldıklarını göstermektedir. Bilim adamı Stephen Jay Gould mutasyonlarla türler arasında geçiş olamayacağını şöyle ifade etmektedir:
"Bir mutasyon büyük ve yeni bir ham malzeme (DNA) oluşturmaz. Türleri mutasyona uğratarak yeni bir tür elde edemezsiniz." (Stephen Jay Gould, "Is a New and General Theory of Evolution Emerging?", Lecture at Hobart&Wm Smith College, 4 Şubat 1980)


 



bivalve, bivalves, fossil

Mezgit


Dönem: Oligosen
Yaş: 37-23 milyon yıl
Bölge: Polonya
Darwinistler tüm canlıların değişim geçirdikleri ve birbirlerinden türedikleri iddiasındadırlar. Milyonlarca yıl önceye dayanan fosil örnekleri işte bu nedenle çok önemlidir. Canlılar aradan milyonlarca yıl geçmesine rağmen hiç değişmemişlerdir. Tek bir yaşayan fosil bile bu gerçeği ispat etmek için yeterliyken, yeryüzü sayısız yaşayan fosil örneği ile doludur.
Evrim teorisini geçersiz kılan örneklerden bir tanesi de yaklaşık 37-23 milyon yıllık mezgit balığıdır. Canlının şu anki iskelet yapısı, kafa, kuyruk ve yüzgeç yapısı incelediğinde anatomik özelliklerinin günümüzde yaşayan örneğiyle tamamen aynı olduğu görülmektedir. Mezgit balıkları ılıman ve oldukça soğuk denizlerde 30-300 metre arasındaki derinliklerde yaşayan gezginci balıklardır. İnce uzun gövdeli bir balık olan mezgitin boyu çeşitlerine göre 20-50 cm. arasında değişir. Ağırlığı 1-2 kilogramı bulanlar vardır. Mezgitler sürü halinde yaşarlar. Denizdeki küçük balık ve diğer kabuklu deniz hayvanları ile beslenirler. Bir dişi mezgit yaklaşık olarak 200.000 yumurta yumurtlar. Mezgit balığının fosili de tıpkı diğer türlerin fosillerinde olduğu gibi evrim teorisinin hiçbir zaman yaşanmadığını ispat etmektedir.


 



bivalve, bivalves, fossil

Karides


Dönem: Jura
Yaş: 150 milyon yıl
Bölge: Almanya
150 milyon yıl önce yaşayan bir canlının fosil kayıtlarında bu kadar net teşhis edilebilmesi, canlının vücudunun tüm detaylarının gözlemlenmesi evrim teorisine çok büyük darbe indirmiştir. Resimdeki 150 milyon yıl önce yaşamış karidesin vücut yapısı, bedeninin altından çıkan ayakları, kafa yapısı ile çok net bir şekilde görülmektedir. Tam 150 milyon yıl boyunca hiç değişmeden varlıklarını devam ettiren karidesler, canlıların sürekli değişerek sözde ilkelden gelişmişe doğru ilerledikleri iddiasındaki Darwinistlerin gerçekleri söylemediklerini açıkça göstermektedir.
Avrupa denizlerinde ve Kuzey Amerika kıyılarında yaşayan karides, kabuklular sınıfındandır. Silindirik vücutlu, uzun duyargalıdır. Vücudu kalsiyum karbonattan meydana gelen bir zırhla örtülüdür. Gövdesi eklemlidir.


 



bivalve, bivalves, fossil

Chimaera Balığı


Dönem: Karbonifer
Yaş: 320 milyon yıl
Bölge: ABD
Resimde yüzgeçleriyle, kafa ve kuyruk yapısıyla mükemmel bir şekilde korunmuş tam 320 milyon yıllık Chimaera balığının fosili görülmektedir. Muntazam diş yapısına, her iki yanında yüzgeçlere, insan gözüne benzeyen göz yapısına ve ip şeklindeki 30 santim uzunluğunda kuyruğa sahip olan bu balıklar, tam 320 milyon yıldır hiçbir değişikliğe uğramamışlardır. Canlının tüm detayları ve hiçbir değişime uğramadığı fosil resminde açıkça görülmektedir. Evrimin geçersizliği, fosil kayıtlarının sunduğu kanıtlarla, her geçen gün daha açık bir şekilde ortaya çıkmaktadır. Tüm canlıları Allah sonsuz bir ilimle ve sanatla yaratmıştır.


 



bivalve, bivalves, fossil

Sinagrit


Dönem: Eosen
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: İtalya
Fosillerin tüm detaylarıyla taşların üzerinde belirmesi evrimcilerin tüm senaryolarını altüst etmiştir. Allah milyonlarca yıl önce yaşamış canlıların fosillerini adeta bir fotoğraf gibi taşların üzerine yerleştirmiştir. Böylece canlıların en ufak bir değişikliğe bile uğramadıkları, evrim geçirmedikleri bilim dünyası tarafından gözlemlenmiştir. Nitekim Darwin de bunun teorisi için büyük bir açmaz oluşturduğunu Türlerin Kökeni kitabının "Teorinin Zorlukları" adlı bölümünde şöyle itiraf etmiştir:
Eğer gerçekten türler öbür türlerden yavaş gelişmelerle türemişse, neden sayısız ara geçiş formuna rastlamıyoruz? Neden bütün doğa bir karmaşa halinde değil de, tam olarak tanımlanmış ve yerli yerinde? Sayısız ara geçiş formu olmalı, fakat niçin yeryüzünün sayılamayacak kadar çok katmanında gömülü olarak bulamıyoruz... Niçin her jeolojik yapı ve her tabaka böyle bağlantılarla dolu değil? Jeoloji iyi derecelendirilmiş bir süreç ortaya çıkarmamaktadır ve belki de bu benim teorime karşı ileri sürülecek en büyük itiraz olacaktır. (Charles Darwin, The Origin of Species, s. 172, 280 )


 



bivalve, bivalves, fossil

Keman Vatozu


Dönem: Kretase
Yaş: 144 - 65 milyon yıl
Bölge: Lübnan
Darwinistler tüm canlıların değişim geçirdikleri iddiasındadırlar. Milyonlarca yıl önceye dayanan fosil örnekleri işte bu nedenle çok önemlidir. Canlılar değişmemişlerdir. Tek bir yaşayan fosil bile bu gerçeği ispat ederken, yeryüzü sayısız yaşayan fosil örneği ile doludur. Evrim teorisini geçersiz kılan örneklerden bir tanesi de yaklaşık 130 milyon yıllık bu keman vatozudur. Canlının şu anki kompleks yapısı ve anatomik özellikleri bundan 130 milyon yıl önce de aynı şekildedir. Fosilin detaylarından bu gerçek açıkça görülebilmektedir. Evrim teorisi, bu gerçek karşısında büyük bir çıkmazdadır.


 



bivalve, bivalves, fossil

Mantis Istakozu


Dönem: Kretase
Yaş: 95 milyon yıl
Bölge: Lübnan
Bilimsel bulgular canlıların evrim geçirmediğini ortaya koymaktadır. Resimde görülen mantis ıstakozu fosili de evrimcilerin gizlemeye çalıştıkları bu gerçeği ortaya çıkaran delillerdendir. Bu fosilin günümüzde yaşayan mantis karideslerinden hiçbir farkı yoktur.
Mantis ıstakozları göğüs kısımlarından çıkan uzantıları kullanarak beslenir. Bunların her biri kıskaçlıdır. İkincisi özellikle iridir ve avı vurmada ve yakalamada kullanılır. İkinci uzantının dikenli şekli, mantis böceğinin uzantılarına benzediği için, bu canlılar yaygın olarak "mantis ıstakozu" olarak bilinirler. Mızraklı ve ökçeli olarak iki tipte olan uzantılar, türlere göre değişiklik gösterir. İrice bir mantis ıstakozu, 22 kalibrelik bir tabancadan çıkan mermi kadar kuvvetli vuruş yapabilir. ("Seeing the World in Many Colors", Maryland Üniversitesi İnternet Sitesi, http://www.umbc.edu/gradschool/research/profile_11.html)


 



bivalve, bivalves, fossil

Testereli Vatoz


Dönem: Kretase
Yaş: 95 milyon yıl
Bölge: Lübnan
Günümüzdeki örnekleriyle resimde gördüğünüz 95 milyon yıllık testereli vatoz arasında hiçbir fark bulunmamaktadır. Bu da evrim teorisini tek başına çıkmaza sokan bir durumdur. Yüce Rabbimiz tüm canlıları ayrı türler olarak yaratmıştır ve bu canlılar yaratıldıkları andan itibaren hiçbir değişikliğe uğramadan günümüze dek gelmişlerdir.


 




bivalve, bivalves, fossil

Kedi Balığı


Dönem: Kretase
Yaş: 95 milyon yıl
Bölge: Lübnan
Milyonlarca yıl önce yaşamış olan kedi balıkları, bugün yaşamakta olan kedi balıklarının sahip olduğu tüm özelliklere eksiksiz sahiptir. Nitekim resimde görülen 95 milyon yıllık kedi balığının günümüz kedi balıklarından farksız olması da bu gerçeği teyit etmektedir.
Allah, bütün canlıları olduğu gibi, kedi balıklarını da tam ve noksansız yaratmıştır ve kedi balıkları da diğer canlılar gibi evrim geçirmemiştir.


 


bivalve, bivalves, fossil

Mersin Balığı


Dönem: Jura
Yaş: 144 - 65 milyon yıl
Bölge: Çin
Günümüzde sadece iki familyası soyunu devam ettiren mersin balıkları hep mersin balığı olarak var olmuşlardır. Başka bir canlıdan türememiş, başka bir canlıya da dönüşmemişlerdir. Bu gerçeğin teyidi olan fosil bulguları, diğer tüm canlılar gibi mersin balıklarının da evrim geçirmediklerini söylemektedir.


 



bivalve, bivalves, fossil

Uçan Balık


Dönem: Kretase
Yaş: 100 - 95 milyon yıl
Bölge: Lübnan
Uçan balıklar, kuyruk yüzgecinin çok hızlı harketiyle sudan dışarıya fırlayan ve belirli bir mesafe süzüldükten sonra yeniden yavaş yavaş suya düşen balıklardır. Uçma olarak adlandırılan bu hareketleri sırasında hızları saatte 50 km.ye ulaşabilir. Bundan yaklaşık 100 milyon yıl önce yaşayan uçan balıklarla günümüzde yaşayanlar arasında hiçbir fark yoktur. 100 milyon yıldır en küçük bir değişikliğe dahi uğramayan bu balıklar, evrimcilerin canlıların kökeni ve tarihi hakkındaki tüm iddialarını yerle bir etmektedirler. Bilimsel bulgular canlıların kademeli olarak evrimleşmediklerini, Yüce Allah tarafından yaratıldıklarını ortaya koymaktadır.



 

Kitap bölümleri

Masaüstü Görünümü