Harun Yahya


Bitki Fosillerinden Örnekler






bivalve, bivalves, fossil




Söğüt Yaprağı



Dönem: Paleojen
Yaş: 58 milyon yıl
Bölge: ABD





 




bivalve, bivalves, fossil




Dallarıyla Birlikte Karaağaç Yaprağı



Dönem: Eosen
Yaş: 54 - 37 milyon yıl
Bölge: Kanada

Fosil kayıtlarında, bir bitki türünün küçük değişiklikler sonucunda evrimleşerek bir başka bitkiden meydana geldiğini gösteren tek bir örnek dahi yoktur. Elde edilen sayısız fosil örneği her bir bitkinin kendisine has özelliklerle yaratıldığını ve var olduğu müddet boyunca herhangi bir değişime uğramadığını göstermektedir. Bu gerçeği gösteren bulgulardan biri de resimde görülen 54 – 37 milyon yıllık dallarıyla birlikte karaağaç yaprağı fosilidir.





 




bivalve, bivalves, fossil




Kayın Ağacı Yaprağı



Dönem: Eosen dönemi
Yaş: 54 - 37 milyon yıl
Bölge: Kanada

Kayın ağacı, genellikle Avrupa, Asya ve Kuzey Amerika'da yaşayan bir ağaç türüdür. Fagaceae familyasına dahil olan bu ağaçların hiçbir zaman evrim geçirmediklerini gösteren en vurucu delillerden biri fosil kayıtlarıdır. Fosil kayıtlarında hep aynı görünüm ve özelliklerle izlenen kayın ağacı, on milyonlarca yıl boyunca en küçük bir değişiklik dahi geçirmemiştir. Bu da, söz konusu ağacın bir başka bitkiden aşamalı olarak türemediği ve bir başka bitkiye de dönüşmediğini göstermektedir. Diğer tüm canlılar gibi, kayın ağacını da Rabbimiz üstün bir akılla, hiçbir örnek edinmeden, kusursuz olarak yaratmıştır.





 




bivalve, bivalves, fossil




Kozalak



Dönem: Paleojen
Yaş: 65 - 23 milyon yıl
Bölge: Almanya

Ait oldukları ağacın çoğalması için gerekli olan tohumları taşıyan kozalakların yapısı diğer tüm canlılar gibi, milyonlarca yıl boyunca hiçbir değişime uğramamıştır. Günümüzdeki kozalaklarla aynı olan 65 - 23 milyon yıl yaşındaki kozalaklar, tarih boyunca evrimin hiçbir zaman yaşanmadığının önemli örneklerinden biridir.





 




bivalve, bivalves, fossil




Manolya Yaprağı



Dönem: Eosen
Yaş: 54 - 37 milyon yıl
Bölge: Kanada

Fransız biyolog Pierre Magnol'un isimlendirdiği manolya ağacının bilinen yaklaşık 210 türü vardır. Yaklaşık 95 milyon yıllık fosilleri bulunan manolyalar, var oldukları ilk andan itibaren hep manolya olarak var olmuşlar, herhangi bir başka bitkiden türememişler, bir başka bitkiye de dönüşmemişlerdir. Fosil kayıtları bu gerçeğin en önemli delilleridir. Resimde görülen fosil ise yaklaşık 50 milyon yıl yaşındadır.





 




bivalve, bivalves, fossil




Tohumlarıyla Birlikte Amerikan Çınarı



Dönem: Oligosen
Yaş: 37 - 23 milyon yıl
Bölge: ABD

Bitkilerin ortak bir atadan türediklerini iddia eden evrimciler, bu iddialarını delillendirebilecek tek bir bilimsel bulgu ortaya koyamamışlardır. Öte yandan bitkilerin kendilerine has özelliklerle, ayrı ayrı yaratıldıkları ve evrim geçirmediklerini gösteren sayısız bulgu vardır. Bunlardan biri de resimde görülen 37 - 23 milyon yıl yaşındaki tohumlarıyla birlikte fosilleşmiş bir Amerikan çınarı dalıdır. Günümüzdeki Amerikan çınarlarının tohumlarından hiçbir farkı olmayan bu fosil, evrimin geçersizliğinin ispatlarındandır.





 




bivalve, bivalves, fossil




Erguvan Yaprağı



Dönem: Eosen
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: Kanada

Hem genel yapı olarak, hem de mikrobiyolojik açıdan incelendiğinde yaprakların her yönüyle en fazla enerji üretimini sağlamak üzere planlanmış, çok detaylı ve kompleks sistemlere sahip oldukları görülecektir. Yaprağın enerji üretebilmesi için ısı ve karbondioksidi dış ortamdan alması gerekir. Yapraklardaki tüm yapılar da bu iki maddeyi kolaylıkla alacak şekilde düzenlenmiştir. Örneğin yaprakların dış yüzeyleri geniştir, bu da fotosentez için gerekli olan gaz alışverişlerinin (karbondioksidin emilmesi ve oksijenin atılması gibi işlemlerin) kolay gerçekleşmesini sağlar.

Var oldukları ilk andan beri tüm bitkilerin yaprakları bu özelliklere sahiptir. Hiçbiri bunları kör tesadüflerin neticesinde kendi kendilerine kazanmamışlardır.





 




bivalve, bivalves, fossil




Ginkgo Yaprağı



Dönem: Eosen
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: Kanada

Canlıların kökenini açıklamaktan aciz olan evrim teorisi, ginkgoların on milyonlarca yıldır değişmeden kaldıklarını gösteren fosil örnekleri karşısında da çaresizdir. Canlıların soyları devam ettiği müddetçe aynı kaldıklarının ispatı olan fosiller evrim teorisine büyük darbe vurmuştur. Diğer pek çok bilim dalı gibi paleontoloji de Yaratılış'ın açık bir gerçek olduğunu teyit etmektedir.




bivalve, bivalves, fossil




Yaklaşık 150 yıldır dünyanın dört bir yanında fosil araştırmaları yapılmaktadır. Bu araştırmalar neticesinde milyonlarca fosil elde edilmiştir. Ancak bu fosillerin içinde bir tane bile, yarım gelişmiş, iki farklı canlının özelliklerini taşıyan, ara form niteliğinde yani evrimcilerin iddialarını destekleyen fosil bulunmamıştır. Bulunan her fosil, canlıların aniden ortaya çıktıklarını ve soyları devam ettiği müddetçe hiç değişmediklerini ortaya koymaktadır. Bunun anlamı ise açıktır: Canlıları Allah yaratmıştır.

Green River, ABD





 




bivalve, bivalves, fossil




Ginkgo Yaprağı



Dönem: Eosen
Yaş: 54-37 milyon yıl
Bölge: Kanada

Tarih boyunca kaplumbağalar kaplumbağa, sivrisinekler sivrisinek, karıncalar karınca, ginkgo yaprakları da ginkgo yaprağı olarak yaşamış ve o şekilde varlıklarını sürdürmüşlerdir. Bir ginkgo yaprağının ne kadar eski fosil örneğine bakarsak bakalım, onun günümüzde var olan aynı ginkgo olduğuna şahit oluruz. Bundan yüz milyonlarca yıl önceki de, 50 milyon yıl önceki de, günümüzdeki de hep aynı yapraktır. O da, diğer tüm canlılar gibi, hiçbir değişim geçirmemiştir, bir evrimleşme süreci yaşamamıştır. Bunun sebebi, her birinin Allah'ın üstün sanatı ile aynı şekilde yaratılmış olmalarıdır.





 




bivalve, bivalves, fossil




Eğrelti Otu



Dönem: Karbonifer
Yaş: 320 milyon yıl
Bölge: İngiltere

Tüm canlılar gibi bitkiler de yaratılmışlardır. İlk ortaya çıktıkları andan itibaren bütün mekanizmaları eksiksiz olarak vardır. Evrimci literatürde kullanılan "zamanla gelişim, tesadüflere bağlı değişimler, ihtiyaçlar sonucunda ortaya çıkan adaptasyonlar" gibi terimler, hiçbir gerçekliğe karşılık gelmemektedir ve bilimsel bir anlamları yoktur. Fosil bulguları da bu gerçeğin en önemli delilleridir.





 




bivalve, bivalves, fossil




Kayın Ağacı Yağrağı



Dönem: Eosen
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: Kanada

150 yıldır yapılan bütün araştırmalara ve harcanan büyük emek ve imkanlara rağmen evrim teorisini destekleyecek bulgular bir türlü ortaya çıkmamaktadır. Oysa, eğer evrim diye birşey gerçekleşmiş olsaydı, bu konuda sayılamayacak kadar çok delilin bulunmuş olması gerekirdi. Nitekim Darwin'den bu yana pek çok evrimci bilim adamı, çok sayıda delil olması gerektiğini, ama bunların bir türlü bulunamadığını kabul etmiştir.

Öte yandan Yaratılış'ın apaçık bir gerçek olduğunu ortaya koyan sayısız delil ve bulgu vardır. Bunlardan biri de, kayın ağaçlarının 50 milyon yıldır hiç değişmediklerini, yani evrim geçirmediklerini ispatlayan resimdeki fosil örneğidir.





 




bivalve, bivalves, fossil




Sekoya Yaprağı



Dönem: Eosen
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: Kanada

Sekoya ağacının günümüze ulaşan sayısız kalıntıları, bu bitkinin on milyonlarca yıl boyunca dünyanın çeşitli yerlerinde varlığını sürdürdüğünü ve hiçbir değişime uğramadığını kanıtlamaktadır. Darwinistlerin, bitkilerin hayali evrimine dair spekülasyonları, bu önemli kanıtlar ile ortadan kalkmış bulunmaktadır. 50 milyon yıllık bu sekoya yaprağı da evrimi ortadan kaldıran kanıtlardan biridir.





 





Kanada'daki Cache Creek Oluşumu çok sayıda ve farklı türe ait bitki fosilinin elde edildiği mekanlardan biridir. Bu oluşum bundan yaklaşık 50 milyon yıl önce çevre dağlarda ve havzada bulunan ormanın izlerini taşımaktadır. Yapraklar, çiçekler ve diğer bazı küçük canlılar rüzgarların ve akarsuların yardımıyla bölgede bulunan göle taşınmış ve burada dibe batıp fosilleşmeye başlamışlardır.

Bölgeden bugüne kadar elde edilen fosillerin 2/3'si günümüzde yaşayan bitkilere ait örneklerdir. Bir kısmı da çok nadir bulunan veya henüz tanımlanmamış bitkilerin fosilleridir.

Yaklaşık 50 milyon yıllık bir fosil ormanına sahip olan bu arazinin silis açısından zengin olan yapısı, detayları çok iyi korunmuş fosil örnekleri elde edilmesini sağlamaktadır. Bu detaylar sayesinde bulunan fosillerin günümüzde yaşayan örnekleriyle kapsamlı bir şekilde karşılaştırılması mümkün olmaktadır. Ve bu karşılaştırma bilinen bir gerçeği bir defa daha gözler önüne sermektedir: Canlılar on milyonlarca yıldır aynıdırlar, diğer bir deyişle evrim geçirmemişlerdir.




bivalve, bivalves, fossil




Cache Creek Oluşumu, Kanada



Polonya'da Baltık amberi elde edilen sahalardan biri




bivalve, bivalves, fossil




Paleontologların yıllardır devam eden çalışmaları, Darwinistlerin karşısına hep aynı gerçeği çıkarmaktadır: Bilimsel bulgular evrim teorisini reddetmektedir.





 




bivalve, bivalves, fossil




Kayaarmudu Yaprağı



Dönem: Eosen
Yaş: 54-37 milyon yıl
Bölge: Kanada

Diğer tüm canlılar gibi bitkiler de fosil kayıtlarında bir anda ve kendilerine özgü yapılarıyla ortaya çıkarlar. Bugün sahip oldukları görünüm ve donanım ne ise, bundan milyonlarca yıl önce de sahip oldukları görünüm ve donanım aynıdır. Bu bilgi bizlere, canlıların üstün akıl sahibi bir Yaratıcı tarafından var edildiklerini göstermektedir.





 




bivalve, bivalves, fossil




At Kestanesi Yaprağı



Dönem: Paleojen
Yaş: 58 milyon yıl
Bölge: ABD

Fosil kayıtları evrim teorisini yıkan en önemli bulgulardan biridir. Bilim adamlarının büyük bir çoğunluğu da aslında bu gerçeğin farkındadır. Örneğin N. Eldredge ve I. Tattersall bu konuda şu önemli yorumu yaparlar:

"Ayrı türlere ait fosillerin, fosil kayıtlarında bulundukları süre boyunca değişim göstermedikleri, Darwin'in Türlerin Kökeni'ni yayınlamasından önce bile paleontologlar tarafından bilinen bir gerçektir. Darwin ise, gelecek nesillerin bu boşlukları dolduracak yeni fosil bulguları elde edecekleri kehanetinde bulunmuştur... Aradan geçen 120 yılı aşkın süre boyunca yürütülen tüm paleontolojik araştırmalar sonucunda, fosil kayıtlarının Darwin'in bu kehanetini doğrulamayacağı açıkça görülür hale gelmiştir. Bu, fosil kayıtlarının yetersizliğinden kaynaklanan bir sorun değildir. Fosil kayıtları açıkça söz konusu kehanetin yanlış olduğunu göstermektedir." (N. Eldredge ve I. Tattersall, The Myths of Human Evolution, Columbia University Press, 1982, s. 45-46)

Darwin'in öngörülerinin yanlış olduğunu gösteren bu fosillerden biri de resimdeki 58 milyon yıllık at kestanesi yaprağı fosilidir.





 




bivalve, bivalves, fossil




Eğrelti Otu



Dönem: Karbonifer
Yaş: 300 milyon yıl
Bölge: İngiltere

Fosil kayıtları diğer canlılar gibi bitkilerin de herhangi bir evrim sürecinden geçmediğini ispatlamıştır. 300 milyon yıl önce yaşamış olan eğrelti otları gerek görünüm gerekse yapı olarak bugünkü eğrelti otlarının tamamen aynısıdır. Bu aynılık, evrimi geçersiz kılmakta, Yaratılış'ın bilimsel ve açık bir gerçek olduğunu ortaya koymaktadır. Tüm canlıları sahip oldukları bütün özelliklerle, eksiksiz ve kusursuz olarak Yüce Allah yaratmıştır, fosil bulguları da bu gerçeği desteklemektedir.





 




bivalve, bivalves, fossil




Sekoya Kozalağı



Dönem: Kretase
Yaş: 146 - 65 milyon yıl
Bölge: ABD

100 metreden fazla uzayabilen ve genellikle Kuzey Amerika'da yaşayan sekoyaların, on milyonlarca yıldır aynı olduklarını gösteren sayısız fosil örneği vardır. Resimdeki fosil ise yaklaşık 140 milyon yaşındadır. Bu örnekler, bitkilerin ilk olarak nasıl ortaya çıktığını ve nasıl bu kadar çok türe sahip olduklarını bilimsel olarak açıklayamayan evrimcileri, bir kez daha sessizliğe mahkum etmektedir. Her biri kendisine has özelliklerle fosil kayıtlarında birdenbire beliren ve milyonlarca yıl boyunca hiç değişmeden soylarını devam ettiren bitkiler, açıktır ki, Yüce Allah tarafından yaratılmışlardır.





 




bivalve, bivalves, fossil




Allophyllum Yaprağı



Dönem: Eosen
Yaş: 54 - 37 milyon yıl
Bölge: ABD

Polemoniaceae familyasına dahil olan bu bitkiler, milyonlarca yıldır değişmeyen yapılarıyla evrim teorisine meydan okuyan canlılardan biridir. Sayısız fosil örneği evrimin hiçbir zaman yaşanmadığını gösterirken, Darwinistlerin teorilerinde ısrarcı olmaları, bulguların taşıdığı anlamı düşünmemelerinden kaynaklanmaktadır. Bugüne kadar bulunan milyonlarca fosil arasında bir tane bile ara geçiş formunun bulunmamış olmasını hiç düşünmeyen evrimciler, aynı masalları anlatmaya devam ederler. Eskiden bu masallarla teselli bulan ve kendilerini avutan evrimciler, bugün artık çok detaylı bilgilenmiş olan kitleler karşısında daha fazla yalanlarını devam ettiremez hale gelmişlerdir.





 




bivalve, bivalves, fossil




Kavak Yaprağı



Dönem: Eosen
Yaş: 54 - 37 milyon yıl
Bölge: ABD

Kavakların bir başka bitkiden türemediklerini, herhangi bir evrimsel ataya sahip olmadıklarını, hep kavak olarak var olduklarını gösteren bu fosil, bir Yaratılış delilidir.

Günümüzdeki kavakların her yönüyle aynısı olan, yaklaşık 50 milyon yıl önce yaşamış kavaklar, evrimin hayal ürünü bir senaryodan ibaret olduğunu gözler önüne sermektedir.





 




bivalve, bivalves, fossil




Yalancı Servi Yaprağı



Dönem: Eosen
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: Kanada

İğne yapraklı bitkilerden olan yalancı servi ağacının 50 milyon yıldır değişmediğini gösteren resimdeki fosil, evrimcilerin iddialarının doğru olmadığını söylemektedir. Charles Darwin'in iddialarına göre, geçmişte dünya üzerinde hayali tek bir ortak atadan diğer canlı türlerini kademeli olarak türeten bir evrim süreci yaşanmış olmalıdır. Ancak fosil kayıtları, istisnasız, bunun tam tersini söylemektedir. Soyu tükenmiş veya devam eden farklı canlılara ait sayısız kalıntı vardır, ama bu kalıntılar Darwin'in teorisinin gerektirdiği gibi birbirlerine akrabalık bağı ile bağlı değildir. Bilinen her fosil, bilinen her canlı gibi, kendine has özelliklere sahiptir. Doğa tarihi, birbirine çok benzeyen ve yakın türlere değil, birbirlerinden çok farklı ve aralarında büyük yapısal farklılıklar bulunan gruplara ayrılmıştır.





 




bivalve, bivalves, fossil




Kavak Yaprağı



Dönem: Eosen
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: ABD

Paleobotanikçi Daniel Axelrod, "The Evolution of Flowering Plants" adlı makalesinde çiçekli bitkilerin kökeni konusunda şu yorumu yapar:

"Angiospermlere, yani çiçekli bitkilere yol açan ilkel grup, fosil kayıtlarında henüz tespit edilmemiştir ve yaşayan hiçbir angiosperm böyle bir bağlantıya işaret etmemektedir." (Daniel Axelrod, The Evolution of Flowering Plants, Evolution After Darwin, Cilt 1, editör S. Tax, Chicago, University of Chicago Press, 1960, s. 264-274)

Bu itiraftan da anlaşılacağı gibi, yaklaşık 150 yıldır yapılan fosil araştırmaları, çiçekli bitkilerin sözde ortak atası olarak nitelendirilebilecek tek bir fosil dahi ortaya koyamamıştır. Bu da bitkilerin, uzun zaman dilimleri içinde, küçük değişimlere uğrayarak birbirlerinden türedikleri iddiasında olan Darwinistleri yalanlamaktadır. 50 milyon yıllık sütleğen yaprağının da gösterdiği gibi, aradan geçen on milyonlarca yıla rağmen bitkiler hiç değişmemiş, yani evrim geçirmemiştir.





 




bivalve, bivalves, fossil




Hanımeli Yaprağı



Dönem: Paleosen
Yaş: 58 milyon yıl
Bölge: ABD

Evrim teorisinin bilimsel bulgularla desteklenmediği ve hayali bir hikaye olmaktan öteye gitmediği, pek çok bilim adamı tarafından da ifade edilen bir gerçektir. Evrimci biyologlar, Gilbert, Opitz ve Raff, Developmental Biology dergisinde yayınlanan 1996 tarihli bir makalelerinde, Darwin'in evrim teorisinin çözümsüz olduğunu şöyle ifade ederler:

"Goodwin'in 1995'te belirttiği gibi, türlerin kökeni, yani Darwin'in problemi, çözümsüz kalmaya devam etmektedir." (Scott Gilbert, John Opitz, and Rudolf Raff, "Resynthesizing Evolutionary and Developmental Biology", Developmental Biology, vol. 173, article no. 0032, 1996, s. 361).

Bu sözler, evrimin somut bilimsel bulgular karşısındaki yenilgisinin itirafıdır. Resimdeki 58 milyon yıllık hanımeli yaprağı fosili de, bu yenilgiyi bir kez daha gözler önüne sermektedir.





 




bivalve, bivalves, fossil




Sabun Ağacı Yaprağı



Dönem: Kretase
Yaş: 95 milyon yıl
Bölge: Lübnan

Bugüne kadar elde edilen hiçbir fosil, sabun ağaçlarının sözde evrimsel sürecini göstermemiştir. Çünkü tüm sabun ağacı fosilleri, günümüzde yaşayan sabun ağaçlarıyla aynı özelliklere sahiptir. Evrimciler, sadece sabun ağaçlarının değil, hiçbir canlının hayali evrim sürecini ve sözde ortak atasını gösteremezler. Çünkü fosil bulgularına göre tüm canlı türleri yeryüzünde birden bire ortaya çıkmış, Bugüne kadar 250 bin farklı canlı türüne ait milyarlarca fosil örneği çıkarılmıştır, ama içlerinden bir tanesi bile evrim masalını desteklememektedir.





 




bivalve, bivalves, fossil




Astronium Çiçeği



Dönem: Eosen
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: ABD

Bu bitkide görüldüğü gibi; eğer bir canlı 50 milyon yıl boyunca hiç değişmeden varlığını devam ettiriyorsa, bu durumda o canlının evrimleştiğinden söz etmek hiçbir şekilde mümkün değildir. Fosil kayıtlarına baktığımızda tüm canlıların var oldukları andan itibaren milyonlarca yıl boyunca hiç değişmediklerini görürüz. Evrimciler bu durumu ısrarla göz ardı etmeye çalışır ve sanki hiç böyle bir bilgiye sahip değillermiş gibi taraflı, yanlış bilgiler vermeye devam ederler. Oysa bizzat kendileri tarafından da 150 yıldır yapılan kazı çalışmaları ve elde edilen yüz milyonlarca fosil, evrimin hiçbir zaman yaşanmadığını ispatlamaktadır.





 




bivalve, bivalves, fossil




Sassafras Yaprağı



Dönem: Miosen
Yaş: 23-5 milyon yıl
Bölge: İspanya

Bitkilerin evrimi senaryosu savunucularının bugün içine düştükleri en büyük çıkmaz, ilk bitki hücresinin nasıl olup da evrimleştiğidir. Bundan sonra gelen, tek bir hücreden ilk bitki ve bu bitkiden binlerce çeşit bitkinin nasıl oluştuğu soruları da yine cevapsızdır. Böyle bir evrimi gösteren tek bir ara geçiş fosili dahi bulunmamaktadır; yarı oluşmuş organlara, sistemlere sahip hiçbir ilkel bitki fosili yoktur, bir bitkinin bir başka bitkinin atası olduğuna dair elde hiçbir kanıt da yoktur. Dolayısıyla bitkilerle ilgili çizilen evrim ağaçları tamamen hayal gücünün ürünüdür ve hiçbir bilimsel yanı yoktur.





 




bivalve, bivalves, fossil




Üvez Ağacı Yaprağı (Sorbus Aucuparia)



Dönem: Miosen
Yaş: 10 milyon yıl
Bölge: Macaristan

Eldeki fosiller, bitkilerin birbirlerinden bağımsız olarak, yeryüzünde aniden belirdiklerini göstermektedir. Bu durumu itiraf eden Cambridge Üniversitesi'nden evrimci Prof. Dr. Edred Corner'ın sözleri şöyledir:

"Hala önyargısız olursak şöyle düşünüyorum: Bitkilerin fosil kayıtları özel yaratılışın lehinde görünüyor. Bir orkidenin, bir su mercimeğinin ve bir palmiyenin aynı atadan gelmiş olmalarını aklınız alıyor mu? Üstelik bu tahmin için herhangi bir kanıtımız yokken. Evrimciler bir cevap vermek için hazırlanmalı ama bence, çoğu tartışma başlamadan bitecek." (E. J. H. Corner, Evrim, Çağdaş Botanik Düşünce, Macleod ve L. S. Copley (Chicago, Quadrangle Kitaplar, 1961))





 




bivalve, bivalves, fossil




Katsura Yaprağı



Dönem: Paleosen
Yaş: 58 milyon yıl
Bölge: ABD

Bitkilerin sahip oldukları tüm yapılar bitki için son derece hayati öneme sahiptir. Bir bitkinin yaşayabilmesi ve çoğalabilmesi için tıpkı bugünkü gibi kusursuz işleyen sistemlerin hepsine sahip olması gerekir. Dolayısıyla bu yapılar kademe kademe gelişemezler. Bulunmuş olan tüm bitki fosilleri de bitkilerin yeryüzünde ilk ortaya çıktıklarından bu yana, aynı mükemmel yapılara sahip olduklarını doğrulamaktadır. Bunlardan biri de resimde görülen ve bütün detaylarıyla korunarak, günümüze kadar gelmiş olan 85 milyon yıllık katsura yaprağı fosilidir.





 




bivalve, bivalves, fossil




Arokarya Kozalağı



Dönem: Kretase
Yaş: 125 milyon yıl
Bölge: Brezilya

Yeryüzünde, birbirinden farklı çok fazla sayıda tür yaşamaktadır. Bu canlılar, Darwinizm'i tümüyle ortadan kaldıran birbirinden kompleks özelliklerle donatılmışlardır. Darwinistler bu gerçeğe karşı bir açıklama bulamazlarken, bu canlıların milyonlarca yıl önceden günümüze ulaşan kusursuz fosilleri, onları tam anlamıyla açıklamasız bırakır.

Milyonlarca yıl öncesine ait yaşayan fosiller, canlıların evrimleşmediğini, evrim teorisinin delilsiz ve tamamen geçersiz bir teori olduğunu gözler önüne sermektedir. Canlılar, tüm kompleks donanımları ve türlerine has özellikleri ile milyonlarca yıl önce de, şimdi olduğu gibi Allah'ın yarattığı birer mucizedirler.





 




bivalve, bivalves, fossil




Kozalaklı Bitki Dalı



Dönem: Kretase
Yaş: 125 milyon yıl
Bölge: Brezilya

Bu 125 milyon yaşındaki kozalaklı bitki fosilinde tüm detaylar ortadadır ve bitkinin günümüzdeki örnekleriyle hiçbir farkının bulunmadığı açıkça görülmektedir.

Evrimci eserler, Darwinistlerin fosiller karşısında içinde bulundukları açmazın itirafı niteliğindeki yazılarla ve açıklamalarla doludur. Bunlardan biri de George Gaylord Simpson'a aittir:

Evrim tarihinin büyük bölümünü temsil eden ara-geçiş formları nerededir? Henüz hiçbir yerde bulunamadılar. Bu nokta evrimciler için fosil kayıtlarındaki şaşırtıcı boşluklar açısından çok önemlidir. (G.G. Simpson, The Meaning of Evolution, Bentam Books, Inc. New York, 1971, s. 16-19)





 




bivalve, bivalves, fossil




Frenk Üzümü Yaprağı



Dönem: Miosen
Yaş: 23 - 5 milyon yıl
Bölge: ABD

Yapılan kazılar neticesinde yeryüzünün hiçbir yerinde yarım gelişmiş, farklı iki türün özelliklerini taşıyan herhangi bir fosil örneğine rastlanmamıştır. Ve bu durum evrim teorisinin en büyük açmazıdır. Nitekim teorinin kurucusu Charles Darwin de bu gerçeğin farkındaydı ve teorisinin ne kadar çürük bir temel üzerine inşa edildiğini biliyordu. Darwin'in bu konudaki bir itirafı şöyledir:

"Eğer gerçekten türler öbür türlerden yavaş gelişmelerle türemişse, neden sayısız ara geçiş formuna rastlamıyoruz? Neden bütün doğa bir karmaşa halinde değil de, tam olarak tanımlanmış ve yerli yerinde? Sayısız ara geçiş formu olmalı, fakat niçin yeryüzünün sayılamayacak kadar çok katmanında gömülü olarak bulamıyoruz? Niçin her jeolojik yapı ve her tabaka böyle bağlantılarla dolu değil? Jeoloji iyi derecelendirilmiş bir süreç ortaya çıkarmamaktadır ve belki de bu benim teorime karşı ileri sürülecek en büyük itiraz olacaktır." (Charles Darwin, The Origin of Species, 1 b., s. 172, 280)





 




bivalve, bivalves, fossil




Sığla Ağacı Meyvesi



Dönem: Eosen
Yaş: 54-37 milyon yıl
Bölge: ABD

Tam da Darwin'in itiraf ettiği gibi, ara fosil diye birşey yoktur. Darwinistler şok içindedirler. Darwin'in kehaneti doğru çıkmıştır. Gelişen bilim, doğal seleksiyonun evrimleştirici gücü olmadığını, canlıların genetik yapılarının olağanüstü derecede kompleks olduğunu, bu mükemmel yapıya hiçbir şekilde rastgele bir müdahalenin yapılamayacağını ve yeni bir genetik bilgi eklenemeyeceğini ve canlılığın cansız maddelerden asla meydana gelemeyeceğini de ortaya çıkarmıştır.

Bunlar Darwin'in hiç bilmedikleridir. Ayrıca, fosil kayıtlarının ardından Darwinistlerin başlarına en büyük yıkım, tek bir proteini oluşturamadıklarında gelmiştir. Laboratuvarda oluşturulamayan proteinin –yani hücrenin temel yapı taşının– bilinçsiz bir ortamda TESADÜFEN MEYDANA GELMESİ İMKANSIZDIR. İşte tüm bu gerçekler Darwinizm'in çöküşünü oluşturmuştur.





 




bivalve, bivalves, fossil




Kayısı Yaprağı



Dönem: Eosen
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: Kanada

Bundan 50 milyon yıl önce de kayısı ağaçları tıpkı bugünkü gibi çiçek açıyor, meyve veriyordu. Aradan geçen 50 milyon yıla rağmen kayısı ağaçlarının hiç değişmediğini gösteren bu fosiller evrimin olmadığının en açık kanıtlarından biridir.





 




bivalve, bivalves, fossil




Sumak Yaprağı



Dönem: Oligosen
Yaş: 30 milyon yıl
Bölge: Fransa

Günümüzde Darwin'in 150 yıl önce söylediği sözler gerçek oldu ve Darwin'in 19. yüzyılda itiraf ettiği gibi, gerçekten de ara fosil diye bir şey olmadığı ortaya çıktı.

Yeryüzünün sayılamayacak kadar çok katmanında 350 milyonu aşkın fosil bulundu. Fakat bunların tek bir tanesi bile ara fosil değildi. Bulunan 350 milyonu aşkın fosil, doğanın Darwin'in öngördüğü gibi bir karmaşa içinde olmadığını aksine tam, mükemmel, kusursuz ve tüm parçaları yerli yerinde olan canlılardan oluştuğunu ortaya çıkardı. Hiçbir jeolojik yapıda ve hiçbir tabakada canlıların birbirine sözde bağlantısını gösteren hiçbir ara canlı fosili olmadığı anlaşıldı. İşte bu gerçekler 21. yüzyılda Darwinizm'e yıkıcı darbeyi indirdi.





 




bivalve, bivalves, fossil




Sumak Yaprağı



Dönem: Eosen
Yaş: 45 milyon yıl
Bölge: ABD

Bitkiler milyonlarca yıl önce de aynı bugünkü gibi fotosentez yapmaktaydılar. Betonları çatlatacak kadar güçlü hidrolik sistemlere, topraktan emilen suyu metrelerce yukarıya çıkaracak pompalara, canlıların besinini üreten kimyasal fabrikalara sahiplerdi. Yüz milyonlarca yıl önce bitkiler yaratılmışlardı. Onları yaratan alemlerin Rabbi olan Allah, bugün de onları yaratmaya devam etmektedir. Allah bu gerçeği Neml Suresi'nde şöyle bildirmektedir:

"(Onlar mı) Yoksa, gökleri ve yeri yaratan ve size gökten su indiren mi? Ki onunla (o suyla) gönül alıcı bahçeler bitirdik, sizin içinse bir ağacını bitirmek (bile) mümkün değildir. Allah ile beraber başka bir ilah mı? Hayır, onlar sapıklıkta devam eden bir kavimdir." (Neml Suresi, 60)





 




bivalve, bivalves, fossil




Arokarya Kozalağı



Dönem: Jurasik
Yaş: 206-144 milyon yıl
Bölge: Arjantin

Birçok kozalaklı ağacın yaprakları sert bir deri gibidir ve dökülmez. Yapraklarının üzerindeki mumlu yüzey de suyun buharlaşma yolu ile kaybını azaltır ve bu dayanıklılık yaprakların dökülmesini ya da su basıncı dolayısıyla bitkinin solmasını önler. Bundan başka kozalaklı ağaçların yapraklarının çoğu iğne şeklindedir ve dona karşı da dayanıklıdır. Yaprakların dayanıklılığı önemlidir, çünkü hava koşullarının elverişli olduğu her fırsatta bitki hemen fotosentez yaparak besin depolar.

Resimlerde görülen Arokarya kozalağı da bu özelliklere sahiptir ve bitkilerin 206 - 144 milyon yıl öncesinden günümüze kadar hiç değişmediğini bu fosille ispatlamaktadır.





 




bivalve, bivalves, fossil




Saçlı Meşe Yaprağı



Dönem: dönemi
Yaş: 5.1 - 1.8 milyon yıl
Bölge: Bulgaristan

Bitkiler, ışığı besine çeviren fotosentez sistemleri, hiç durmadan enerji ve oksijen üreten, doğayı temizleyen, ekolojik dengeyi sağlayan mekanizmaları, tat, koku, renk gibi insana hitap eden estetik özellikleriyle muhteşem canlılardır.

Çok özel faydalar için benzersiz sistemlere sahip olan bitkilerin bugüne kadar sadece 10.000 türü incelenebilmiş, bu araştırmalar sonucunda her bitkinin insanı hayrete düşürecek yaratılış özelliklerine sahip olduğu ortaya çıkmıştır.

Evrimcilerin bitkilerin nasıl ortaya çıktıkları sorusuna verilecek mantıklı ve bilimsel bir cevapları yoktur. Diğer konularda olduğu gibi bitkilerin varoluşu konusunda da bütünüyle hayal gücüne dayalı senaryolardan başka bir açıklama üretemezler. Bitkileri yaratan, göklerin yerin ve ikisi arasındaki herşeyin Yaratıcısı olan Yüce Allah'tır.





 




bivalve, bivalves, fossil




Palmiye Yaprağı



Dönem: Eosen
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: ABD

150 yıldır yapılan fosil araştırmaları Darwin'in ve onu izleyen evrimcilerin boş yere umutlandıklarını göstermiş ve bir tek ara geçiş formuna ait fosil bile bulunamamıştır. Günümüzde dünyanın her yerinde, binlerce müzede ve koleksiyonda yaklaşık 350 milyon fosil bulunmaktadır. Bu fosillerin hepsi birbirlerinden kesin hatlarla ayrılan, özgün yapılara sahip türlere aittir. Evrimcilerin ümitle aradıkları yarı balık-yarı amfibiyen, yarı dinozor-yarı kuş, yarı maymun-yarı insan ve benzeri canlıların fosillerine kesinlikle rastlanmamıştır. Elde edilen fosillerin tamamı resimde görülen palmiye fosili yaprağı gibi, evrimi yalanlayan bulgulardır.





 




bivalve, bivalves, fossil




Yosun



Dönem: Kretase
Yaş: 95 milyon yıl
Bölge: Lübnan

Fosil kayıtlarında milyarlarca yıl önce yaşamış olan canlıların dahi fosilleri korunmuştur. Buna rağmen, evrimcilerin iddia ettikleri hayali ara geçiş formlarına ait tek bir tane bile fosilin bulunamamış olması oldukça dikkat çekicidir. Karıncalardan bakterilere, kuşlardan çiçekli bitkilere kadar birçok canlı türünün fosilleri mevcuttur. Bunlaırn hepsi de evrim olmadığının delilidir. Resimde görülen 95 milyon yıllık yosun fosili de bunlardan biridir.





 




bivalve, bivalves, fossil




Eğrelti Otu



Dönem: Oligosen
Yaş: 25 milyon yıl
Bölge: Dominik Cumhuriyeti

Fosillerin muhafaza edildiği ortamlardan biri de amberlerdir. Ağaçlardan çıkan amberlerin bir bitkinin veya bir canlının üzerine akıp donmasıyla o anın sanki milyonlarca yıl dayanacak bir fotoğrafı çekilmiş olur. Amber fosillerin ayırt edici özelliği hapsettiği canlının tüm dokusunu muhafaza etmesidir. Yumuşak dokuların en ince ayrıntısna kadar görülebildiği amberler canlıların yumuşak dokularında da milyonlarca yıldır hiçbir değişiklik olmadığını kanıtlarlar. Bu 25 milyon yıllık eğrelti otu fosilinin günümüzde yaşayan eğrelti otuyla hiçbir farkı yoktur. Evrim yaşanmamıştır.





 




bivalve, bivalves, fossil




Ceviz



Dönem: Pliosen
Yaş: 2.5 milyon yıl
Bölge: Hollanda

Doğada hemen her yerde yetişen farklı türlerde ceviz ağaçları mevcuttur. Burada fosillerini gördüğümüz cevizler milyonlarca yıl içinde hiçbir değişikliğe uğramamış, yaratıldıkları ilk günden beri aynı şekilde varlıklarını sürdürmüşlerdir.





 




bivalve, bivalves, fossil




Ak Kavak Yaprağı



Dönem: Eosen
Yaş: 50 milyon yıl

Yer: Kanada

İsveçli embriyolog Soren Lovtrup, Darwinizm yalanını şu sözlerle dile getirmiştir:

İnanıyorum ki, bir gün Darwin miti bilim tarihindeki en büyük aldatmaca olarak yerini alacak. Bu olduğunda ise pek çok insan şu soruyu soracak: "Böyle bir şey nasıl olabildi?" (S. Lovtrup, Darwinism: The Refutation of a Myth, Londra, Croom Helmm, 1987, s. 422 - Nicholas Comninellis, Creative Defense, Evidence Against Evolution, Master Books, 2001, s. 220)

İnsanlar gerçekten de günümüzde Darwinistler tarafından aldatılmış olmanın şokunu yaşamaya başlamışlardır. Dünya çapında bir oyunun parçası olduklarını gün geçtikçe daha fazla fark etmektedirler. Yakın bir gelecekte batıl Darwinizm dininin gerçek yüzü, tüm dünya tarafından tam olarak anlaşılacak ve insanlar gerçekten de aldatılmış olmayı şaşkınlıkla karşılayacaklardır. Bir yalandan kurtulmalarının ardından Darwinizm'in kirlettiği akıl ve vicdanları temizlenmiş olacak ve herşeyin Allah'ın muhteşem yaratışının eserleri olduğunu kavrayacaklardır.





 




bivalve, bivalves, fossil




Bir Tür Meşe Yaprağı



Dönem: Oligosen
Yaş: 30 milyon yıl
Bölge: Fransa

Yeryüzünde yaşayan ve soyu tükenmiş canlı türlerinin fosilleri incelendiğinde, hepsinin aniden ortaya çıktıklarını ve varlıklarını sürdürdükleri süre boyunca hiç bir değişiklik geçirmediklerini görürüz. Allah tüm canlıları bugün oldukları şekilde yaratmıştır. Resimdeki 30 milyon yıllık yaprak fosili de yaratılış gerçeğini ortaya koymaktadır.





 




bivalve, bivalves, fossil




Çitlembik Yaprağı



Dönem: Eosen
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: British Kanada

Geçersizliği bilimsel bulgularla kesin olarak ortaya konmuş olan Darwin'in evrim teorisine göre, canlılar tek bir sözde ortak atadan geliyordu ve zaman içinde küçük değişiklikler geçirerek birbirlerinden türemişlerdi. Oysa bugün paleontoloji biliminin ortaya koyduğu delillere göre, canlıların tümü bugün varoldukları şekilde ortaya çıkmışlar, yani yaratılmışlardır. Resimde görülen 50 milyon yıllık çitlembik yaprağı fosili de bunu kanıtlayan delillerden biridir.





 




bivalve, bivalves, fossil




Persea Yaprağı



Dönem: Eosen
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: ABD

Yaklaşık 150 türü bulunan ve kışın yapraklarını dökmeyen bu bitki ailesinin en bilinen üyesi avokadodur. 50 milyon yıllık bu persea yaprağı fosili, günümüzde yaşayan persea yaprakları ile tamamen aynıdır. Ne hayvanlar ne de bitkiler zaman içinde bir değişim geçirmemiş, evrimleşmemişlerdir. Tüm canlıları Allah yaratmıştır.





 




bivalve, bivalves, fossil




Kurtpençesi Otu



Dönem: Karbonifer
Yaş: 330 milyon yıllık
Bölge: İngiltere

Irmak kenarlarında, yakınındaki ağaçlara sarılarak yetişen bu bitki, sarıldığı bitkinin kökündeki sudan faydalanır. Kurtpençesi otunun tüm özellikleri, bundan yüz milyonlarca yıl önce de bugünle aynıdır. Resimde görülen 330 milyon yıllık kurtpençesi otu fosilinin, günümüzde yaşayan kurtpençesi otlarından en küçük bir farklılığı dahi yoktur.





 




bivalve, bivalves, fossil




Çam İğnesi



Dönem: Miosen
Yaş: 23-5 milyon yıl
Bölge: ABD

Kışın yapraklarını koruyan iğneyapraklılardan olan çamlar, kozalaklı bir ağaç cinsidir. Evrimciler canlıların ortak bir atadan gelip, zaman içinde küçük değişiklikler geçirerek farklı türlere dönüştüğünü iddia ederler. Bu iddianın hiç bir bilimsel dayanağı yoktur. Fosil kayıtları, canlıların asla bir değişim geçirmediklerini, yaratıldıkları ilk günkü formları ile varlıklarını sürdürdüklerini göstermektedir. Resimde görülen Miosen dönemine ait çam iğnesi fosili de bu gerçeği destekleyen kanıtlardan biridir. Çamlar, bundan milyonlarca yıl önce de hiç bir farkları olmadan varlık göstermişlerdir





 




bivalve, bivalves, fossil




Distylium Yaprağı



Dönem: Eosen
Yaş: 50 milyon yıl
Bölge: ABD

Hamamelidaceae familyasına dahil, yaprağını dökmeyen 18 farklı türü olan bu bitkiler, fosil kayıtlarında iz bırakmış milyonlarca cinsten biridir. Resimde 50 milyon yıllık bir distylium yaprağının yapısına bakıldığında, günümüzde yaşayan distyliumlarla tamamen aynı olduğu göze çarpmaktadır. Evrimcilerin iddiaları doğru olsaydı, bu bitkilerin aradan geçen 50 milyon yıl boyunca birçok değişim geçirmiş olmaları gerekirdi. Bu fosil tek başına bile, Darwinizm'i yalanlayan bir delildir. Yer katmanları, aynı bunun gibi tamamen yaratılışı destekleyen milyonlarca fosille doludur.





 

Kitap bölümleri

Masaüstü Görünümü