Harun Yahya

Tevrat'ta Allah'a Yakınlık ve İman Derinliği



Tevrat'ta Allah'a Yakınlık



Rab Kendisi'ne yakaran, içtenlikle yakaran herkese yakındır. (Mezmurlar, 145:18)

Ey canım, yalnız Allah'ta huzur bul, çünkü umudum O'ndadır. (Mezmurlar, 62:5)

Ya Rab, bütün varlığımla Sana yaklaşıyorum. (Mezmurlar, 25:1)

Bugünkü gibi O'nun kurallarına göre yaşamak ve buyruklarına uymak için bütün yüreğinizi Allah'ımız Rab'be adayın." (1. Krallar, 8:61)

Beni sevenleri Ben de severim, gayretle arayan Beni bulur. (Süleyman Özdeyişleri, 8:17)

Allah'ınız Rab'bi sevin, sözüne uyup O'na bağlanın. Rab yaşamınızdır... (Yasa'nın Tekrarı, 30:20)

Allah'ınız Rab'bi unutmamaya dikkat edin. Bugün size bildirdiğim buyruklarını, ilkelerini, kurallarını gevşetmeyin. (Yasa'nın Tekrarı, 8:11)

Bugüne dek yaptığınız gibi, Allah'ınız Rab'be sımsıkı bağlı kalın. (Yeşu, 23:8)

Yüreklerinizi Rab'be adayın, bundan böyle dikbaşlı olmayın. (Yasa'nın Tekrarı, 10:16)

Bulma fırsatı varken Rab'bi arayın, yakındayken O'na yakarın. (Yeşaya, 55:6)

Canım yalnız Allah'da huzur bulur…  (Mezmurlar, 62:1)









Rab Kendisi'ne yakaran, içtenlikle yakaran herkese yakındır. Dileğini yerine getirir Kendisi'nden korkanların, feryatlarını işitir, onları kurtarır. Rab korur Kendisi'ni seven herkesi... (Mezmurlar, 18:20)

Sen, ey oğlum Süleyman, babanın Allah'ını tanı. Bütün yüreğinle ve istekle O'na kulluk et. Çünkü Rab her yüreği araştırır, her düşüncenin ardındaki amacı saptar. Eğer O'na yönelirsen, Kendisi'ni sana buldurur. Ama O'nu bırakırsan, seni sonsuza dek reddeder. (1. Tarihler, 28:9)

Yeşu, "Bunun için Rab'den korkun, içtenlik ve bağlılıkla O'na kulluk edin" diye devam etti, "Atalarınızın... kulluk ettikleri ilahları atın, Rab'be kulluk edin. (Yeşu, 24:14)

... Allah'ınız Rab'bi unutmamaya dikkat edin. (Yasa'nın Tekrarı, 8:14)

... Allah'ınız Rab sizden ne istiyor? Yalnız şunu istiyor: Allah'ınız Rab'den korkun, O'nun yollarında yürüyün, O'nu sevin; bütün yüreğinizle, bütün canınızla O'na kulluk edin. (Yasa'nın Tekrarı, 10:12)

Allah'ınız Rab'den korkun, O'na kulluk edin. O'na bağlı kalın ve O'nun adıyla ant için. (Yasa'nın Tekrarı, 10:20)

Allah'ınız Rab'bi sevmek, bütün yüreğinizle, bütün canınızla O'na kulluk etmek için bugün size bildirdiğim buyruklara iyice kulak verirseniz. (Yasa'nın Tekrarı, 11:13)









Allah'ınız Rab'bin ardınca yürüyün, O'ndan korkun. Buyruklarına uyun, O'nun sözüne kulak verin. O'na kulluk edin, O'na bağlı kalın. (Yasa'nın Tekrarı, 13:4)

Ama Sen, ya Rab, çevremde kalkansın (beni koruyansın), onurum, başımı yukarı kaldıran Sensin. (Mezmurlar, 3:3)

Allah kalkan gibi yanıbaşımda, temiz yüreklileri O kurtarır. (Mezmurlar 7:10)

Esenlik içinde yatar uyurum, çünkü yalnız Sen, ya Rab, güvenlik içinde tutarsın beni. (Mezmurlar, 4:8)

Sana sığınıyorum. Rızanı işlemeyi bana öğret. Çünkü Sen benim Allah'ımsın... (Mezmurlar, 143:9-10)

Rab'bi tanıyalım, Rab'bi tanımaya gayret edelim.. (Hoşea, 6:3)

Rab diyor ki, "Bu halk bana yaklaşıp ağızlarıyla, dudaklarıyla beni sayar, ama yürekleri benden uzak…" (Yeşaya, 29:13)

Rab diyor ki, "İnsana güvenen, insanın gücüne dayanan, yüreği Rab'den uzaklaşan kişi lanetlidir. Böylesi bozkırdaki çalı gibidir, iyilik geldiği  zaman görmeyecek... (Yeremya, 17:5-6)

… Rab'bin yolunda yürüdüm, Allah'ımdan uzaklaşarak kötülük yapmadım. (Mezmurlar, 18:21)

Doğruluk ekin kendiniz için, sevgi meyveleri biçin... Çünkü Rab'be yönelme zamanıdır... (Hoşea, 10:12)

Bu yüzden Allah'ına dön sen, sevgiye, adalete sarıl, sürekli Allah'ını bekle. (Hoşea, 12:6)

Allah'ın Rab'be dön... Dualarla gidin, Rab'be dönün, O'na, "Bağışla bütün suçlarımızı" deyin, "Lütfet, kabul et bizi..." (Hoşea, 14:1-2)

Kötü kişi yolunu, fesatçı düşüncelerini bıraksın; Rab'be dönsün, merhamet bulur, Allah'ımıza dönsün, bol bol bağışlanır. (Yeşaya, 55:7)

Giysilerinizi değil, yüreklerinizi paralayın ve Allah'ınız Rab'be dönün. Çünkü Rab lütfeder, acır... Sevgisi engindir... (Yoel, 2:13)

Tevrat'ta Allah'a Bağlılık ve Sadakat



Allah'ınız Rab'den korkun, O'na kulluk edin. O'na bağlı kalın ve O'nun adıyla ant için. (Yasa'nın Tekrarı, 10:20)

Uymanız için size bildirdiğim bu buyrukları eksiksiz yerine getirir, Allah'ınız Rab'bi sever, yollarında yürür, O'na bağlı kalırsanız... Hiç kimse size karşı koyamayacak. (Yasa'nın Tekrarı, 11:20-22)

Çünkü Ben kurbandan değil, bağlılıktan hoşlanırım, yakmalık sunulardan çok Beni tanımanızı isterim. (Hoşea, 6:6)

Allah'ınız Rab'bin ardınca yürüyün, O'ndan korkun. Buyruklarına uyun, O'nun sözüne kulak verin. O'na kulluk edin, O'na bağlı kalın. (Yasa'nın Tekrarı, 13:4)

Rab'bi sevin, ey O'nun sadık kulları! Rab Kendisi'ne bağlı olanları korur... Ey Rab'be umut bağlayanlar, güçlü ve yürekli olun! (Mezmurlar, 31:23-24)

Süleyman, "Kulun babam Davut'a büyük iyilikler yaptın... O Sana bağlı, doğru, bütün yüreğiyle dürüst biri olarak yolunda yürüdü..." (1. Krallar, 3:6)

... Allah'ınız Rab'bi sevin, tümüyle gösterdiği yolda yürüyün, buyruklarını yerine getirin, O'na bağlı kalın, O'na candan ve yürekten hizmet edin. (Yeşu, 22:5)









Rab'be çok bağlıydı, O'nun yolundan ayrılmadı, Rab'bin Musa'ya vermiş olduğu buyrukları yerine getirdi. (2. Krallar, 18:6)

Rab'be bağlı kalan sizler ise hâlâ yaşamaktasınız. "İşte, Allah'ım Rab'bin buyruğu uyarınca size kurallar, ilkeler verdim. Öyle ki, mülk edinmek için gideceğiniz ülkede bunlara uyasınız. Onlara sımsıkı bağlanın…" (Yasa'nın Tekrarı, 4:4-6)

Bugüne dek yaptığınız gibi, Allah'ınız Rab'be sımsıkı bağlı kalın. (Yeşu, 23:8)

Davranışlarımızı sınayıp gözden geçirelim, yine Rab'be dönelim. (Ağıtlar, 3:40)

... Çünkü İbrahim sözümü dinledi. Uyarılarıma, buyruklarıma, kurallarıma, Yasalarıma bağlı kaldı. (Yaratılış, 26:4-5)

Rab sadık kullarının adımlarını korur, ama kötüler karanlıkta susturulur. Çünkü güçle zafere ulaşamaz insan. (1. Samuel, 2:9)

Bu yüzden Rab... sadık kuluna sadakat gösterir, kusursuz olana kusursuz davranırsın. (2. Samuel, 22:25-26)

Ya Rab... Bütün yürekleriyle yolunu izleyen kullarınla yaptığın antlaşmaya (vaadine) bağlı kalırsın. (1. Krallar, 8:23)

Ya Rab Allah, dini görevlilerin kurtuluşu kuşansın, sadık kulların iyiliklerinle sevinsinler. (2. Tarihler, 6:41)

Ey sizler, Rab'bi sevenler, kötülükten tiksinin. O sadık kullarının canını  korur, onları kötülerin elinden kurtarır. (Mezmurlar, 97:10)

Yeşu, "Bunun için Rab'den korkun, içtenlik ve bağlılıkla O'na kulluk edin" diye devam etti..." (Yeşu, 24:14)

Tevrat'ta Allah'a Saygı Göstermek



Herşey duyuldu, sonuç şu: Allah'a saygı göster, buyruklarını yerine getir, çünkü her insanın görevi budur. (Vaiz, 12:13)

Bütün yeryüzü Rab'den korksun, dünyada yaşayan herkes O'na saygı duysun. Çünkü O söyleyince, herşey var oldu; O buyurunca, herşey belirdi. (Mezmurlar, 33:8-9)

... Allah'a saygı göster... (Vaiz, 5:7)

Ey sizler, Rab'den korkanlar, O'na övgüler sunun!... O'nu yüceltin!... O'na saygı gösterin! (Mezmurlar, 22:23)

Senin buyruklarından zevk alıyor, onları seviyorum. Saygı ve sevgi duyuyorum buyruklarına, derin derin düşünüyorum kurallarını. (Mezmurlar, 119:47)

Oğlum, Rab'be… saygı göster, başkaldıranlarla arkadaşlık etme. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 24:21)

… Allah'tan korkanların, O'nun önünde saygıyla duranların iyilik göreceğini biliyorum. (Vaiz, 8:12)

Allah'ın yaptığı herşeyin sonsuza dek süreceğini biliyorum. Ona ne bir şey eklenebilir ne de ondan bir şey çıkarılabilir. Allah insanların Kendisi'ne saygı duymaları için bunu yapıyor. (Vaiz, 3:14)

Tevrat'ta İman Coşkusu ve Sevinci



… Allah'ınız Rab'de sevinç bulun, coşun… (Yoel, 2:23)

... Ey Allah'ım, Senin isteğini yapmaktan zevk alırım ben, Yasa'n yüreğimin derinliğindedir. (Mezmurlar, 40:8)

…. Sevinç duyuyorum öğütlerini izlerken, sanki benim oluyor bütün hazineler. Koşullarını derin derin düşünüyorum, yollarını izlerken. Zevk alıyorum kurallarından, sözünü unutmayacağım. (Mezmurlar, 119:14-16)

… Allah'ınız Rab Kendisi'ni bütün yüreğinizle, bütün canınızla sevip sevmediğinizi anlamak için sizi sınamaktadır. (Yasa'nın Tekrarı, 13:3)

Kötülerin acısı çoktur, ama Rab'be güvenenleri O'nun sevgisi kuşatır. Ey doğru insanlar, sevinç kaynağınız Rab olsun, coşun; ey yüreği temiz olanlar, hepiniz sevinç çığlıkları atın! (Mezmurlar, 32:10-11)

… Ben bütün yüreğimle Senin koşullarına uyarım. Onların yüreği yağ bağladı, bense zevk alırım Yasa'ndan… Yasa'n benim için binlerce altın ve gümüşten daha değerlidir. (Mezmurlar, 119:69-72)

Allah'ınız Rab'bi bütün yüreğinizle, bütün canınızla, bütün gücünüzle seveceksiniz. (Yasa'nın Tekrarı, 6:5)









Ne mutlu o insana ki, kötülerin öğüdüyle yürümez, günahkârların yolunda durmaz, alaycıların arasında oturmaz. Ancak zevkini Rab'bin Yasası'ndan alır ve gece gündüz onun üzerinde derin derin düşünür. (Mezmurlar, 1:1-2)

Hanna şöyle dua etti: "Yüreğim Rab'de bulduğum sevinçle coşuyor; gücümü yükselten Rab'dir. Düşmanlarımın karşısında övünüyor, kurtarışınla seviniyorum! Kutsallıkta Rab'bin benzeri yok, evet, Senin gibisi yok, ya Rab! Allah'ımız gibi dayanak yok." (I. Samuel, 2:1-2)

Senin buyruklarından zevk alıyor, onları seviyorum. Saygı ve sevgi duyuyorum buyruklarına, derin derin düşünüyorum kurallarını. (Mezmurlar, 119:47-48)

Sıkıntıya, darlığa düştüm, ama buyrukların benim zevkimdir. Öğütlerin sonsuza dek doğrudur; bana akıl ver ki, yaşayayım. (Mezmurlar, 119:143-144)

Yasa'nı sevenler büyük esenlik bulur, hiçbir şey sendeletmez onları. Ya Rab, kurtarışına umut bağlar, buyruklarını yerine getiririm. Öğütlerine candan uyar, onları çok severim. (Mezmurlar, 119:165-167)

Rab'bin Yasası yetkindir, cana can katar, Rab'bin buyrukları güvenilirdir, saf adama bilgelik verir, Rab'bin kuralları doğrudur, yüreği sevindirir, Rab'bin buyrukları arıdır, gözleri aydınlatır. Rab korkusu paktır, sonsuza dek kalır, Rab'bin ilkeleri gerçek, tamamen adildir. Onlara altından, bol miktarda saf altından çok istek duyulur, onlar baldan, süzme petek balından tatlıdır. (Mezmurlar, 19:7-10)

Rab'bin işleri büyüktür, onlardan zevk alanlar hep onları düşünür. (Mezmurlar, 111:2)

Önderler toplanıp beni kötüleseler bile, ben kulun Senin kurallarını derin derin düşüneceğim. Öğütlerin benim zevkimdir, bana akıl verirler. (Mezmurlar, 119:23-24)

Kurallarını nasıl izleyeceğimi öğret bana, ya Rab, öyle ki, onları sonuna kadar izleyeyim. Anlamamı sağla, Yasana uyayım, bütün yüreğimle onu yerine getireyim. Buyrukların doğrultusunda yol göster bana, çünkü yolundan zevk alırım. (Mezmurlar, 119:33-35)

Ben kuluna verdiğin söz uyarınca, sevgin beni avutsun. Sevecenlik göster bana, yaşayayım, çünkü Yasa'ndan zevk alıyorum. (Mezmurlar, 119:76-77)

Ama Allah'ınız Rab'bi arayacaksınız. Bütün yüreğinizle, bütün canınızla ararsanız, O'nu bulacaksınız. (Yasa'nın Tekrarı, 4:29)

… O'nun yanındaydım. Gün be gün sevinçle dolup taştım, huzurunda hep coştum. O'nun dünyası mutluluğum, insanları sevincimdi. (Süleyman'ın Özdeyişler, 8:30-31)

Eğer Yasa'n zevk kaynağım olmasaydı, çektiğim acılardan yok olurdum. Koşullarını asla unutmayacağım, çünkü onlarla bana yaşam verdin. (Mezmurlar, 119:92-93)

Dudaklarımdan övgüler aksın, çünkü bana kurallarını öğretiyorsun. Dilimde sözün ezgilere dönüşsün, çünkü bütün buyrukların doğrudur… Kurtarışını özlüyorum, ya Rab, Yasa'n zevk kaynağımdır. Beni yaşat ki, Sana övgüler sunayım, hükümlerin bana yardımcı olsun. (Mezmurlar, 119:171-175)

Ne mutlu O'nun öğütlerine uyanlara, bütün yüreğiyle O'na yönelenlere! (Mezmurlar, 119:2)

Allah'ınız Rab'bi sevmek, bütün yüreğinizle, bütün canınızla O'na kulluk etmek için bugün size bildirdiğim buyruklara iyice kulak verirseniz, Rab ülkenize ilk ve son yağmuru vaktinde yağdıracak… (Yasa'nın Tekrarı, 11:13-14)

Ey bütün dünya, Rab'be sevinç çığlıkları yükseltin! O'na neşeyle kulluk edin, sevinç ezgileriyle çıkın huzuruna! Bilin ki Rab Allah'tır. Bizi yaratan O'dur, biz de O'nunuz… Kapılarına şükranla, avlularına övgüyle girin! Şükredin O'na, adına övgüler sunun! (Mezmurlar, 100:1-4)

Rab gücüm ve ezgimdir, O kurtardı beni. O'dur Allah'ım, övgüler sunacağım O'na... yücelteceğim O'nu. (Mısır'dan Çıkış, 15:2)

Rab'den zevk al, O senin içindeki istekleri yerine getirecektir. (Mezmurlar, 37:4)

Övgüler sunun Rab'be! Ne mutlu Rab'den korkan insana, O'nun buyruklarından büyük zevk alana! (Mezmurlar, 112:1)

Ömrümce Rab'be ezgiler söyleyecek, var oldukça Allah'ımı İlahilerle öveceğim… Sevincim Rab olsun!... Rab'be övgüler sun, ey gönlüm! Rab'be övgüler sunun! (Mezmurlar, 104:33-35)

Ne mutlu sevinç çığlıkları atmasını bilen halka, ya Rab! Yüzünün ışığında yürürler. Gün boyu Senin adınla sevinir, doğruluğunla yücelirler. Çünkü Sen onların gücü ve yüceliğisin, lütfun sayesinde gücümüz artar. (Mezmurlar, 89:15-17)

Sen'de neşe ve sevinç bulsun bütün Sana yönelenler! "Rab yücedir!" desin hep Senin kurtarışını özleyenler! (Mezmurlar, 40:16; Mezmurlar 70:4)

O zaman Allah'ın sunağına, neşe, sevinç kaynağım Allah'a gideceğim ve Sana, ey Allah, Allah'ım benim, lirle şükredeceğim. (Mezmurlar 43:4)

Sözlerini bulur bulmaz yuttum, bana neşe, yüreğime sevinç oldu. Çünkü Seninim ben, Ya Rab, Herşeye Egemen Allah! (Yeremya, 15:16)

Ancak doğrular sevinsin, bayram etsinler Allah'ının önünde, neşeyle coşsunlar. Allah'a ezgiler söyleyin, adını İlahilerle övün… (Mezmurlar, 68:3-4)

Ağzımdan çıkan içten övgüleri kabul et, ya Rab, bana hükümlerini öğret… Öğütlerin sonsuza dek mirasımdır, yüreğimin sevincidir onlar. (Mezmurlar, 119:108, 111)

Yüreği sınadığını, doğruluktan hoşlandığını bilirim. Herşeyi içtenlikle, gönülden verdim. Şimdi burada olan halkının Sana nasıl istekle bağışlar verdiğini sevinçle gördüm. Ya Rab… bu isteği sonsuza dek halkının yüreğinde ve düşüncesinde tut, onların Sana bağlı kalmalarını sağla. Oğlum Süleyman'a bütün buyruklarına, uyarılarına, kurallarına uymak, hazırlığını yaptığım tapınağı kurmak için istekli bir yürek ver." (1. Tarihler, 29:17-19)









Sevincinizi dile getirin gücümüz olan Allah'a, sevinç çığlıkları atın Yakup'un Allah'ına! Çalgıya başlayın, tef çalın, tatlı sesli lir ve çenk çınlatın. (Mezmurlar, 81:1-2)

Ey Allah, temiz bir yürek yarat, yeniden kararlı bir ruh var et içimde… Geri ver bana sağladığın kurtuluş sevincini, bana destek ol, istekli bir ruh ver… Dilim Senin kurtarışını İlahilerle övsün. Ya Rab, aç dudaklarımı, ağzım Senin övgülerini duyursun. (Mezmurlar, 51:10-15)

Yaratacaklarımla sonsuza dek sevinip coşun... (Yeşaya, 65:18)

Harika öğütlerin var, bu yüzden onlara candan uyuyorum. Sözlerinin açıklanışı aydınlık saçar, Saf insanlara akıl verir. Ağzım açık, soluk soluğayım, çünkü buyruklarını özlüyorum. (Mezmurlar, 119: 129-131)

Ben de Seni, Senin sadakatini çenkle öveceğim, ey Allah'ım, lir çalarak Seni İlahilerle öveceğim… Seni İlahilerle överken, dudaklarımla, varlığımla sevincimi dile getireceğim, çünkü Sen beni kurtardın. Dilim gün boyu Senin zaferinden söz edecek… (Mezmurlar, 71:22-24)

... Onlar da sevinçle övgüler sundular, başlarını eğip tapındılar. (2. Tarihler, 29:30)

Rab'be övgüler, şükranlar sunarak ezgi okudular... herkes yüksek sesle Rab'bi övmeye başladı. (Ezra, 3:11)

Hizkiya onlar için şöyle dua etti: "Kutsal yerin kuralları uyarınca arınmamış bile olsa, Rab Allah'a, atalarının Allah'ına yönelmeye yürekten kararlı olan herkesi iyi olan Rab bağışlasın." (2. Tarihler, 30:19)

Sözlerim temiz bir yürekten çıkıyor, dudaklarım bildiklerini içtenlikle söylüyor. Beni Allah'ın ruhu yarattı, Herşeye Gücü Yeten'in soluğu yaşam veriyor bana. (Eyüp, 33:3-4)

Halk verdiği armağanlar için seviniyordu. Çünkü herkes Rab'be içtenlikle ve gönülden vermişti. Kral Davut da çok sevinçliydi. (1. Tarihler, 29:9)

Her istekli, hevesli kişi Buluşma Çadırı'nın yapımı, hizmeti ve kutsal giysiler için Rab'be armağan getirdi. Kadın erkek herkes istekle geldi… (Mısır'dan Çıkış, 35:21-22)

... Rab'bin Musa aracılığıyla yapmalarını buyurduğu işler için Rab'be gönülden verilen sunu sundular. (Mısır'dan Çıkış, 35:29)

Keşke benden korksalardı ve bütün buyruklarıma uymak için her zaman yürekten istekli olsalardı! O zaman kendilerine ve çocuklarına sürekli iyilik gelirdi. (Yasa'nın Tekrarı, 5:29)

Ya Rab, bu kulunun, adını yüceltmekten sevinç duyan öbür kullarının dualarına kulak ver. Beni bugün başarılı kıl... (Nehemya, 1:11)

… Varlığınla onu sevince boğdun. Çünkü kral Rab'be güvenir, Yüceler Yücesi'nin sevgisi sayesinde sarsılmaz. (Mezmurlar, 21:6-7)

Borazan çalanlarla ezgiciler tek ses halinde Rab'be şükredip övgüler sunmaya başladılar. Borazan, zil ve çalgıların eşliğinde seslerini yükselterek Rab'bi şöyle övdüler: "Rab iyidir; sevgisi sonsuza dek kalıcıdır."... (2. Tarihler, 5:13)

Ömrümce Sana övgüler sunacağım, Senin adınla ellerimi kaldıracağım. Zengin yiyeceklere doyarcasına doyacağım Sana, şakıyan dudaklarla ağzım Sana övgüler sunacak. (Mezmurlar, 63:4-5)

Adının yüceliğine İlahiler söyleyin, O'na görkemli övgüler sunun! (Mezmurlar, 66:2)

Yüceliğini göster, ya Rab, gücünle! Ezgiler söyleyip İlahilerle öveceğiz kudretini. (Mezmurlar, 21:13)

... Ekin biçenlerin neşelendiği, ganimet paylaşanların coştuğu gibi, onlar da sevinecek Senin önünde. (Yeşaya, 9:3)

... Levililer'le kâhinler Rab'bi yüceltmek amacıyla kullanılan yüksek sesli çalgılarla her gün O'nu övüyorlardı. (2. Tarihler, 30:21)

Benimle birlikte Rab'bin büyüklüğünü duyurun, adını birlikte yüceltelim. (Mezmurlar, 34:3)

Bu onurla mutlu olsun sadık kulları, sevinç ezgileri okusunlar yataklarında! (Mezmurlar, 149:5)

Kullarım mutluluk içinde ezgiler söyleyecek, ama siz yürek acısından feryat edecek, Ezik bir ruhla haykıracaksınız. (Yeşaya, 65:14)

Madem bolluk zamanında Allah'ınız Rab'be sevinçle, hoşnutlukla kulluk etmediniz, Rab'bin üzerinize göndereceği düşmanlara kölelik edeceksiniz. Aç, susuz, çıplak kalacaksınız; herşeye gereksinim duyacaksınız… (Yasa'nın Tekrarı, 28:47-48)

... "Üzülmeyin. Rab'bin verdiği sevinç sizi güçlü kılar." (Nehemya, 8:10)

… Allah'ınız Rab'bi sevin, tümüyle gösterdiği yolda yürüyün, buyruklarını yerine getirin, O'na bağlı kalın, O'na candan ve yürekten hizmet edin. (Yeşu, 22:5)

Tevrat'ta Derin Düşünmenin Önemi



Yatağıma uzanınca Seni anarım, gece boyunca derin derin Seni düşünürüm. (Mezmurlar, 63:6)

Ancak zevkini Rab'bin Yasası'ndan alır ve gece gündüz onun üzerinde derin derin düşünür. (Mezmurlar, 1:2)

Rab'bin işlerini anacağım, Evet, geçmişteki harikalarını anacağım. Yaptıkları üzerinde derin derin düşüneceğim, bütün işlerinin üzerinde dikkatle duracağım. (Mezmurlar, 77:11-12)

Önderler toplanıp beni kötüleseler bile, ben kulun Senin kurallarını derin derin düşüneceğim. Öğütlerin benim zevkimdir, bana akıl verirler. (Mezmurlar, 119:23-24)

Ne kadar severim Yasa'nı! Bütün gün düşünürüm onun üzerinde. Buyrukların beni düşmanlarımdan bilge kılar, çünkü her zaman aklımdadır onlar. Bütün öğretmenlerimden daha akıllıyım, çünkü öğütlerin üzerinde düşünüyorum. (Mezmurlar, 119:97-99)

Gün doğmadan kalkıp yardım dilerim, Senin sözüne umut bağladım. Verdiğin söz üzerinde düşüneyim diye, gece boyunca uyku girmiyor gözüme. (Mezmurlar, 119:147-148)

Gördüklerimi derin derin düşündüm, seyrettiklerimden ibret aldım. (Özdeyişler, 24:32)

Allah'ın yaptığını düşün: O'nun eğrilttiğini kim doğrultabilir? İyi günde mutlu ol, ama kötü günde dikkatle düşün… (Vaiz, 7:13-14)

Sevinç duyuyorum öğütlerini izlerken, sanki benim oluyor bütün hazineler. Koşullarını derin derin düşünüyorum, yollarını izlerken. Zevk alıyorum kurallarından, sözünü unutmayacağım. (Mezmurlar, 119:13-16)

Dinle, Eyüp, dur da düşün Allah'ın şaşılası işlerini. (Eyüp, 37:14)









Yasa Kitabı'nda yazılanları dilinden düşürme. Tümünü özenle yerine getirmek için gece gündüz onu düşün. O zaman başarılı olacak ve amacına ulaşacaksın. (Yeşu, 1:8)

Geçmiş günleri anıyor, bütün yaptıklarını derin derin düşünüyor, Ellerinin işine bakıp dalıyorum. Ellerimi Sana açıyorum, canım kurak toprak gibi Sana susamış. (Mezmurlar, 143:5-6)

Rab'bin işleri büyüktür, onlardan zevk alanlar hep onları düşünür. (Mezmurlar, 111:2)

Yalnız Rab'den korkun, O'na bağlılıkla ve bütün yüreğinizle kulluk edin. O'nun sizler için ne görkemli işler yaptığını bir düşünün! (1. Samuel, 12:24)

Senin buyruklarından zevk alıyor, onları seviyorum. Saygı ve sevgi duyuyorum buyruklarına, derin derin düşünüyorum kurallarını. (Mezmurlar, 119:47-48)

Yüreğim tutuştu içimde, ateş aldı derin derin düşünürken, şu sözler döküldü dilimden: Bildir bana, ya Rab, sonumu, sayılı günlerimi; bileyim ömrümün ne kadar kısa olduğunu! (Mezmurlar, 39:3-4)

Yaptıkların kuşaktan kuşağa şükranla anılacak, güçlü işlerin duyurulacak. Düşüneceğim harika işlerini, insanlar büyüklüğünü, yüce görkemini konuşacak. (Mezmurlar, 145:4-5)

Herşeye egemen Rab diyor ki, "Şimdi tuttuğunuz yolları iyi düşünün!" (Hagay, 1:5)

‘Bugüne dek olanları iyi düşünün… Ellerinizin bütün emeğini samyeliyle, küfle, doluyla cezalandırdım. Yine de bana dönmediniz.' Rab böyle diyor. ‘… olacakları iyi düşünün.' (Hagay, 2:15-18)

Böylece bütün bunları düşünüp taşındım ve şu sonuca vardım: Doğrular, bilgeler ve yaptıkları herşey Allah'ın elindedir… (Vaiz, 9:1)

… huzurunda, düşündükçe korkarım O'ndan. (Eyüp, 23:15)

Tevrat'ta İman Hakikatlerini Teşvik Eden İzahlar



İç varlığımı Sen yarattın, annemin rahminde beni Sen ördün. Sana övgüler sunarım, çünkü müthiş ve harika yaratılmışım. Ne harika işlerin var! Bunu çok iyi bilirim. Gizli yerde yaratıldığımda, yerin derinliklerinde örüldüğümde, bedenim Sen'den gizli değildi. Henüz döl yatağındayken gözlerin gördü beni; bana ayrılan günlerin hiçbiri gelmeden, hepsi Senin kitabına yazılmıştı. (Mezmurlar, 139:13-16)

Başınızı kaldırıp göklere bakın. Kim yarattı bütün bunları? Yıldızları sırayla görünür kılıyor, her birini adıyla çağırıyor. Büyük kudreti, üstün gücü sayesinde hepsi yerli yerinde duruyor… Ebedi Allah, Rab, bütün Dünya'yı yaratan, ne yorulur ne de zayıflar, O'nun bilgisi kavranamaz. (Yeşaya, 40:26-28)

Gemilerle denize açılanlar, okyanuslarda iş yapanlar, Rab'bin işlerini, derinliklerde yaptığı harikaları gördüler. (Mezmurlar, 107:23-24)

Sizi kurtaran, size rahimde biçim veren Rab diyor ki, "Herşeyi yaratan, gökleri yalnız başına geren, yeryüzünü tek başına seren… Rab Benim." (Yeşaya, 44:24)

Rab'bin işlerini anacağım, evet, geçmişteki harikalarını anacağım. Yaptıkları üzerinde derin derin düşüneceğim, bütün işlerinin üzerinde dikkatle duracağım. (Mezmurlar 77:11-12)

Ya Rab, Allah'ım, harikaların, düşüncelerin ne çoktur bizim için; Sana eş koşulmaz! Duyurmak, anlatmak istesem yaptıklarını, saymakla bitmez. (Mezmurlar, 40:5)

Rab'bin işleri büyüktür, onlardan zevk alanlar hep onları düşünür. O'nun yaptıkları yüce ve görkemlidir… Rab unutulmayacak harikalar yaptı, O sevecen ve lütfedendir. (Mezmurlar, 111:2-4)

Şükretsinler Rab'be sevgisi için, insanlar yararına yaptığı harikalar için. Çünkü O susamış canın susuzluğunu giderir, aç canı iyiliklerle doyurur. (Mezmurlar, 107:8-9)

Bol bol yiyip doyacak ve sizin için harikalar yaratan Allah'ınız Rab'bin adını öveceksiniz… (Yoel, 2:26)

Düşüneceğim harika işlerini, insanlar büyüklüğünü, yüce görkemini konuşacak. Yaptığın müthiş işlerin gücünden söz edecekler, ben de Senin büyüklüğünü duyuracağım. (Mezmurlar, 145:5-6)

Çünkü Sen ulusun, harikalar yaratırsın, tek Allah Sensin. (Mezmurlar, 86:10)

… Kurallarını öğret bana! Koşullarını anlamamı sağla ki, harikalarının üzerinde düşüneyim. (Mezmurlar, 119:26-27)









Rab Allah'a… övgüler olsun, harikalar yaratan yalnız O'dur. (Mezmurlar, 72:18)

Dünyayı yaratan, yerini alsın diye ona biçim veren, adı Rab olan… (Yeremya, 33:2)

Çünkü dağlara biçim veren, rüzgarı yaratan, düşüncelerini insana bildiren, şafağı karanlığa çeviren, Dünya'nın yüksek yerlerine ayak basan işte O'dur, O'nun adı Rab, Herşeye Egemen Allah'tır. (Amos, 4:13)

Ülker ve Oryon takımyıldızlarını yaratan, zifiri karanlığı sabaha çeviren, gündüzü geceyle karartan, deniz sularını çağırıp yeryüzüne dökenin adı Rab'dir. (Amos, 5:8)

Sizi yaratan, gökleri geren, Dünya'nın temellerini atan Rab'bi nasıl olur da unutursunuz?... (Yeşaya, 51:13)

Çünkü gökleri yaratan Rab, Dünya'yı yaratıp biçimlendiren, pekiştiren, üzerinde yaşanmasın diye değil, yaşansın diye biçimlendiren Rab -Allah O'dur- şöyle diyor: "Rab Benim, başkası yok. (Yeşaya, 45:18)

Işığı biçimlendiren, karanlığı yapan, esenliği ve felaketi yaratan, bütün bunları yapan Rab benim. (Yeşaya, 45:7)

Beni ana karnında yaratan onu da yaratmadı mı? Rahimde bize biçim veren O değil mi? (Eyüp, 31:15)

İşiten kulağı da, gören gözü de Rab yaratmıştır. (Süleyman'ın Özdeyişler, 20:12)

Yeri göğü, denizi ve içindeki herşeyi yaratan… (Mezmurlar, 146:6)

Göğün ve yerin Yaratılış öyküsü: Rab Allah göğü ve yeri yarattığında, yeryüzünde yabanıl bir fidan, bir ot bile bitmemişti. Çünkü Rab Allah henüz yeryüzüne yağmur göndermemişti. Toprağı işleyecek insan da yoktu. Yerden yükselen buhar bütün toprakları suluyordu. Rab Allah Adem'i topraktan yarattı ve burnuna yaşam soluğunu üfledi. Böylece Adem yaşayan varlık oldu. (Yaratılış, 2:4-7)

Lübnan sedir ağacından duvarlarda biten mercanköşkotuna kadar bütün ağaçlardan söz ettiği gibi, hayvanlar, kuşlar, sürüngenler ve balıklardan da söz edebiliyordu. Süleyman'ın bilgeliğini duyan dünyanın bütün kralları ona adamlarını gönderirdi. Bütün uluslardan insanlar gelir, Süleyman'ın bilgece sözlerini dinlerdi. (1. Krallar, 4:33-34)

Bağbozumundan önce çiçekler düşüp üzümler olgunlaşmaya yüz tutunca... (Yeşaya, 18:5)

Bağlara gidelim sabah erkenden, bakalım, asma tomurcuk verdi mi? Dalları yeşerdi mi, narlar çiçek açtı mı… Mis gibi koku saçıyor adamotları, kapımızın yanıbaşında taze, kuru, her çeşit seçme meyve var… (Ezgilerin Ezgisi, 7:12-13)

Ceviz bahçesine indim, yeşermiş vadiyi göreyim diye; asma tomurcuk verdi mi, narlar çiçek açtı mı bakayım diye. (Ezgilerin Ezgisi, 6:11)

Allah, "Yeryüzü bitkiler, tohum veren otlar, türüne göre tohumu meyvesinde bulunan meyve ağaçları hasıl etsin" diye buyurdu ve öyle oldu. (Yaratılış, 1:11)

Tevrat'ta Dünya Hayatının Geçiciliği Üzerine İzahlar



Gazabından kısalıyor günlerimiz, bir soluk gibi tükeniyor yıllarımız. Ömrümüz yetmiş yıl sürüyor, bilemedin seksen, o da sağlıklıysak; en güzel yıllar da zahmetle, kederle geçiyor, çabucak bitiyor, uçup gidiyoruz. (Mezmurlar, 90:9-10)

... Yeryüzündeki günlerimiz bir gölge gibidir, kalıcı değildir. (1. Tarihler, 29:15)

… Altınları da gümüşleri de onları kurtaramayacak… (Sefenya, 1:18)

İnsan bir soluğu andırır, günleri geçici bir gölge gibidir. (Mezmurlar, 144:4)

Kemiklerini dolduran gençlik ateşi kendisiyle birlikte toprakta yatacak. (Eyüp, 20:11)

… Her insanın sonu ölümdür, yaşayan herkes bunu aklında tutmalı. (Vaiz, 7:2)

Toprağa dönünceye dek ekmeğini alın teri dökerek kazanacaksın. Çünkü topraksın, topraktan yaratıldın ve yine toprağa döneceksin. (Yaratılış, 3:19)

Dedi ki, "Bu dünyaya çıplak geldim, çıplak gideceğim. Rab verdi, Rab aldı, Rab'bin adına övgüler olsun!" (Eyüp, 1:21)

(İnsan) çiçek gibi açıp solar, gölge gibi gelip geçer. (Eyüp, 14:2)

Yüreğim tutuştu içimde, ateş aldı derin derin düşünürken, şu sözler döküldü dilimden: Bildir bana, ya Rab, sonumu, sayılı günlerimi; bileyim ömrümün ne kadar kısa olduğunu! Yalnız bir karış ömür verdin bana, hiç kalır hayatım Senin önünde. Her insan bir soluktur sadece, en güçlü çağında bile. Bir gölge gibi dolaşır insan, boş yere çırpınır, mal biriktirir, kime kalacağını bilmeden. Ne bekleyebilirim şimdi, ya Rab? Umudum Sen'de. (Mezmurlar, 39:3-7)

Çünkü mayamızı bilir, toprak olduğumuzu anımsar. İnsana gelince, ota benzer ömrü, kır çiçeği gibi serpilir; rüzgar üzerine esince yok olur gider, bulunduğu yer onu tanımaz. Ama Rab Kendisi'nden korkanları sonsuza dek sever... (Mezmurlar 103:14-18)









Ey bütün halklar, dinleyin! Kulak verin hepiniz, ey dünyada yaşayanlar, Halk çocukları, bey çocukları, zenginler, yoksullar!... Onlar varlıklarına güvenir, büyük servetleriyle böbürlenirler. Kimse kimsenin hayatının bedelini ödeyemez, Allah'a fidye veremez. Çünkü hayatın fidyesi büyüktür, kimse ödemeye yeltenmemeli. Böyle olmasa, sonsuza dek yaşar insan, mezar yüzü görmez. Kuşkusuz herkes biliyor bilgelerin öldüğünü, aptallarla budalaların yok olduğunu. Mallarını başkalarına bırakıyorlar. Mezarları, sonsuza dek evleri, kuşaklar boyu konutları olacak, topraklarına kendi adlarını verseler bile. Bütün gösterişine karşın geçicidir insan, ölüp giden hayvanlar gibi… Korkma biri zenginleşirse, evinin görkemi artarsa. Çünkü ölünce hiçbir şey götüremez, görkemi onunla mezara gitmez. Yaşarken kendini mutlu saysa bile, başarılı olunca övgüler toplasa bile... Bütün gösterişine karşın anlayışsızdır insan, Ölüp giden hayvanlar gibi. (Mezmurlar, 49:1-2, 6-20)

Onlar yok olacak, ama Sen kalıcısın. Hepsi bir giysi gibi eskiyecek. Onları bir kaftan gibi değiştireceksin, geçip gidecekler. Ama Sen hep aynısın, yılların tükenmeyecek. (Mezmurlar, 102:26-27)

Zenginlik ve onur, kalıcı değerler ve bolluk Bendedir. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 8:18)

Çünkü zenginlik kalıcı değildir ve taç kuşaktan kuşağa geçmez. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 27:24)

Çekicilik aldatıcı, güzellik boştur; ama Rab'be saygılı kadın övülmeye layıktır. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 31:30)

Zenginliğine güvenen tepetaklak gidecek, oysa doğrular dalındaki yaprak gibi gelişecek. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 11:28)

Servet aldatıcıdır… (Habakkuk, 2:5)

… elde ettikleri zenginlik uçup gitti. (Yeremya, 48:36)

O gün Rab güzel halhalları, alın çatkılarını, hilalleri, küpeleri, bilezikleri, peçeleri, başlıkları, ayak zincirlerini, kuşakları, koku şişelerini, muskaları, yüzükleri, burun halkalarını, bayramlık giysileri, pelerinleri, şalları, keseleri, el aynalarını, keten giysileri, baş sargılarını, tülbentleri ortadan kaldıracak. O zaman güzel kokunun yerini pis koku, kuşağın yerini ip, lüleli saçın yerini kel kafa, süslü giysinin yerini çul, güzelliğin yerini dağlama izi alacak. (Yeşaya, 3:18-24)

Yargı günü uzaklardan başınıza felaket geldiğinde ne yapacaksınız? Yardım için kime koşacaksınız, servetinizi nereye saklayacaksınız? (Yeşaya, 10:3)

Servet göz açıp kapayana dek yok olur, kanatlanıp kartal gibi göklere uçar. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 23:5)

Gazap günü servet işe yaramaz, (Süleyman'ın Özdeyişleri, 11:4)

Kişinin serveti gün gelir canına fidye olur, (Süleyman'ın Özdeyişleri, 13:8)

Akarsuların, bal ve ayran akan derelerin sefasını süremeyecek. Zahmetle kazandığını yemeden geri verecek, elde ettiği kazancın tadını çıkaramayacak… Serveti onu kurtaramayacak. (Eyüp, 20:17-20)

Yaşama gücüm tükendi, günlerim kısaldı, mezar gözlüyor beni. (Eyüp, 17:1)

Rab, "Ruhum insanda sonsuza dek kalmayacak, çünkü o ölümlüdür" dedi… (Yaratılış, 6:3)

Ah çekip inlersin ömrünün son günlerinde, etinle bedenin tükendiğinde. (Süleyman'ın Özdeyişleri, 5:11)

Ölümlü insana güvenmekten vazgeçin. Onun ne değeri var ki? (Yeşaya, 2:22)

Çünkü gölge gibi gelip geçen kısa ve boş ömründe insana… kendisinden sonra Güneş'in altında neler olacağını kim söyleyebilir? (Vaiz, 6:12)

Rüzgarı tutup ona egemen olmaya kimsenin gücü yetmediği gibi, ölüm gününe egemen olmaya da kimsenin gücü yetmez… (Vaiz, 8:8)

İnsanları bir düş gibi siler, süpürürsün, sabah biten ot misali: Sabah filizlenir, büyür, akşam solar, kurur. (Mezmurlar, 90:5-6)

Büyük işlere girdim. Kendime evler inşa ettim, bağlar diktim. Bahçeler, parklar yaptım, oralara türlü türlü meyve ağaçları diktim. Dal budak salan orman ağaçlarını sulamak için havuzlar yaptım… Herkesten çok sığıra, davara sahip oldum. Altın, gümüş biriktirdim; kralların, illerin hazinelerini topladım… Büyük üne kavuştum… Gözümün dilediği hiçbir şeyi kendimden esirgemedim. Gönlümü hiçbir zevkten alıkoymadım… Yaptığım bütün işlere, çektiğim bütün emeklere bakınca, gördüm ki, hepsi boş ve rüzgarı kovalamaya kalkışmakmış. Güneş'in altında hiçbir kazanç yokmuş. (Vaiz, 2:4-11)

... Sahibinin zararına biriktirilen ve yok olup giden servet... Annesinin rahminden çıplak çıkar insan. Dünyaya nasıl geldiyse öyle gider, emeğinden hiçbir şey götürmez elinde. Dünyaya nasıl geldiyse öyle gider insan... (Vaiz, 5:13-16)

... Gençlik de dinçlik de boştur. (Vaiz, 11:10)

Gümüş tel kopmadan, altın tas kırılmadan, testi çeşmede parçalanmadan, kuyu makarası kırılmadan, toprak geldiği yere dönmeden, Ruh onu veren Allah'a dönmeden, seni Yaratanı anımsa. "Her şey boş" diyor Vaiz, "Bomboş!" (Vaiz, 12:6-8)

 

Kitap bölümleri

Masaüstü Görünümü