Harun Yahya


Atatürk ve Türk Ordusu






Atatürk




Kitabın ilk bölümünde Türk Milleti'nin şanlı tarihi hakkında kısa bilgi verdik ve Türk'ün asker yönünün ne kadar güçlü olduğu üzerinde durduk. Vatanına, özgürlüğüne ve şerefine düşkün olan Türk Milleti'nin, milli varlığı ve bağımsızlığı uğruna gösteremeyeceği kudret ve fedakarlık yoktur. Kurtuluş Savaşı Türk'ün bu üstün seciyesinin tüm açıklığıyla ortaya konduğu çok şerefli bir mücadele olmuştur. Atatürk de dünyanın en donanımlı ordularına karşı Milli Mücadele'yi başlatırken Türk Milleti'ne olan güvenini sık sık dile getirmiş ve Türk Ordusunu en büyük destekçisi olarak görmüştür. Atatürk'ün bu konuyla ilgili bazı sözleri şu şekildedir:

Ordu, Türk Ordusu, işte bütün milletin göğsünü itimat (güven), gurur duygularıyla kabartan şanlı adı. Ordumuz, Türk birliğinin, Türk kudret ve kabiliyetinin, Türk vatanseverliğinin çelikleşmiş bir ifadesidir. Ordumuz; Türk topraklarının ve Türkiye idealini tahakkuk ettirmek (gerçekleştirmek) için sarfetmekte olduğumuz sistemli çalışmaların yenilenmesi imkansız teminatıdır.8

Millet, kemal-i azimle içtimai ve fikrî tekâmülle çalışırken, onu bundan alıkoyacak dahilî ve haricî maniaların karşısında kuvvetli, kudretli ve büyük görevini müdrik kahraman Ordumuzun hazır bulunduğunu düşünerek müsterih olabilir.9

Sizin gibi kumandanları, subayları ve erleri olan bir millet için yâd elleri altında köle olmak mümkün değildir.10

Vatan evlatlarının vatanın bölünmez bütünlüğü için biraraya geldiği, mazisi şanlı, geleceği parlak Türk Ordusunu Atatürk şu sözleriyle tanımlamaktadır:

Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin ordusu, istilalar yapmak veya saltanatlar kurmak için şunun bunun elinde ihtiras aleti olmaktan münezzehtir (şunun bunun elinde tutku aracı olmayacak kadar temizdir). İnsanca ve müstakil (bağımsız) yaşamaktan başka gayesi (amacı) olmayan milletin aynı ideale bağlı ve yalnız onun emrine tabi (onun emrinde) ve sadık öz evlatlarından mürekkep (oluşan) muhterem ve kuvvetli bir heyettir (saygın ve güçlü bir kuruluştur).11

Atatürk Türk Ordusuna her zaman çok büyük bir güven duymuş, Kurtuluş Savaşı'ndan büyük bir zafer ile çıkılacağını her fırsatta dile getirmiştir. Mustafa Kemal Atatürk bir konuşmasında bu düşüncelerini şu şekilde dile getirmiştir:




Kahraman Türk Ordusu




Kanının son damlasına kadar vatan topraklarını savunmaktan çekinmeyen kahraman askerlere sahip olan Türk Ordusu, tüm dünya uluslarına örnek olmuştur.





Ulusumuzun ve onun yönetimini üstlenmiş olan Büyük Millet Meclisi'nin, büyük savaşımda kesinlikle başarılı olacağına inanıyorum. Bu hususların sağlanması için etkin nedenler ve araçlar vardır. Burada yalnızca şunu belirtmek isterim; bu etmen ve nedenlerin başında en etkilisi, Ordumuzdur. Ordumuz, yaşam ve onur savaşında, ulusun ve ulusun amaçlarının tek dayanağıdır. Ordu kendisine düşen bu yüce görevinde, hakkıyla başarılı olabilmesi için, gereken niteliğin birincisi, demir gibi güvenliktir. Orduda güvenliğin tek oluşum aracı aydın, kahraman, özverili subaylardır. Bugün Ordumuzun subayları, saydığım niteliklere tamamen sahiptir. Fakat buna bir şey eklemek gerekir ki, bu içinde bulunduğumuz olağanüstü durumlar ve koşulların coşkularıyla, istekleriyle yetişecek olan genç subaylarımız, bize, gelecek için daha güçlü umutlar vereceklerdir.12

Atatürk'ün büyük bir güven ve saygı duyduğu, milli egemenliği tek amaç edinmiş Türk Ordusu, kanının son damlasına kadar vatan toprakları uğrunda mücadele etme azmi göstermiştir. Güvene ve övgüye layık olan kahraman Türk Ordusu, büyük bir zaferle düşmandan arındırıp, kanlarıyla suladığı Türk toprağını yüce Türk Milleti'ne armağan etmiştir. Başkomutan Atatürk kahraman Türk Ordusunun büyük zaferini şu sözleriyle Türk halkına müjdelemiştir:

Büyük Türk Milleti, Ordularımızın kabiliyet ve kudreti, düşmanlarımıza dehşet, dostlarımıza güven verecek bir mükemmelliyetteydi. Millet orduları on dört gün içinde büyük bir düşman ordusunu yok etti. Dört yüz kilometre aralıksız bir takip yaptı. Anadolu'daki işgal edilmiş bütün topraklarımızı geri aldı.13

Türk Ordusunun, düşman süngüsüne gözünü kırpmadan, vatan uğruna göğüs gererek kahramanca savaşmasından duyduğu büyük gururu ise Atatürk şöyle ifade etmiştir:

Tarihte, bütün bir vatanı, çok üstün düşman kuvvetleri karşısında son toprak parçasına kadar karış karış kahramanca ve namuskarane müdafaa etmiş ve yine varlığını koruyabilmiş ordular görülmüştür. Türk Ordusu, o cevherde böyle bir ordudur. Yeter ki, ona kumanda edenler, kumanda edebilmek evsafına haiz bulunsun.14

Kahraman Türk Ordularının kazandıkları büyük zaferlerden, şahsıma düşmüş olan vazifeleri yapabilmişsem çok bahtiyarım. Yalnız bu noktada bir gerçeği açıklamak için söylemeliyim ki: Benim ordularımı ve sevk ve tevcih ettiğim (gönderdiğim ve yöneltiğim) hedefler, esasen ordularımın her erinin, bütün subaylarının ve kumandanlarının görüşlerinin, vicdanlarının, azimlerinin, mefkurelerinin (ülkülerinin) yönelmiş olduğu hedefler idi.15

Başkomutanlığını yaptığı Kurtuluş Savaşı zaferinin tek sahibi olarak Türk Ordusunu gösteren Atatürk, Türk erinden duyduğu memnuniyet ve güveni şu sözleriyle dile getirmiştir:




Mustafa Kemal Arıburnu'nda




Mustafa Kemal Arıburnu'nda...





Türk neferi kaçmaz, kaçmak nedir bilmez.16

Öleni görüyor, üç dakikaya kadar öleceğini biliyor, en ufak bir fütur (yılgınlık) bile gösteremiyor; sarsılmak yok!  Okumak  bilenler ellerinde Kuran-ı Kerim, cennete girmeye hazırlanıyor. Bilmeyenler, kelime-i şahadet getirerek yürüyorlar. Bu, Türk askerlerindeki ruh kuvvetini gösteren, şaşılacak ve övülecek bir misaldir. Emin olmalısınız ki, Çanakkale Muharebesini kazandıran bu yüksek ruhtur.17

Atatürk, Türk askerinin, vatan sevgisini ve imanını anlatarak, eşsiz özelliklerin tarifini bu sözlerinde yapmıştır. Türk askerlerinin birlik olup oluşturduğu üstün gücü ise şöyle tarif etmiştir:

Benim için Ordumuzun kıymetini ifadede ölçü şudur: Türk Ordusunun bir kıtası muadilini behemahal mağlup eder. İki mislini durdurur ve tespit eder (ve yerine çiviler).18

Vatanın her yerinde destanlar yazan, şanını tüm uluslara duyuran büyük Türk Ordusuna Atatürk şu sözlerle hitap etmiştir.

Türk Ordusu! Dünyanın hiçbir ordusunda yüreği seninkinden daha temiz, daha sağlam askere rastgelinmemiştir. Her zaferin mayası sendedir. Her zaferin en büyük payı senindir. Kanaatinle, imanınla, itaatinle hiçbir korkunun yıldırmadığı demir gibi temiz kalbinle düşmanı sonunda alt eden büyük gayretin için gönül borcumu ve teşekkürümü söylemeyi kendime aziz bir borç bilirim.19

Atatürk her zaferin altındaki imzanın Türk Milleti'ne ve Türk Ordusuna ait olduğunu çok iyi biliyor ve her konuşmasında bunu mutlaka vurguluyordu. 1925 yılındaki bir konuşması onun üstün kişiliğinin, tevazusunun ve Türk Milleti'ne olan güçlü sevgisinin de bir ifadesi niteliğindedir:

Bu defa Büyük Millet Meclisi'nin, hakkımda yeni bir rütbe ve ünvanıyla tecelli eden iltifat ve teveccühü doğrudan doğruya size râcidir. Milletin verdiği bu rütbe ile yükselen ordu, en ulu bir gazâ ile mümtaz olan yeni bir ordudur. Sizin kahramanlığınızla, sizin gösterdiğiniz nihayetsiz fedakârlık pahasına kazanılan büyük muvaffakiyetin millet tarafından takdirine delâlet eden bu rütbe ve ünvanı, ancak izafe ederek büyük askerlik hayatımın en büyük iftihar sermayesi olarak taşıyacağım. Cenab-ı Hak, giriştiğimiz kurtuluş mücadelesinde şerefli silah arkadaşlarıma kendilerini temyiz eden asaletin, civanmertliğin, kahramanlığın hakkı olan kati kurtuluşu nasip etsin.20

Atatürk'ün, memleketin büyük bir sıkıntı içinde olduğu dönemde bile büyük bir zafer kazanan Türk Ordusundan, Türk Milleti adına bir de beklentisi vardır. Bu beklenti, zor zamanlarda gösterilen çabanın Cumhuriyetin hakim olduğu dönemde de  sürdürülmesidir. Atatürk, ileri görüşlü bir lider olarak, geleceği düşünerek, Türk Hava Kuvvetleri ve Donanması ile ilgili şu görüşlerini dile getirmiştir:

Pilotlar, şunu unutmayınız ki, yarının en büyük tehlikeleri semalardan gelecektir. Bu sebeple sizler ani gelebilecek tehlikelere karşı koymak için daima hazır bulunmaya ve o şekilde yetişmeye gayret edeceksiniz.21




Tahsin Bey'in müttefiklerin Çanakkale Boğazı'na denizden saldırısını anlatan yağlıboya tablosu.




Tahsin Bey'in müttefiklerin Çanakkale Boğazı'na denizden saldırısını anlatan yağlıboya tablosu.





Hudutlarının mühim ve büyük aksamı deniz olan Türk Devleti'nin donanmasının da mühim ve büyük olması gerekir. O zaman Türkiye Cumhuriyeti daha müsterih ve emin olacaktır.22

Vatanın bölünmez bütünlüğünün korunmasına, halkın her türlü kargaşa ve anarşiden uzak, refah içinde yaşamasına yönelik gösterilecek bu çabayı, Atatürk, Cumhuriyetin 15. yıldönümü nedeniyle yaptığı konuşma sırasında şöyle ifade etmektedir:





Kahraman Türk Ordusu





Kahraman Türk Ordusu Atatürk'ün izinde şerefle yürümektedir.





Zaferleri ve mazisi insanlık tarihi ile başlayan, her zaman zaferle beraber medeniyet nurlarını taşıyan kahraman Türk Ordusu!
Memleketi, en buhranlı ve müşkül anlarda zulümden, felaket ve musibetlerden ve düşman çizmelerinden nasıl korumuş ve kurtarmışsan, Cumhuriyetin bugünkü verimli devrinde de askerlik tekniğinin bütün çağdaş silah ve araçlarıyla donanmış olarak görevini aynı başarılılıkla yapacağına hiç kuşkum yoktur.23

Bugün, Cumhuriyetin on beşinci yılını mütemadiyen artan büyük bir refah ve kudret içinde idrak eden büyük Türk Milleti'nin huzurunda kahraman ordu, sana kalbi şükranlarımı beyan ve ifade ederken büyük ulusumuzun iftihar hislerine de tercüman oluyorum.

Türk vatanının ve Türk camiasının şan ve şerefini, dahili ve harici her türlü tehlikelere karşı korumaktan ibaret olan vazifeni her an ifaya hazır ve amade olduğuna benim ve büyük ulusumuzun tam inanç ve itimadımız vardır. Büyük ulusumuzun orduya bahşettiği en son sistem fabrikalar ve silahlar ile bir kat daha kuvvetlenerek büyük bir feragati nefs ve istihkari hayat ile her türlü vazifeyi ifaya muhayya olduğuna eminim. Bu kanaat ile Kara, Deniz ve Hava Ordularımızın kahraman ve tecrübeli komutanları ile subay ve eratini selamlar ve takdirlerimi bütün ulus muvacehesinde beyan ederim.24

Hiç şüphesiz şanlı Ordumuz, Atamızın bu isteğini, halkına verdiği güven ve gururla yerine getirerek, dünyada Türk Silahlı Kuvvetleri olarak şanlı tarihiyle yerini almaktadır. Büyük bir görev aşkıyla bu emaneti alan Türk Silahlı Kuvvetleri, Atatürk'ün çizdiği yolda emin adımlarla taviz vermeden şerefle yürümekte, Türk Milleti'nin bekasına ve bağımsızlığına karşı gelişen, gizli ve açık her türlü tehditle mücadele etmektedir.


Atatürk'ün Şanlı Türk Ordusu Hakkındaki Diğer Sözleri



Ordu, Türk Ordusu. İşte bütün milletin göğsünü itimat, gurur duygularıyla kabartan şanlı ad.25 (1937)

Büyük milli disiplin okulu olan ordunun; ekonomik, kültürel, sosyal savaşlarımızda bize aynı zamanda en lüzumlu elemanları da yetiştiren büyük bir okul haline getirilmesine, ayrıca itina ve himmet edileceğine şüphem yoktur.26 (1937)

Hiçbir millet ve memlekete karşı tecavüz fikri beslemeyiz. Fakat varlığımızı ve istiklâlimizi korumak için, emniyet içinde çalışarak müreffeh ve mesut olmasını temin için her vakit memleket ve milletimizi müdafaaya gücü yeten bir orduya sahip olmak da emelimizdir.27 (10 Aralık 1922)




Türk askeri




En yüksek askerlik budur: Muhtelif ihtimalleri çok iyi hesap etmeli, en iyi görüneni cüret ve katiyetle tatbik etmelidir.28   (1924)

Dış siyasetimizde; ülkenin dokunulmazlığını, güvenliğini, yurttaşların haklarını herhangi bir saldırıya karşı bizzat savunabilmek kudreti de özellikle göz önünde tuttuğumuz noktadır.29

Türk Ordusunun bir parçası eşdeğerini kesinlikle yener. İki katını durdurur ve kıpırdayamaz hale getirir. Şimdilik bundan fazlasını istemiyorum. Çünkü fazlasını ulusumuzun yaradılıştan sahip olduğu cengaverlik zaten sağlamaktadır. Ancak, bu değeri ne yapıp yapıp korumamız gerekir. Bunu tüm arkadaşlarımdan özellikle istiyorum. Bu değer saklı kaldıkça örgütümüzün, talim ve terbiyemizi, yönetim ve güdümümüzü bu hedef ve amaç yönünde yürüttükçe Türkiye her türlü saldırıdan uzak kalacaktır, bundan kimsenin kuşkusu olamaz... Türkiye Cumhuriyeti sadece iki şeye güvenir. Biri ulusun kararı, öbürü de en acılı ve zor koşullarda dünyanın övgüsünü haklı olarak kazanan Ordumuzun kahramanlığıdır. Bu iki şeye güvenir... Arkadaşlar, komutamızdaki ordular kahramanlığına gerçekten güvenilir ordulardır. Bu ordular tarihte benzeri görülmemiş kahramanlıklar, özveriler göstermiştir. Şanlı zaferler kazanmışlardır. Ulusun ve ülkenin minnet ve şükranlarını hak etmişlerdir...

Arkadaş, Türkiye en zayıf olduğu sanılan bir zamanda en güçlü olduğunu kanıtlamıştır. Bu, ordusu sayesinde olmuştur. Ordumuz vatan için zafer kazanmıştır. Bu olay Türkiye'nin olağanüstü canlılığına, kutsal kararlılığına ve ölümsüz varlığına en açık seçik bir kanıttır.30

Bir ordunun değeri, subay ve komuta heyetinin değeriyle ölçülür.31

Komutan, yaratıcı gücü olan kimse demektir.32 




Atatürk




Ordumuz babalarına ve soyuna layık evlatlardan oluştuğunu göstermiştir.33

Türk Orduları, tarihte benzeri görülmemiş kahramanlıklar, fedakarlıklar göstermiştir.34

... Ulusu yönlendiren ve yönetenlerin dayanağı ordu olmuştur. Öbür uluslarda ordu ile ulus daima birbiriyle karşı karşıyadır. Oysa bizde tamamiyle tersinedir. Bundan sonraki yükselme ve ilerleme de sizin bilinçli gücünüzle olacaktır...35

Büyük Türk Ordusu! Dünyanın hiçbir ordusunda yüreği seninkinden daha temiz ve daha sağlam bir askere rastgelinmemiştir.36

Arkadaşlar, ordudan söz ederken bu ulusun gerçek sahibi olan Türk Ulusu'nun aydın evlatlarından söz ediyorum. Bu evlatlarımız arasında yarının kahramanlarını yetiştiren eğitmenlerimiz de vardır. Gerektiğinde hemen giysilerini değiştirerek gereken yerde başını veren ve ordu ile birlikte yürüyen öğretmen arkadaşlarımız da vardır. Ben büyük Ordumuzun subaylarından ve onlarla birlikte Türk'ün aydın evlatlarından söz ettiğimde, onlarla birlikte olan, fikriyle, vicdanıyla ve bilim anlayışıyla ulusal kahramanlığa katılmaya hazır Türk gençlerinden söz etmiş oluyorum...37

Türk Ulusu ordusunu çok sever, onu kendi ülküsünün bekçisi sayar.38

Heyeti içtimaiyemizi, hedefi hakikate, hedefi saadete ulaştırmak için iki orduya ihtiyaç vardır. Biri vatanın hayatını kurtaran asker ordusu, diğeri milletin istikbalini yoğuran irfan ordusu: Bu iki ordunun her ikisi de kıymetlidir, alidir, feyizlidir, muhteremdir, fakat bu iki ordudan hangisi daha kıymetlidir, hangisi yekdiğerine müreccahtır. Şüphesiz böyle bir tercih yapılmaz, bu iki ordunun ikisi de hayatidir.39  (24.03.1923)




Atatürk




Türk neferi kaçmaz, kaçmak nedir bilmez. Eğer Türk neferinin kaçtığını görmüşseniz, derhal kabul etmelidir ki, onun başında bulunan en büyük kumandan kaçmıştır.40

... Ordumuzun hiçbir eri müstesna olmaksızın tümünün izlediğimiz kutsal davayı bilinçli olarak algıladığına inanabilirsiniz. Ordularımız Türkiye'nin düşmanlarını anlamıştır, dostlarını da anlamıştır. Ne için savaştığını biliyor ve hangi sonuca ulaşıncaya kadar savaşması gerektiğini de sükunet içinde, vicdanında duyarak biliyor... Kurmayı başardığımız ordular gerçi Viyana surlarına dayanan eski Osmanlı ordularından biri değildir. Ancak sahip olduğu yüce ve insancıl ülkü bakımından onlardan daha yukarı düzeyde erdemlilikte ve değerde bir çelik parçasıdır. Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti'nin Ordusu istilalar yapmak ya da saltanatlar yıkmak ya da kurmak için şunun bunun buyruğunda hırs aracı olmaktan uzaktır.

İnsanca ve bağımsız yaşamaktan başka bir amacı olmayan ulusun aynı ülküyle duygulu ve yalnız onun buyruğuna bağlı öz evlatlarından oluşan saygın ve güçlü bir topluluktur... Yakından temas ve incelemelerime dayanarak inançla arz edebilirim ki, Ordularımızın gücü ve iç durumu ve çok yüksek olan ahlak ve maneviyatı Yüce Meclisinizin her türlü sorunu sükun içinde gözden geçirerek ulusun gerçek amaçlarına ve gerçek çıkarlarına uygun biçimde sonuçlandırmasının sorumluluğunu üstlenmesine yeterlidir.41


Ülkemizin Varlığının En Büyük Teminatı: Türk Ordusu













Kahramanlığı, vatanseverliği ve askeri dehasıyla tüm dünyanın hayranlığını kazanmış olan şerefli Türk Ordusu...





Büyük Önder Atatürk’ün, "Ordumuz; Türk topraklarının ve Türkiye idealini tahakkuk ettirmek için sarfetmekte olduğumuz sistemli çalışmaların yenilmesi imkansız teminatıdır" ifadesiyle de dikkat çektiği gibi, Ordumuz varlığımızın en önemli güvencesidir. Şanlı Ordumuz, milli varlığımızı korumak için yüz binlerce şehit vermiş, tarihi şanlı zaferlerle dolu bir ordunun mirasçısıdır. Ve bu mukaddes ordu, Türk Milleti'nin sahip olduğu üstün seciyeyi büyük bir gurur ve liyakatla en güzel şekilde üzerinde taşımaktadır. 

Şerefli Ordumuz yüksek karakterini tarihin her döneminde tüm dünyaya ispatlamıştır. Ordumuz bugüne kadar, hiçbir karşılık beklemeksizin memleketimizin ve milletimizin hayrını, güvenliğini ve bütünlüğünü gözetmiş; tüm kurumlarıyla Cumhuriyetimizin savunucusu olmuştur.

Türk Ordusu, ülkemiz üzerinde sinsi emeller besleyen ülkelerin ve örgütlerin  faaliyetlerini hep boşa çıkarmıştır. Bugün de yüksek karakteri ve üstün seciyesi ile tüm düşmanları üzerinde çok büyük bir caydırıcılık oluşturmaktadır. Ordumuz, topraklarımızı işgalcilerin elinden kahramanca kurtarmış, düşman ne kadar güçlü olursa olsun hiçbir zaman Türk Ordusunu geçememiştir. Balkan Savaşları'nda, I. Dünya Savaşı'nda, Çanakkale'de, Süveyş'te, Kafkasya'da dünyanın en güçlü ordularıyla mücadele etmiştir. Kurtuluş Savaşı ise dünya milletlerine Türk'ün gücünü ve azmini göstermiştir. Ordumuz Anadolu'yu işgal eden Yunan ordusuyla savaşmış, Avrupa'nın yayılmacı güçlerini frenlemiş ve vatan topraklarımızı tek bir düşman bırakmamacasına savunmuştur. Şanlı Ordumuzun caydırıcılığı, Türkiye Cumhuriyeti’ni 2. Dünya Savaşı'ndan korumuş, tüm Avrupa'yı işgal eden faşist lider Hitler'i ülkemizden uzak tutmuştur. 1980'lerin başından bu yana, Ordumuz ülkemizin bütünlüğüne kasteden teröre karşı en zor ve çetin mücadeleleri vermiş ve bu mücadeleden de başarıyla çıkmıştır. Bugün terör örgütünün bir çözülme ve dağılma süreci yaşamasının en büyük nedeni, Ordumuzun ve kahraman askerlerimizin yaklaşık 15 yıldır azimle sürdürdükleri mücadeledir.

Türk Ordusu kahramandır, vatanseverdir ve askeri dehasıyla tüm dünyanın hayranlığını ve saygısını kazanmıştır. Bu ise, kuşkusuz vatanını ve devletini seven her Türk'ün göğsünü kabartmaktadır. Milletimizin Ordumuza olan inancı ve güveni tamdır.

 


Dipnotlar


8. Cihat İmer, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten Seçme Sözler, Remzi Kitabevi, İstanbul,1981, s. 161
9. http://www.ataturk.net/?sayfa=dediki&konu=Ordu
10. http://www.ataturk.net/?sayfa=dediki&konu=Ordu
11. Cihat İmer, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten Seçme Sözler, Remzi Kitabevi, İstanbul,1981, s. 169
12. Vural Sözer, Atatürklü Günler, Barajans Yayınları, İstanbul, 1998, s. 507
13. Ord. Prof. Dr. Sadi Irmak, Atatürk Bir Çağ'ın Açılışı, İnkılap Yayınevi, İstanbul, 1984, s.384
14. Cihat İmer, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten Seçme Sözler, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1981, s. 168
15. Cihat İmer, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten Seçme Sözler, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1981, s. 171
16. Cihat İmer, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten Seçme Sözler, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1981, s. 171
17. Cihat İmer, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten Seçme Sözler, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1981, s. 169
18. Cihat İmer, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten Seçme Sözler, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1981, s. 165-166
19. Cihat İmer, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten Seçme Sözler, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1981, s. 171
20. http://www.ataturk.net/?sayfa=dediki&konu=Ordu
21. http://www.canakkale.gen.tr/havaorta.html
22. http://www.ataturk-add-berlin.com/tr_mu_ke/ata_diyo.htm
23. Cihat İmer, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten Seçme Sözler, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1981, s. 172
24. http://www.dogus.k12.tr/ataturk/orduya.htm
25. http://www.ataturk.net/?sayfa=dediki&konu=Ordu
26. http://www.ataturk.net/?sayfa=dediki&konu=Ordu
27. http://www.ataturk.net/?sayfa=dediki&konu=Ordu
28. http://www.ataturk.net/?sayfa=dediki&konu=Ordu
29. http://www.ataturk-add-berlin.com/tr_mu_ke/ata_diyo.htm
30. Seyfettin Turhan, Atatürk'te Konular Ansiklopedisi, İkinci Baskı, Yapı Kredi yayınları, İstanbul , 1995, s. 427, İzmir'de harp oyunlarından sonra komutanlarla görüşme. 22.2.1924
31. http://www.ataturk-add-berlin.com/tr_mu_ke/ata_diyo.htm
32. http://www.ataturk-add-berlin.com/tr_mu_ke/ata_diyo.htm
33. Seyfettin Turhan, Atatürk'te Konular Ansiklopedisi, İkinci Baskı, Yapı Kredi yayınları, İstanbul , 1995, s. 425, İzmir'de halkla sohbet, 31.1.1923
34. http://gencturkler.8m.com/TURKEY/ATATURK/Atadiyor.html#guvenlik
35. Vural Sözer, Atatürklü Günler, Barajans Yayınları, İstanbul, 1998, s. 258. Kastamonu, Askeri Garnizon. 29 Ağustos 1925
36. Cihat İmer, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ten Seçme Sözler, Remzi Kitabevi, İstanbul, 1981, s. 171
37. Seyfettin Turhan, Atatürk'te Konular Ansiklopedisi, İkinci Baskı, Yapı Kredi yayınları, İstanbul , 1995, s. 427, Konya Orduevinde konuşma. 22.2.1931
38. Seyfettin Turhan, Atatürk'te Konular Ansiklopedisi, İkinci Baskı, Yapı Kredi yayınları, İstanbul , 1995, s. 427-428, Konya Orduevinde konuşma. 22.2.1931
39. http://abone.turk.net/selamisozer/sozleri_konusmalari/sozler1.htm
40. http://www.meb.gov.tr/index.htm
41. Seyfettin Turhan, Atatürk'te Konular Ansiklopedisi, İkinci Baskı, Yapı Kredi yayınları, İstanbul, 1995, s. 425. TBBM'ne bilgi vermek üzere cephe dönüşü konuşma, 18.4.1922
 

Kitap bölümleri

Masaüstü Görünümü