Harun Yahya

Hıristiyan gözüyle ahir zaman alametleri


Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav)’in hadislerinde haber verdiği, kıyametten önce yaşanacak olan dünya tarihindeki son döneme “ahir zaman” denilmektedir. Günümüzde meydana gelen olayları, hadislerin ve İslam alimlerinin açıklamaları ışığında incelediğimizde, içinde yaşadığımız dönemin ahir zaman olduğu anlaşılmaktadır. Hadislere göre bu dönem aynı zamanda, Hz. Mehdi önderliğinde gerçek İslam ahlakının yeryüzünde hakim olacağı, Hz. İsa’nın yeryüzüne ikinci kez gelip, Kitap Ehli’ni bir araya getireceği, bolluk, bereket ve zenginliğin müjdesi Altınçağ’ın da yaşanacağı bir dönemdir. Hıristiyanların kutsal saydığı kaynaklar incelendiğinde, bu kaynaklarda açıklanan ahir zaman alametlerinin tamamına yakın bir bölümünün, Peygamber Efendimiz (sav)’in hadisleri ile büyük bir paralellik gösterdiği dikkati çekmektedir.

Yüce Allah, çeşitli dönemlerde elçiler göndererek, kitaplar indirerek insanlara hak yolu göstermiştir. Böylece Hz. Adem’den itibaren insanlar, Allah’ın varlığından ve emirlerinden haberdar edilmişler; yaşamla ilgili soruların en doğru ve hikmetli açıklamasını hak dinlerde bulmuşlardır.

Hak dinler, gönderildikleri dönemlerin ortam ve şartlarına göre farklı hükümler içermiş olsalar da, temelde aynı inanç ve ahlaki modeli insanlara sunmuşlardır. Hepsi, Allah’ın varlığı, birliği, sıfatları, insanın ve tüm varlıkların yaratılış amaçları, Allah’a nasıl kul olmak gerektiği, Allah’ın rızasını kazanacak tavrı, davranış ve yaşam biçimi, iyi, kötü, doğru, yanlış kavramları, insanın dünyadaki yaşamını nasıl düzenlemesi, sonsuz yaşamı için neler yapması gerektiği gibi konularda aynı temel gerçekleri insanlara aktarmışlardır.

Ne var ki, Yahudilik ve Hıristiyanlık zaman içerisinde bazı bozulmalara uğramış, kutsal kitaplarının içine bazı batıl inanışlar ve hurafeler karışmıştır. Ancak yine de bu iki dinin kitapları Kuran ayetleri ışığında incelendiğinde, hak dine ait pek çok inanç esasının ve ahlaki değerin korunmuş olduğu da görülecektir. Söz konusu inançlar ve değerler, üç İlahi dinin ortak inanç esasları ve ahlaki değerleridir.

Bu ortak inançlar incelendiğinde, ahir zaman ve Hz. İsa’nın yeryüzüne ikinci kez gelişi konusuna Hıristiyanların büyük bir çoğunluğunun inandığı ortaya çıkmaktadır. Hıristiyanlar, kendi kaynaklarını göz önünde bulundurarak ahir zaman alametlerinin birer birer gerçekleştiğini ve Hz. İsa’nın ikinci kez yeryüzüne gelişinin yakın olduğunu düşünmektedirler. Bu durum İncil’de şöyle açıklanmaktadır:




İsa, Zeytin dağında otururken öğrencileri yalnız olarak yanına geldiler. «Söyle bize» dediler, «bu dediklerin ne zaman olacak, senin gelişini ve çağın bitimini gösteren belirti ne olacak?» İsa öğrencilerine ikinci kez gelişini ve son (ahir) zamanın öncesinde art arda gerçekleşecek olan alametleri beklemelerini söyledi. (Matta 24:3)




Hıristiyan kaynaklarında haber verilen ve ahir zaman hadisleriyle şaşırtıcı bir benzerliğe sahip olan alametlerin bazıları şu şekildedir:

Sahte Peygamberler ve Mesihlerin Ortaya Çıkması




Birçokları, `Mesih benim’ diyerek benim adımla gelecek, birçok kişiyi saptıracaklar. (Matta 24:5)

Birçok sahte peygamber türeyecek ve bunlar birçok kişiyi saptıracak. (Matta 24:11)




Son yıllarda Jim Jones, David Koresh ve daha pek çok kişi Mesih olduğunu iddia etmiştir. Hıristiyanların yorumuna göre, bu sahte peygamberler en son sahte Mesih olan Deccal’in gelişine bir başlangıç oluşturmaktadırlar. Peygamberimiz (sav)’in hadislerinde ise bu duruma şu şekilde işaret edilmiştir:




Her biri Allah’ın Resulü olduğunu iddia eden otuza yakın yalancı gönde-rilmedikçe kıyamet kopmayacaktır. (Tirmizi, Fiten 43; Ebu Davud, Melahim 16)




Savaşlar




Savaş gürültüleri, savaş haberleri duyacaksınız. Korkmayın sakın! Bunların olması gerek, ama bu daha son demek değildir. (Matta 24:6)




Son dönemde dünyanın dört bir yanından sık sık savaş ve çatışma haberleri gelmektedir. Özellikle ahir zamanda artan bu olaylar Hıristiyanlarca da birer alamet olarak yorumlanmaktadır.




Ulus ulusa, devlet devlete savaş açacak; yer yer kıtlıklar, depremler olacak. (Matta 24:7)




Tarih boyunca, savaşlarda ölen insan sayısının en fazla olduğu dönem 20. yüzyıl olmuştur. Kitle imha silahlarının (nükleer, kimyasal ve biyolojik) kullanımı ile gelinen nokta, tıpkı Hıristiyan kaynaklarında anlatıldığı gibi hadislerde de vurgulanmıştır.




Dünya herc-ü merc içinde kaldığında, fitneler zuhur ettiğinde, yollar kesildiğinde, bazıları bazılarına hücum ettiğinde…” (Kıyamet-Ahiret ve Ahirzaman Alametleri, s.454)




Kıtlıklar




Ulus ulusa, devlet devlete savaş açacak; yer yer kıtlıklar, depremler olacak. (Matta 24:7)




Etiyopya, Sudan gibi ülkeler başta olmak üzere, kıtlık Afrika’da yıllardır yaşanan ve her yaştan insanın ölümüne neden olan hayati bir sorundur. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) 2000 yılı raporuna göre, 826 milyon insan yetersiz beslenmektedir. Diğer bir ifadeyle, dünya üzerindeki her altı kişiden biri açlık çekmektedir. Bu durum İslami kaynaklarda olduğu gibi Hıristiyanlarca da ahir zamanın bir habercisi olarak kabul edilmektedir.

Kıtlığın, fakirliğin yaygınlaşması hadislerde ahir zaman alameti olarak gösterilmektedir:




Açlık ve hayat pahalılığı alabildiğine yayılacak. (Ölüm-Kıyamet-Ahiret ve Ahirzaman Alametleri, s. 440)




İncil'de Hz. Mehdi  (a.s.)

Adnan Oktar’ın 9 Nisan 2010 tarihli Kocaeli TV röportajından



 

Depremler ve Doğal Afetler




Ulus ulusa, devlet devlete savaş açacak; yer yer kıtlıklar, depremler olacak. (Matta 24:7)




Kuşkusuz dünya tarihi boyunca her zaman depremler yaşanmıştır, ancak Hıristiyanlara göre Hz. İsa’nın dönüşüne yakın, bunların sayısı artacaktır. Son birkaç yıl içinde meydana gelen büyük ve sürekli depremler, dünya kamuoyunun gündeminde devamlı olarak ilk sıralarda yer almaktadır. Amerikan Ulusal Deprem Enformasyon Merkezi verilerine göre 1999 yılında, yeryüzünde küçük veya büyük şiddette 20.832 deprem meydana gelmiştir. Bu depremlerde resmi açıklamalara göre tahmini olarak 22.711 insan hayatını kaybetmiştir. Geçmişe baktığımızda ise deprem sayısının çok az olduğunu görürüz. ABD Jeolojik Araştırma Kurumu (USGS)’nin raporlarına göre 1556-1975 yılları arasındaki yaklaşık 400 yılda meydana gelen 5.0 ve daha büyük şiddetteki depremlerin sayısı sadece 110’dur. Aynı kurumun açıklamasına göre, 1980-2003 yılları arasında sadece 23 sene içinde meydana gelen 6.5 ve daha büyük şiddetteki depremlerin sayısı ise 1685’tir. Kuşkusuz bu rakamlar Hicri 1400 yılının başından itibaren depremlerin sayısındaki artışı çok açık bir şekilde ortaya koymaktadır.

1990’lardan beri sayısız tropikal fırtına, hortum ve kasırga meydana gelmiş, rüzgarların hızının 200 MPH’ nin üstüne çıktığı görülmüştür. Depremler, kasırgalar gibi doğal afetlerin ahir zaman alameti olduğu hadislerde şöyle vurgulanmıştır:




“Şu hadiseler meydana gelmedikçe kıyamet kopmayacaktır... depremler çoğalacak…” (Ramuz-El Ehadis, 476/11)

Kıyametten önce on alamet görmeden O, kopmayacaktır. Onuncusu, insanları denize atacak olan kasırga… (Kıyamet Alametleri, s.288)




Ahir Zamanda Dinsizliğin Artması




Şunu bil ki, son günlerde çetin anlar olacaktır. İnsanlar, kendilerini seven, para düşkünü, övünen, kibirli, küfürbaz, anne baba sözü dinlemez, nankör, kutsallıktan ve sevgiden yoksun, uzlaşmaz, iftiracı, özünü denetleyemeyen, azgın ve iyilik düşmanı olacaklar. Hain, aceleci, kendini beğenmiş, Tanrı’dan çok eğlenceyi seven, Tanrı yolundaymış gibi görünüp bu yolun gücünü inkâr edenler olacaklar. Böylelerinden uzak dur. (Timothy 3:1-5)

“Allah apaçık inkar edilir hale gelmedikçe kıyamet kopmaz.”(Son Zamanlarla İlgili Hadisler, s. 85; Kitabül Burhan Fi Alametil Mehdiyyil Ahir Zaman, s. 27)




Sapkın Felsefelerin Yaygınlaşması

Hıristiyanlara göre ahir zamanda Hıristiyan inancından uzaklaşmalar olacaktır. Pek çok Hıristiyan mezhebi İncil’in asıl öğretilerinden uzaklaşacak ve New Age hareketlerine, Doğu dinlerine, meditasyona, reenkarnasyona, astrolojiye, ölüyle iletişime, putperestlik, büyücülük gibi çeşitli inanışlara yöneliş olacaktır.




Ruh açıkça diyor ki, sonraki zamanlarda bazıları imandan dönecek. Vicdanları âdeta kızgın bir demirle dağlanmış olan yalancıların ikiyüzlülüğü nedeniyle aldatıcı ruhlara ve cinlerin öğretilerine kulak verecekler. Bu yalancılar evlenmeyi yasaklayacak, Tanrı’nın, iman eden ve gerçeği bilenlerin şükranla yemesi için yarattığı yiyeceklerden çekinmek gerektiğini buyuracaklar. (Timothy 4: 1-3)




Bu durum hadislerde de şöyle vurgulanmıştır:




Haram olan şeylerin helal sayılması… kıyamet alametlerindendir. (Ölüm-Kıyamet-Ahiret ve Ahir zaman Alametleri, s. 454)

Ahir zamanda ümmetim hakkında en çok endişe duyduğum: yıldızlara (inanmak), kaderi yalanlamak… (Ramuz-El Ehadis, 1/1540)




Kötülüklerin Hızla Çoğalması




Kötülüklerin çoğalmasından ötürü birçoklarının sevgisi soğuyacak. (Matta 24:12)




Günümüzde zorbalık, terörizm, cinayet, tecavüz, dolandırıcılık, uyuşturucu kullanımı, işkence, alkolizm, hırsızlık, kin, ayaklanmalar, eşcinsellik gibi kavramlar günden güne artarak son derece yaygın bir hale gelmiştir. Hıristiyan kaynaklarda bu durum ahir zaman alameti olarak şöyle haber verilmiştir:




Şunu bil ki, son günlerde çetin anlar olacaktır. İnsanlar, kendilerini seven, para düşkünü, övünen, kibirli, küfürbaz, anne baba sözü dinlemez, nankör, kutsallıktan ve sevgiden yoksun, uzlaşmaz, iftiracı, özünü denetleyemeyen, azgın ve iyilik düşmanı olacaklar. (Timothy 3: 1 – 4)




Ahir zaman ile ilgili hadislere baktığımızda ise bu hızlı dejenerasyon süreci şöyle haber verilmektedir:




Kötülerin çoğaldıkça çoğalması, yalancıların doğru kabul edilip doğruların yalancı sayılması, hainlerin güvenilir, güvenilir kimselerin hain sayılması… kıyamet alametlerindendir. (Son Zamanlarla İlgili Hadisler, s. 92)

Şu hadiseler meydana gelmedikçe kıyamet kopmayacaktır… Ölümler ve katliamlar yaygın hale gelecek… (Camiü’s-Sagir, 3:211, Müsned, 2:492, 4:391, 392)




Güneş ve Yıldızlarda Belirtiler Olması




Güneş’te, Ay’da ve yıldızlarda işaretler olacak. (Luka 21:25)

“Güneş alamet olarak doğmadıkça Mehdi çıkmayacaktır.” (Kitab-ül Burhan Fi Alameti-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 33)




Hıristiyan kaynaklarına göre; Güneş’te belirecek olan bu alamet, 20. yüzyılda görülen büyük patlama olabilir. Ayrıca 11 Ağustos 1999 yılında gerçekleşen Güneş tutulması 20. yüzyılın son tam Güneş tutulmasıdır. İlk kez bu kadar çok insan Güneş tutulmasını, hem de bu kadar uzun bir süre izleyebilmiş, inceleme fırsatı elde etmiştir. Bu tutulmada dikkat çeken bir nokta da Türkiye’nin de bu tam tutulmanın en iyi izlendiği ülkelerden biri olmasıdır. Bartın’dan Silopi’ye kadar, yaklaşık olarak 12 şehir ve 100 ilçe tutulmayı gözleyebilmiştir. Bu olay da, Peygamberimiz (sav)’in hadisinde dikkat çekilen “Güneş’ten bir alamet” olarak değerlendirilebilir. (En doğrusunu Allah bilir.)

Bütün bunlar göstermektedir ki; İslamiyet’te olduğu gibi Hıristiyan kaynaklarında da ahir zaman alametleri anlatılmakta, kurtarıcı ve Mesih beklentisi bulunmaktadır. Ahir zaman, din ahlakının yeryüzünde hakim olduğu, Hz. Mehdi önderliğinde İslam’ın özüne döndürüldüğü ve yaygın bir biçimde yaşandığı, bunun yanı sıra Hıristiyan dünyasının da Hz. İsa vesilesiyle güzel ahlakın bu hakimiyetine katıldığı ve bunu sürdürdüğü, Altınçağ ile sonuçlanan kutlu bir dönemdir. Hıristiyan kaynaklarında bu duruma şöyle dikkat çekilmektedir:




Bu olaylar gerçekleşmeye başlayınca doğrulun ve başlarınızı kaldırın. Çünkü kurtuluşunuz yakın demektir. (Luka 21:28)




Yüce Allah Kuran’da, güzel ahlakın hakimiyetini tüm müminlere şöyle müjdelemektedir:




Allah, içinizden iman edenlere ve salih amellerde bulunanlara va’detmiştir: Hiç şüphesiz onlardan öncekileri nasıl ‘güç ve iktidar sahibi’ kıldıysa, onları da yeryüzünde ‘güç ve iktidar sahibi’ kılacak, kendileri için seçip beğendiği dinlerini kendilerine yerleşik kılıp sağlamlaştıracak ve onları korkularından sonra güvenliğe çevirecektir. Onlar, yalnızca Bana ibadet ederler ve Bana hiçbir şeyi ortak koşmazlar. Kim bundan sonra inkâr ederse, işte onlar fasıktır. (Nur Suresi, 55)
 

Masaüstü Görünümü