Harun Yahya

Kafanıza Takılan Önemsiz Konuları “Bir Kaç On Yıl Sonrasına” Erteleyin…




 

İman eden kulların üzerinde şeytanın bir etkisi olmamakla birlikte, kimi zaman şeytan iman edenlere de yaptıkları bir işte, işledikleri bir amelde vesvese vermeye çalışabilir. Allah’ın Kuran’da bildirdiği önemli bir sır da insanın kendisine gelen vesveseden nasıl kurtulacağıdır. 

 

Bu, Allah’tan korkan müminler için çok önemli bir konudur. Çünkü vesvese şeytanın insanları Allah’ın yolundan uzaklaştırmak, onları boş ve amaçsız işlerle uğraştırarak vakitlerini almak amacıyla fısıldadığı yanıltıcı sözlerdir.

 

İnsan bazen küçük konuları gereğinden fazla büyütür. Ehemmiyetsiz olduğu halde sıradan bir konuyu, o an için hayatının en önemli konusu olarak görür. Dikkatini bu duruma verdikçe, o küçük konu, gözünde giderek daha da büyümeye başlar.

 

Bir bakış açısıyla bakılırsa, bu konu gerçekten de bir yönüyle kişinin hayatını etkileyen bir önem taşıyabilir. Ama bir başka bakış açısıyla bakılacak olursa da, o konu dünyadaki birçok önemli meselelerin yanında bir toz tanesi kadar önem taşımaz.

 

İnsan belki içinde bulunduğu o an zarfında bu konunun aslında ne kadar önemsiz olduğunu fark edemez. Oysa bu gerçeği anlamanın şöyle bir yolu vardır: Şu anda geçmişe dönüp bir düşünecek olursanız, bundan on yıl önce kafanıza takılan konuların hiçbirini hatırlamadığınızı görürsünüz. Hatta o kadar geriye gitmeye bile gerek kalmaz. Bundan sadece bir sene, birkaç ay, hatta birkaç hafta öncesine gittiğinizde bile, gün içinde sizi rahatsız eden, neşenizi, huzurunuzu kaçıran, sizi sessizleştirip içinize kapanmanıza neden olan, insanlardan uzaklaştıran, hayatınızı çok derinden etkilediğini ve etkilemeye de devam edeceğini sandığınız konuların hiçbirini hatırlamazsınız. Ama hatırlasanız da aslında hiç önemli olmadıklarını anlarsınız. Çünkü o zamanlar hayatınızı kökten etkilediğini sandığınız o konu, artık sizi hiç rahatsız etmiyordur. Öyle ki en fazla birkaç saniye içinde, geçmişte kalan bir anı gibi aklınızdan geçip gidiyordur. 

 

On Sene, Birkaç Ay ya da Birkaç Hafta Öncesinden Geriye, Elinizde Kalan Ne Oldu?

 

İşte asıl bu sorunun yanıtı, hayatınızı kökten ve derinden etkileyecek olan gerçektir. Geriye sadece Allah ile olan yakınlığınız, Allah’a olan sevginiz, sadakatiniz, salih amelleriniz ve azminiz kalmıştır. Eğer on sene önce Allah’ı düşünerek, Allah’ın sevgisini umarak güzel ahlak gösterdiyseniz; küçük ya da büyük bir sıkıntı ya da zorlukla karşılaştığınızda Allah’a sığınıp güzel ahlakta kararlı davrandıysanız, o gününüz dünyada ve ahirette sizin için büyük bir nimete dönüşmüştür. 

 

İşte on sene öncesini düşündüğünüzde apaçık bir şekilde görünen bu gerçeği, yaşadığınız an içerisinde de unutmamak çok önemlidir. Eğer şu an içinde kendinize baktığınızda kafanıza takılan küçük ya da büyük çeşitli konular varsa, ileride de bunların büyük ölçüde bir önemi olmayacağını unutmayın. İleride bunların belki birçoğunu hatırlamayacağınızı, birçoğuna “ne kadar da büyütmüşüm” diyerek gülüp geçeceğinizi, birçoğunu da daha olgun ve daha derin bir bakış açısıyla değerlendirip, ne kadar ehemmiyetsiz olduklarını göreceğinizi unutmayın.

 

Vesveseleri Ertelemek Şeytanın Tüm Sinsi Planlarını Bozar

 

Şu an için karşınıza sizi rahatsız eden bir konu çıktığında da, “ ben bu konuyu 5-10 sene sonrasına erteliyorum. Bu konuyu o zaman düşüneceğim” diyerek bir kenara bırakın. Muhtemelen o vakit geldiğinde, Allah’ın izniyle, gerçekten de zamanında sizi meşgul eden bu konunun hem ne olduğunu hatırlayamayacaksınız hem de konunun hiçbir öneminin kalmamış olduğunu göreceksiniz. Bütün dikkatinizi Allah’a, bütün enerjinizi Allah’ın rızasını kazanmaya, Kuran ahlakını yaşamaya verin. Küçük bir şeyin aklınızı kurcalayıp meşgul etmesine, sizi, Allah’ın sevgisini kazanacak güzel işlerde, güzel davranışlarda bulunmaktan alıkoymasına izin vermeyin. Aklınızı en açık, en özgür şekilde kullanabilmenin; dikkatinizi en faydalı şekilde yoğunlaştırabilmenin tek yolunun; Allah’tan başka hiçbir güç olmadığını, tüm dünyanın, tüm olayların ve tüm insanların yalnızca Allah’ın kontrolü altında olduğunu ve Allah’ın dilemesi dışında tek bir yaprak tanesinin dahi düşmeyeceğini bilerek yaşamak olduğunu unutmayın.

 

Allah’ın rızası, insanın dünyada iken aklına takılabilecek her türlü küçük konunun üzerindedir. Bir mümin, bütün dikkatini Allah‘a ve O’nun istediği ahlakı yaşamaya vermekle yükümlüdür. Dünyada yaşadığı hayat kesin olarak son bulacaktır. Hayatı boyunca yaşadığı bütün olaylar, tanıdığı bütün insanlar bir anda yok olup gidecektir. Ama Baki olan; insanın asıl düşünmesi, bütün sevgisini, dikkatini ve çabasını yöneltmesi gereken ise yalnızca Rabbimiz’dir. Allah Kuran’da bu gerçeği bize şöyle bildirmiştir:

 

“Dikkatli olun; göklerde ve yerde olanların hepsi Allah’ındır. O, üzerinde bulunduğunuz şeyi elbette bilir. Ve O’na döndürülecekleri gün, yaptıklarını kendilerine haber verecektir. Allah, herşeyi bilendir.” (Nur Suresi, 64)

 

“Dikkatli olun; gerçekten onlar, Rablerine kavuşmaktan yana derin bir kuşku içindedirler. Dikkatli olun; gerçekten O, herşeyi sarıp-kuşatandır.” (Fussilet Suresi, 54)

 

Adnan Oktar'ın Muallim dergisinde yayınlanan makalesi

Masaüstü Görünümü