Harun Yahya

Sansürsüz iddia 1: ''Proteinlerin oluşumu ile ilgili olasılık hesaplamaları yanlış'' iddiasının geçersizliği

Darwinizm’in en büyük ve temel açmazı hayatın ilk başlangıcı olduğundan, Darwinistler için en büyük sıkıntı konusu da budur. Tek bir proteinin, değil tesadüfen, laboratuvarda dahi oluşumuna bir açıklama getiremeyen Darwinistler her zaman olduğu gibi en kaçamak yol olarak demagojiye başvurmaktadırlar.

Son sansürsüz programında da protein ile ilgili açıklama yapılması istendiğinde, Darwinistler tek bir proteinin oluşumu için yapılan olasılık hesaplarının “yanlış” olduğu gibi bahaneye sığındılar. Sığınılan bu bahane bile, Darwinistlerin tek bir proteini açıklayamamaktan dolayı ne kadar dehşete düştüklerini göstermektedir.




-       Tek bir proteinin oluşması için DNA gerekir
-       Protein olmadan DNA oluşamaz
-       DNA olmadan protein oluşamaz
-       Protein olmadan protein oluşamaz
-       Tek bir proteinin oluşması için 60 ayrı protein gerekir
-       Bu proteinlerin bir tanesi bile eksik olsa protein var olamaz
-       Ribozom olmadan protein oluşmaz
-       RNA olmadan da protein oluşmaz
-       ATP olmadan protein oluşmaz
-       ATP’yi üretecek mitokondri olmadan da protein oluşmaz.
-       Hücre çekirdeği olmadan protein oluşmaz
-       Sitoplazma olmadan da protein oluşmaz
-       Hücredeki organellerden bir tanesi eksik olsa protein oluşamaz
-       Hücredeki bütün organellerin var olması ve çalışması için de proteinler gereklidir
-       Bu organeller olmadan da hiçbir şekilde protein olmaz. 

Bu sistem, bir arada çalışmak zorunda olan iç içe bir sistemdir. Biri olmadan diğeri olamaz. Tek bir parçası var olsa bile, sistemin diğer parçaları olmadan bu parça hiçbir işe yaramaz.
Kısacası,  
BİR PROTEİNİN VAR OLMASI İÇİN HÜCRENİN TAMAMI GEREKİR.Hücre, bugün incelediğimiz ve çok az bir kısmını anlayabildiğimiz mükemmel kompleks yapısı ile var olmadığı sürece, TEK BİR TANE BİLE PROTEİN MEYDANA GELEMEZ.  

Fakat burada asıl vurgulanması gereken nokta şudur: Protein söz konusu olduğunda, herhangi bir matematiksel ihtimalden bahsetmek mümkün olmamaktadır. Çünkü PROTEİNİN OLUŞMASI İÇİN BAŞKA PROTEİNLERİN VARLIĞI GEREKİR. Yani, her ne kadar sıfır ihtimal de olsa, “ancak şu kadar ihtimalde oluşabilir” gibi bir mantık kullanmak, doğru olmayacaktır. Çünkü protein, oluşmak için, zaten kendisinin varlığı gibi bir şart getirmektedir. Bu Darwinistler için büyük bir kısır döngüdür.
Bir proteini oluşturmak için gereken her türlü malzeme ve proteinin yapı taşları olan amino asitler bulundurulmuş olsa da, hiçbir şekilde bir protein oluşamayacaktır. Mutlaka bu organizasyonu yapacak olan TAM TEŞEKKÜLLÜ BİR HÜCRENİN VE PROTEİN ÜRETİMİNİ GERÇEKLEŞTİRECEK DNA VE PROTEİNLERİN VARLIĞI ŞARTTIR.
Ayrıca tek bir protein için bir iki tane de değil tam 60 ayrı protein gerekmektedir. Bu proteinlerin tamamı ayrı görevler için özelleşmiş üstün nitelikteki prtoeinlerdir.
Sansürsüz programında proteinin varlığı için proteine ve DNA’ya ihtiyaç olduğu gerçeğinin “uzun zamandır bilim adamları tarafından biliniyor” olduğunun Darwinistler tarafından ısrarla gündeme getirilmesinin de ne amaca hizmet ettiği belli değildir. Bu gerçek, elbette 21. yüzyılda hücreyi inceleyen her bilim adamının bilmesi gereken ve ifade etmesi gereken bir gerçektir. Bu gerçeği kimin keşfettiği değil, bu gerçeğin evrim için bir açmaz teşkil ettiği gerçeği önem taşımaktadır.
Dolayısıyla Darwinistlerin “o olasılık yanlış, bu hesaplama doğru” şeklindeki zaman kazanma yöntemleri ciddi şekilde aldatıcıdır. Darwinistler her ne iddiada bulunurlarsa bulunsunlar, bir proteinin meydana gelişini, yani “hayatın başlangıcını” açıklayabilmeleri imkansızdır.
Darwinistlerin tek bir proteini açıklayamıyor oldukları gerçeği, evrim teorisini tamamen ortadan kaldırmaktadır. Bunun sonrasında evrime dair geliştirilen sahte açıklamaların tümü zaten baştan geçersizdir.

Masaüstü Görünümü